Bugün, 8 Mayıs 2024 Çarşamba


19 – 26 aralık Maraş katliamının adı “bir #kadının sesi çıktığı kadar, #kocasına bağırarak beni sen #öldür, onların eline bırakma dediği yerdir Maraş #katliamının adıdır”.?

"Bu makale kişisel bloğumda tarafımdan bir çok defa yayımlanmistir"…

1978 #Maraş katliamı olmak üzere "Sivas Corum Gazi katliamları 20, ve 21, yüz yıl da Alevilere karşı “ devletin kolluk güçlerinin gözleri önünde işlenmiş en büyük Alevi katliamlarıdır”?

Bu katliamlar doğrudan #Alevi aydın ve çağdaş yurttaşlarımıza yönelik ırkçı ve faşist yobazların doğrudan bir insanlık sucu işleyerek bir insanlık sucudur?

#Cumhuriyetimizin ilanından günümüze kadar ki 100 yıllık zaman diliminde #Cumhuriyet tarihimizin en büyük ve en kanlı Alevi katliamlarıdır?

1978'de #Kahramanmaraş'ta yaşanan kanlı olaylarda resmi rakamlara göre 111 kişi kalleşçe öldü, Yüzlerce kişi yaralandı. 210 ev, 70 iş yeri tahrip edildi. 804 kişi hakkında dava açıldı; sanıklardan 29 kişi idama mahkûm edildi 7 kişi ise müebbet hapis, verildi 321 kişi yede 1 yılla 24 yılları arasında cezalar verildi “ ancak insanlık da öldürüldü”…

19 Aralık gecesi saat 21.00’de bir faşist ırkçı ülkücünün, çiçek sinemasına yerleştirdiği tahrip gücü düşük bir bomba; katliama giden olayların zincirinin ilk adımını oluşturdu.

Maraş’ın Türkoğlu ilçesinden gelen bir grup ırkçı faşist militan kanımız aksa da zafer İslam'ın ve Müslüman olacaktır sloganları atarak meydana toplanmış gericileri ve yobazları coşturarak önce Cumhuriyet Halk Partisi (#CHP) il binasına saldırttı…

Bunun üzerine yerleştirdiği bombanın patlamasından hemen sonra, “ Ülkücü Gençlik Derneği (ÜGD)” Kahramanmaraş şube başkanı Mehmet Leblebici ve 2. Başkan olan Mustafa Kanlı Dere’nin talimatlarıyla bombayı attığı iddia edilen Ökkeş Kenger Ankara’ya ÜGD' ye telefon ederek "yardım" talebinde bulunduğu soruşturma iddia namelerinde yer aldı…

Bu ırkçı faşistler sokaklarda ve caddelerde bağırarak attıkları silodanlar adeta can yakıyordu "Bir Alevi öldüren beş kez hacca gider “diyorlardı?

Ertesi gün Alevilerin oturduğu bir kıraathane bombalandı; 21 Aralık'ta iki Tüm Öğretmenlerin Birleşme ve Dayanışma Derneği olan (TÖP-Der) üyesi bir öğretmen öldürüldü.

22 Aralık günü, bu iki öğretmenin cenazesini taşıyan kalabalığa, ırkçı faşistler "komünistlerin, Alevilerin cenaze namazı kılınmaz" diyerek yobazların toplanmış olduğu alandaki faşist cihatçıları tahrik ettikleri kalabalık cenaze taşıyan aydınlara saldırdı.

O dönem “Bağlarbaşı gerçi yobaz camii imamı Mustafa Yıldız denen hain cuma vaazında şu "öğütleri" vermişti: “ Oruç tutmak namaz kılmakla hacı olunmaz, bir Alevi öldüren beş sefer hacca gitmiş gibi sevap kazanır; bütün din kardeşlerimiz hükümete ve komünistlere, dinsizlere karşı ayaklanmalıdır; çevrenizde bulunan tüm Alevileri ve CHP'li Sünni imansızları temizleyeceğiz diyerek adeta yanan ateşe bir bidon benzin atmıştı"…

Bu sözler üzerin kalabalık dağılıp cenazeler ortada kalırken; sözde güvenlik güçlerinin müdahalesiyle karşılaşmayan bu faşist saldırgan kitle kent çarşısına yürüyerek Alevilere ve CHP'lilere ait işyerleri sözde ırkçı faşist imamın sözlerinden sonra ırkçılarca tüm işyerleri kolluk güçlerinin gözleri önünde tamamen tahrip edildi ve o çatışmalarda 3 insan öldürüldü.

22 Aralık gecesi faşistler Sünni mahallelerinde "ertesi gün solcu Alevilerin silahlı saldırı yapacağını" anlatarak, kitlesel bir biçimde silahlanmasını sağladılar.

23 Aralık'ta Kahramanmaraş'taki olaylar karşılıklı çatışma boyutunu tamamen aşmış adeta bir iç savaşa, dönüşmüş olarak marşta ne kadar solculara ve aydın yurtsever Alevi yurttaş varsa adeta bir kıyama dönüştü.

