Necat Kacan

Tarih: 12.01.2024 10:03

İki Yüzlülüğün İçsel Çatışması: Yolda Kaybolan Müslümanlık

Facebook Twitter Linked-in

Günümüzde, adeta bir çatışma içinde yaşayan bir grup Müslüman var. Araba markalarıyla yarışan, lüks tatillerle öne çıkan, dünya malıyla övünen ve bir taraftan da dini değerlerin ardında durmaya çalışan bu "Asrın İkiyüzlü Müslümanları"nın yaşam tarzları, sıklıkla içsel bir çatışma yaratıyor.

Rang Rover ve BMW X6 tercih eden bir Müslüman, aynı zamanda devenin faziletlerini anlatmaya kalktığında, toplumda bir çelişki doğuyor. Araba seçimi kişisel bir tercih olabilir, ancak bunun dini öğretilerle bağdaştırılma çabası, bir tür çifte standardı ortaya koyuyor.

Gündelik yaşamda lüks tüketim alışkanlıklarına sahip olan, marka giyen Müslümanların, aynı anda peygamberin sade yaşamını anlatmaya çalışması, samimiyetlerini sorgulatıyor. Dindarlık sadece sözde kalmamalı, yaşam tarzında da yansıtılmalıdır.

Dinî değerlerle örtüşmeyen yaşam tarzlarını sürdüren Müslümanların, dini konulardaki vaazları veya paylaşımları, toplumda eleştiri ve ironiyle karşılanıyor. İnsanlar, kişinin yaşamıyla söyledikleri arasındaki tutarsızlığı fark ettiklerinde, dinî konulardaki tavsiyelerini ciddiye almada zorlanıyorlar.

Bu durum, Müslüman topluluğunun içinde ciddi bir düşünce ve yaşam tarzı değişimine ihtiyaç olduğunu gösteriyor. İmanın sadece dışsal ritüellerle değil, içsel bir dönüşümle de şekillenmesi gerektiği unutulmamalıdır. Dinî değerlere uygun bir yaşam tarzı benimsemek, samimiyetin temelini oluşturacaktır.

Sonuç olarak, Müslümanlar olarak öncelikli hedefimiz, sadece dışsal görüntüyle değil, kalpten gelen bir inançla yaşamak olmalıdır. Her bir Müslüman, yaşam tarzıyla, sözleriyle ve eylemleriyle, içsel bir bütünlüğü temsil etmelidir. Aksi takdirde, toplum içinde "Asrın İkiyüzlü Müslümanları" olarak anılmaktan kaçamayız.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —