Yaşlı bir adama sokakta yürürken araba çarpmış ve yaşlı amca hafif yaralanmış.
Etraftakiler hastaneye götürmüşler.
Hemşireler, röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler.
Yaşlı adam huzursuzlaşmış; “Acelesi olduğunu, röntgen istemediğini” söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin nedenini sormuşlar.
“Eşim huzur evinde kalıyor. Her sabah birlikte kahvaltı etmeye giderim, gecikmek istemiyorum” demiş.
Hemşire “Eşinize haber iletir gecikeceğinizi söyleriz” deyince;
Yaşlı adam üzgün bir ifade ile:
Vefa “Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiç bir şey anlamıyor, hatta benim kim olduğumu dahi bilmiyor” demiş.
Hemşireler hayretle:
“Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden her gün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?” diye sormuşlar.
Adam cevaplamış:
“Ama ben onun kim olduğunu biliyorum…”
Sayın koltuk adayları bu memleketin adı büyük ama kendi küçük. Kim kiminle nerede ne iş yapıyor, kim kiminle dans ediyor herkes biliyor. Onun için bize kendinizi sütten çıkmış ak kaşık olarak sakın yutturmayın
Hakan Dikmen