24 Aralık'ta ilan edilen sokağa çıkma yasağına, yalnızca, kendi can güvenliklerini bile sağlayamayan güvenlik kuvvetleri uydular…

Günden güne tırmanan gerginliğe ve valiliğin 21 Aralık'tan beri yinelediği taleplerine rağmen kente askeri güç gönderilmemiş olması bir bilinçli katliamın da habercisiydi.

Faşistlerin yaptıkları bu saldırıların önlenmesi yerine sözde polis kuvvetlerine yönelmesiler denilerek adeta katliamlara devlet yönetimince göz yumulmuştu tıpkı Sivas Corum Gazi katliamlarında olduğu gibi , " polisle sözde halk dedikleri ırkçı faşistlerin çatışmasını önleme" gerekçesiyle 23 Aralık sabahı kentteki bütün polisler de böylece görev dışı bırakıldı.

Bu koşullarda 24 Aralık günü, faşistlerin çevre köy ve ilçelerden getirdiği silahlı grupların takviyesiyle, Maraş sokaklarında tam bir insanlık dışı kıyamında fitili iyiden iyiye ateşlenmiş oldu. Resmi rakamlara göre olaylarda 111 kişi öldü. ( BÇ ) Bu metin Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi'nin 7. cildinden derlendi.

" Komünistleri bırakmayın, Allah yoluna kesin, Sütçü İmam aşkına vurun", "Bugün cihat günüdür, bir Alevi öldüren cennete gider", "Alevileri öldürelim, memleketten temizleyelim", "Alevileri öldürün, şahit kalmasın" diye bağıran cihatçı yobaz faşistler meydanda toplanmış cihatçıları adeta bir bıçak gibi belliyorlardı toplanan kalabalıklar Alevilerin yaşadığı Yörük selim, Yenimahalle, Serin tepe, Mağaralı, Kara Maraş mahallelerine saldırdılar.

Bu mahalleler taranıp, bombalanıp, kundaklandıktan sonra da abluka altına alındı. Ölülerin taşınması, yaralıların hastanelere götürülmesi engellendi, hastaneler kuşatıldı; insanlar kadınlar, çocuklar, hamile, yaşlı, mahallelerde kim varsa hasta, yaralı ayrımı yapılmadan ırkçı faşistlerce katledildiler.

Faşistlerin "Aleviler dinsiz ve sünnetsizdir" provokasyonları gözleri kararan insan olmayan bu hayvanları bir kuz köpek gibi Alevilerin üzerlerine saldırttılar, insanların pantolonlarını indirip sünnetli olup olmadıklarına baktılar. Alevi mahallelerinin yanı sıra, Sünni mahallelerinde de önceden işaretlenmiş Alevi evlerine baskınlar yapıldı çünkü bunlar asla insan değil zincirleri kırmış her biri birer kuz köpekten farksızdılar.

Kıyımda saldırılanlara haykırılan sözler, faşist hareketin seferber ettiği kitleleri "gerçek" iktidarın bu hareketi desteklediğine inandırdığım gösteriyordu: "Hükümetiniz gelsin sizi kurtarsın", "Bizim liderimiz içimizde, sizinki nerede, Ecevit gelsin sizi kurtarsın" diyerek avazları çıktıkça naralar atıyorlardı , "Türkeş burada, Ecevit nerede", "Gidin Karaoğlan’ınızı çağırın da gelsin, size yardım etsin, bizim Türkeş'imiz yanımızda", "Vali, İçişleri bakanı Maraş'ı terk etsin sloganları ata ata Marşta Sivas’ta Corum da Gazide canları yaktı bu köpek sürüleri...".

CHP milletvekili Oğuz Söğütlü Kahramanmaraş'ta yaşananların açık soykırımdan başka bir şey olmadığını, Alevi nüfusun yüzde 80'inin kenti terk ettiğini söyledi. Milliyetçi Cephe (MC) partileri, olayların "büyümesini" ülkede ve Kahramanmaraş'ta sıkıyönetim ilanında gecikilmesine bağlayarak CHP iktidarını suçladılar.

Faşist hareket, Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün Ocak 1979'da Kahramanmaraş milletvekili ve senatörleriyle yaptığı özel toplantıda Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) milletvekili Mehmet Yusuf Özbaş'ın sözlerinde yansıdığı gibi, olayların "1971 öncesinde Elbistan'da Nurhak dağlarında başlayan olayların devamı olduğunu" savunmakta; Ecevit hükümetinin "tahrikçi" olduğunu, hükümet değişmedikçe tahriklerin devam edeceğini söyleyerek böylesi olayların da süreceğini ima etmekteydi.

