Bugün, 9 Mayıs 2024 Perşembe

Geçen haftaki yazımız içeriğindeki  bir örnekleme veya ironide "sokak hayvanları"  tabirini, o konuya binâen eleştirel olarak kullanmıştık.
Altına açıklama yazmama rağmen bu konuda geri dönüşler yoğundu. 

Öncelikle; sadece sokak hayvanları değil, yaratılmış bütün canlılar benim için çok özeldir! 
Çünkü hepsi neticesinde candır! 

Bu konuda zaten  tam da sizlerinde hissettiği gibi hissediyor, büyük bir sorun ve içimizi acıtan bir konu olduğundan zaten yazılmalı diye düşünüyordum.. 

Neye yarar, neyi çözer bilmiyorum ama biz üstümüze düşeni gücümüz yettiğince, dilimiz döndüğünce anlatmakla mükellefiz..
Vebâli ise sorumluların! 

O zaman gelin bugün  doğru anlaşılabilmek niyeti ile konumuz "Sokak Hayvanları" olsun... 

Öncelikle o yazıda, "Birileri sokak hayvanlarını çuval çuval mama ile beslerken....." diye başlayan cümleyi devamı ile tekrar okumanızı ve anlatmaya çalıştığım şeyi doğru anlamanızı rica ediyorum... 

Fikirler tartışılabilir; ama bu cümleden, sokak hayvanlarına karşı bir tutum, bir karşıtlık çıkarılamaz!
Zîra o günde yazdım, bu başlı başına bir konu ve her "insan"ın kanayan yarası!
Ve bu içimizi acıtan durum ironi yapılamayacak kadar büyük bir sorun!
O yüzden dümdüz yazalım... 

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya nüfusunun yüzde 10'u kadar sahipsiz hayvan bulunuyormuş!
Yine bu tahmine göre bizim ülkemize yaklaşık 8 milyon sahipsiz hayvan bulunduğu belirtiliyor!
Bu sayı çok fazla geldi değil mi? 

Kaldı ki; bu hayvanların kedi ve köpek olduğunu,  yıllık üreme hız ve sayısınıda hesaba katarsak sonuç korkunç! 

Peki bu hayvanlar için ne yapılıyor? Ya da yapılmalı? 

Yapılanlarla başlayalım.. 

*Hemen her şehir için geçerli, her boşluk araziye  kulubeler konuyor..


*O araziye; evdeki yemeklerin, ekmeklerin fazlası bizler döküyoruz!


*Hatta, (geçen hafta tepki çeken ifade ile) hâli vakti yerinde olanlarımız onlara haftalık veya günlük çuvalla mama alıyoruz!


*Dükkan sahibi isek kaldırım kenarına bir saksı tabağına su, ekmek vs koyarız!


*Her şehirde bir tane barınak adı altında, o canların sokaktaki hallerinden daha acınası halde oldukları yerlerde yapılır!


Bunlar iyiniyetle yapılanlardan... 

(Birde kötü tarafı ağır basan "insan!!" lar var ki, onların yaptıklarını içimizi acıttığı için yazamıyorum..Medyada hergün izliyoruz maalesef)


Evet; şimdi diyorsunuz ki ne yapalım, yanlış mı bunlar?


Elbette tabî olan, insanî olan ve kendimizce breysel yapabildiğimiz şeyler  "sadece" bunlar ve benzerleri.. 

Ya yapılabilecek iken yapılmayanlar? 

Asıl konu işte burada başlıyor!


Bizlerin acıyarak mama verdiği, kulube ayarladığı o zavallı hayvanlar, fıtratları gereği yılda 3 kez, 4 ilâ 7 tane yavruluyor..
Yani 2022 sonunda tahmini 8 milyon olan sayının kaça çıkabileceğini tahayyül edebiliyor muyuz?


8 milyon kedi veya köpeğin yarısında azı bile desek; mesela 3 milyonu dişi dedik, 1 dişinin yılda 3 kez  minumum 5 yavrusu olsa 15 yavru olacak.
3 milyon × 15 desek, 45 milyon yavru olur!!
Sadece bu yıl! 

Yapılan çalışmalarda, üreme yeteneği olan denetimsiz hayvanlara  her geçen gün daha fazla yer açıldığı ve daha fazla üredikleri sonucuna varılmış..
Sonuç olarak, sorun çığrından çılmış durumda ve çözümü  hiç de kolay değil.. 

Başta merkezi hükümet olmak üzere, yerel yönetimler ve STK'ları  üstüne ciddi düşünmeli!


Türkiye'de 9 Temmuz 2021'de revize edilen Hayvanları Koruma Kanunu'nun bu verileri değerlendirerek mi hazırlandı acaba?
Baktık ve inceledik maalesef bir çok konuda olduğu gibi bu konuda da top el değiştirerek ondan ona atılıp durmuş! 

En son yerel yönemlere barınak kurulması genelgesi yayınlanmış geçen hafta meselâ!
Barınak çözüm mü? 

PEKİ ÇÖZÜM NE OLABİLİR? 

*Ekonomik külfet olan büyük barınaklar yerine ilçe veya mahalle dispanserleri kurulabilir!


*Buralarda kısırlaştırma yapılabilir!


*Aşılama sağlanabilir!


*Aşı ve kısırlaştırma takibi için; küpeleme, çip uygulaması yapılabilir!


*Ve  operasyon sonrası rehabilitasyon tamamlanıp, barınakta değil  yerinde yaşama sağlanabilir! 

