DEVLET NARSİZMİ (2)

Hizbullah'ta Lübnan ve Suriye'den saldırır diye ödü patlıyor. 

Güçlü ama dayak yemekten korkup ağabeylerini çağıran mahallenin sahte kabadayısının abisini çağırdığı gibi, ABD ve İngiltere’yi çağırıyor, onların arkasındayız deyip sırtını sıvazlamasını dört gözle bekliyor. 

6- Doğrular kendisi ile başlayıp bittiğinden, tartışmak boştur. Tartışmaya başladığınızda ta baştan kaybetmişsinizdir. Siz, İsrail'in projelerini, kendi fikirlerine karşı olanlarla fikirlerini uluorta savunduğuna, savunabildiğine şahit oldunuz mu?

7- Çok kolay yalan söyler; İnanç dâhil her türlü değer yargısını kendi lehine sömürür, yok sayar, değiştirir. Tevrat'ın on bir emrinin, altıncı maddesi, öldürmeyeceksin, Cihat esnasında bile aşırıya kaçmayacaksın buyuruyor. 

Çoluk-çocuk, kadın-yaşlı gelişmiş uçakları ile havadan bomba yağdıran kim?

Aşırıya kaçmak mı?

Fosfor bombası kullandığı ispatlandı, hastaneyi bombalayıp bine yakın sivili parça parça eden, o insan parçalarını koskoca binanın zemin katına gömüp ben yapmadım şu yaptı diyen kim?

Değiştirilmiş Tevrat'ta iddia edildiği gibi vaat edilmiş Kenan diyarının sınırlarını kafalarına göre tekrardan değiştirip Türkiye'nin yarısına kapsayacak şekilde genişletmesi dini sömürerek hastalıklı saldırganlığa zemin hazırlamak değil de nedir?

Aklıma şöyle bir soru geliyor?

Değiştirilmiş Tevrat'ta, eklemeler yapılırken bizimkiler de; "ABD, Tanrı tarafından Türklere vaad edilmiştir" diye fırsatını bulup bir cümle ekleyiverseydiler; acaba, ABD kendi topraklarını buyurun size Amerika diye bize verir miydi?

Devam edelim:

Tevrat'ın sekizinci maddesi, çalmayacaksın diyor! Toprak işgal etmek; çalmak; işgal etmeye çalışmak; çalmaya çalışmak değil mi?

Peki, silah zoruyla almak gasp değil midir?

8-Narsist kişinin saklamaya çalıştığı kişilik inanışında, Allah tarafından özel yaratılmış kişidir. Diğerleri ise sadece diğerleridir. 

Bu yüzden Peygamberimiz Hz Muhammed'e Hayru-l Beşer (İnsanların en hayırlısı) denmesine, insanların en hatasızı denmemesine, hatasından kaynaklı uyarıcı mesajlar gelmesine; diğer Peygamberlerde bile hata olmasına, kutsal kitaplarda Peygamberlerin yaptıkları hatalardan bahsedilmesine rağmen; narsit kişi kesinlikle hatasızdır. O hata yapmışsa karşıdaki ona hata yaptığında karşılık vermek zorunda kaldığından hata yapmıştır. Dolayısıyla esas hata karşıdadır ve sadece karşı tarafın hatası tartışılmalıdır.

Onlara hatasını söylemenizle, size saldırsın diye onun eline kılıç vermeniz aynı şeydir.

Kılıcı alır, zırhını giyer, kalkanını diğer eline alır saldırıya geçer!

Peki, siz;

İsrail'in şimdiye kadar hangi hatasını kabul ettiğini gördünüz?

İsrail ve Yahudilere göre;

Değiştirdikler Tevrat'ta Yahudiler çoban diğer insanlar koyundur. (Açın okuyun)

Çoban, aynı zamanda diğer insanların sahibi de olduğundan gütmeye, dövmeye, kesip kan akıtmaya sorgusuzca hakkı vardır.

9- Mükemmel manipülasyon yapar.

Ne belge, ne kanıt getirirseniz getirin kabul etmeyi bırakın görmek için bakmaz bile!

İsrail için karşılaştırarak ileri boyutta örnek vereyim:

İşkenceyle, bombalanarak parça parça edilerek ölen; kadın, yaşlı, çocukları Şehitleri önüne getirip konuşturma şansınız olsa kesinlikle halüsinasyon der; Belirli bir süre sonra, kendinizi, İsrail’le onun yaptığı hayvana bile yakışmayan davranışları değil; gözünün kabağına getirdiğiniz Şehitlerin konuştuklarının halüsinasyon olmadığının ispatını tartışır bulursunuz. 

10-Gaslightin (Aşağılama, baskılama yapar, hakaret eder.)

Yahudilere göre, Yahudiler çoban biz ise koyunuz. Bu din kisvesinde bir aşağılama.

Fiili aşağılamalarla ilgili beni bırakın siz bile o kadar çok örnek verirsiniz ki, bunları buraya yazsam köşe yazısı değil ansiklopedi olur. Ama belki sizlerin unuttuğu benim unutamadığım bir olayı sizlere hatırlatmak isterim:

Kendisine otuz dokuz füze atan Saddam Hüseyin'i, "sizin en delinizi, en mübarek gününüzde astırırım, aklınıza neler yapmam siz düşünün, kurban bayramınız mı alın size kurbanlık"  der gibi kurban bayramının birinci günü idam ettirip; bizi aşağılamak, baskılamak amaçlı idam görüntülerini medyaya servis etmedi mi?