Devlet bu konuda üstüne düşeni yaparsa Türk halkı da duyarsız kalmaz...
Kampaya başlatılıp her mahallede bir daha çoğalmayacağını bildiği hayvanı  besler merak etmeyin!


Yeterli beslenen, aşıları yapılmış hayvanlarda saldırgan olmaz. 

Çünkü araştırma sonuçlarındaki saldırganlık sebepleri:
Düzensiz beslenme
Kısırlaştırmama
Yüksek doğum oranı
Aşıların yapıl(a)maması
Havaların soğuması
İnsan şiddeti
Terk edilme sonucu sokağa adaptasyon stresi 

Tabi  saldırganlık sebeplerinin en kötüsü hayvana şiddet! 

Bu konuda da; yine denetimler, idâri para cezaları arttırılmalı!
Hatta caydırıcılık adına hapis cezaları getirilmeli! 

Velhâsıl...
Devlet büyüklerine sesleniyoruz!
Artık hiç bir işe yaramayan, hiç bir şeyi çözmeyen "Yasa Tasarılarını, Genelgeleri" hazırlayarak boşa vakit hacamak yerine çözüm üretin! 

Bizler özellikle bu tür konularda, içimizde 3-5 tane kendini bilmez hariç, çok merhametli ve her türlü işbirliğinde kenetlenebilen bir toplumuz!
Buradayız!


Çözüm önerilerine kulak verin artık! 

Sokak hayvanı saldırısına uğramış çoluk çocuk, yaşlı insan haberi duymadığımız gün yok! 

Yine başka bir handikap olan, yaz saati uygulamasına zorunlu bıraktığınız halk olarak, zifiri karanlıkta okula veya işe gitmek zorundayız!


Bu tasarılarla, genelgelerle hayvanlara da bizlere de hiç bir çözümünüz yok anladık..
Ama can güvenliğimiz söz konusu artık.. 

Bizler yuvası olan canlar evimizde üzülerek, dışarıda ise can güvenliğimiz için çabalarken, yuvasız canlar ise dışarıda hayat mücadelesi vererek savaşıyor!

Sayın yetkililer! 

Ya sizler?

Bu  çift taraflı, kanayan yarayı iyileştirmek için neyi bekliyorsunuz! 

Hayvan ırkının sayı olarak insanlara hakîmiyet kurmasını mı? 

Ve son olarak, her konuda olduğu gibi,  yetkililerden gelecek cevabı da tahmin ederek yazalım ve bitirelim.. 

Cevap:.....................................!?
                                

                             VESSELÂM...


Esin kaya
30.12.2023 12:33:37
Merhaba Tülay hanım. Çok doğru çözümler onermissiniz. Asla yapılamayacak şeyler de değil. Bizim insanımız da merhametli. Çözüm mahallelere indirgenmis olsa ve kısırlaştırma yapılsa çok daha doğru olacaktır. Benim sizden bir ricam var. Bu konu hakkında da fikirlerinizi merak ediyorum. Rabbim en çok insana değer vermiş ve yeryüzünde yarattığı nimetleri faydalarını sunmuş. Zaman zaman medyada insan tarafından dilsiz canlara, canliyken yapılan eziyetleri okuyoruz. Yemek için, kıyafet için, eğlence için vs. Gördükçe dehşete düşüyorum. Bu can iliklerime hafzalam almıyor. Ve düşünüyorum, ALLAHİM NEDEN İZİN VERİYORSUN?Cevap bulamıyorum.

ŞAKIR ŞAKIR KANAYAN YARAMIZ!

YUVALI VE YUVASIZ CANLAR...

Tülay Dikmen ile İronik Sorgulamalar

26.12.2023 11:28:00

Gündeme Dair Meseleler

ERZURUM SPOR FK EYÜP SPOR İLE İSTANBUL'DA KARŞILAŞACAK

ERZURUM BEYAZŞEHİR SPOR KULÜBÜNDEN FUTBOL İL TEMSİLCİSİ FERİT KARAKOCA ' YA ZİYARET

SERKANDAŞ SİGORTA U-15 YAŞ GRUBU PLAY-OFF YARI FİNAL MÜSABAKALARI BAŞLIYOR

Valimiz Sayın Mustafa Çiftçi’nin “Vakıf Haftası” Mesajı

Palandöken’in çok özel ziyaretçileri vardı

Biz çoktan başladık…

Erzurum valiliği; bir iddia ve bir cevap…

Kültür havuzuna bu kez şiir damladı…

DADAŞLAR DEPLASMANDAN PUANSIZ DÖNÜYOR

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 35 31 1 3 64 96
2.Fenerbahçe 35 28 1 6 58 90
3.Trabzonspor 35 18 13 4 13 58
4.İstanbul Başakşehir 35 16 12 7 10 55
5.Beşiktaş 35 16 13 6 6 54
6.Alanyaspor 35 12 10 13 3 49
7.Kasımpaşa 35 14 14 7 -6 49
8.Rizespor 35 14 14 7 -7 49
9.Sivasspor 35 12 11 12 -9 48
10.Antalyaspor 35 11 12 12 -4 45
11.Adana Demirspor 35 10 11 14 3 44
12.Samsunspor 35 11 15 9 -5 42
13.Kayserispor 35 11 13 11 -9 41
14.Ankaragücü 35 8 12 15 -3 39
15.Fatih Karagümrük 35 9 16 10 -2 37
16.Konyaspor 35 8 14 13 -14 37
17.Gazişehir Gaziantep 35 9 18 8 -15 35
18.Hatayspor 35 7 15 13 -10 34
19.Pendikspor 35 8 18 9 -31 33
20.İstanbulspor 35 4 24 7 -42 16

YAZARLAR