RFI: Olaylarda CIA’nin rolü var MHP yöneticilerinden Nevzat Kösoğlu parlamentodaki konuşmasında olaylardan "Maraş'ın bazı mahalle ve köylerinde mezhep ayrılıklarına dayandırdıktan hakimiyetlerini pekiştirmek üzere çekişme halinde olan - özellikle Maocu gruptan komünist fraksiyonları" sorumlu gösteriyordu. Kösoğlu, olayları hassas bölge olduğu bilinen Maraş'ta solcu öğretmenlerin cenazesine izin verilmesi ve cenazede "bilinen komünist sloganların yanı sıra, dini tahkir ve tezyif edici sloganların bağırılmasıyla açıklarken adeta katliamı meşrulaştırıcı bir dil kullanıyordu.

"Kahramanmaraş olayları, Pakistan, Afganistan ve İran'dan sonra belki de kaos ve belirsizlik içine düşme sırasının Türkiye'ye geldiğini gösteriyor. Başbakan Bülent Ecevit de dahil olmak üzere, giderek artan sayıda kişi, bir iç savaş tehlikesine dikkati çekiyorlar."

Kahramanmaraş olaylarının "kovuşturulması", faşist hareketin iç savaş stratejisi ile ilintisi üzerinde durulmadan, "sağ-sol çatışması" çerçevesinde ele alındı ve tek tek "eylemciler" araştırıldı.  

Dönemin bölge sıkıyönetim komutanı Tuğgeneral Tayyar Aygur'un, "Kahramanmaraş Toplumsal olayları" davasının bir numaralı sanığı Kenger’le görüşmesinde söyledikleri, bu durumun özeti niteliğindedir:

"Oğlum, bu hadiseler sizin boyunuzu aşar, bunu biz de biliyoruz. Soldan her şey elimizde. Silahlar, mermiler, dokümanlar... Hepsini yakaladık. Hatta Ermeni Garbis adında birinin olduğunu tespit ettik. Eğer bu şahıs ölenler arasında değilse, yakında bir vilayetin daha başını yakabilir. İnşallah ölen yedi sünnetsizden birisi budur. Bunları biliyoruz...

Faşizm tırmanışını sıkıyönetim altında sürdürüyor 1979'a CHP iktidarının Kahramanmaraş katliamının ardından 13 ilde ilan ettiği sıkıyönetimle girildi. Böylece, faşist hareket, 1978 boyunca giderek sesini yükselterek talep ettiği sıkıyönetime erişmişti. Fakat sıkıyönetim, hem MHP üst kademelerinde umulan nitelikte bir ittifakı, işbirliğini üretecek gibi görünmüyordu; hem de siyasal atmosfer MHP açısından oldukça elverişsizdi.

Kahramanmaraş katliamı, Malatya, Elazığ, Sivas, Niğde-Aksaray olaylarıyla karşılaştırılmayacak sonuçlara yol açmıştı. Hem yüzü aşkın insanın ölümü, hem de anti-Alevi saldırılarda sergilenen vahşet ve kıyıcılık, genel kamuoyunda büyük bir dehşet yaratmıştı.

Doğan büyük toplumsal tepki, somut yasal bağlantılar saptansa da saptanmasa da, geniş kitleler nezdinde bu olayın sorumlusu olduğu açık olan faşist harekete yöneliyordu. Ali Berham ŞAHBUDAK…


1978 MARAŞ KATLİAMINDA NELER OLDU? / UNUTMADIK ASLA UNUTTURMAYACAĞIZ.?

Ali Berham Şahbudak

20.12.2023 07:51:00

Gündeme Dair Meseleler

ERZURUM SPOR FK EYÜP SPOR İLE İSTANBUL'DA KARŞILAŞACAK

ERZURUM BEYAZŞEHİR SPOR KULÜBÜNDEN FUTBOL İL TEMSİLCİSİ FERİT KARAKOCA ' YA ZİYARET

SERKANDAŞ SİGORTA U-15 YAŞ GRUBU PLAY-OFF YARI FİNAL MÜSABAKALARI BAŞLIYOR

Valimiz Sayın Mustafa Çiftçi’nin “Vakıf Haftası” Mesajı

Palandöken’in çok özel ziyaretçileri vardı

Biz çoktan başladık…

Erzurum valiliği; bir iddia ve bir cevap…

Kültür havuzuna bu kez şiir damladı…

DADAŞLAR DEPLASMANDAN PUANSIZ DÖNÜYOR

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 35 31 1 3 64 96
2.Fenerbahçe 35 28 1 6 58 90
3.Trabzonspor 35 18 13 4 13 58
4.İstanbul Başakşehir 35 16 12 7 10 55
5.Beşiktaş 35 16 13 6 6 54
6.Alanyaspor 35 12 10 13 3 49
7.Kasımpaşa 35 14 14 7 -6 49
8.Rizespor 35 14 14 7 -7 49
9.Sivasspor 35 12 11 12 -9 48
10.Antalyaspor 35 11 12 12 -4 45
11.Adana Demirspor 35 10 11 14 3 44
12.Samsunspor 35 11 15 9 -5 42
13.Kayserispor 35 11 13 11 -9 41
14.Ankaragücü 35 8 12 15 -3 39
15.Fatih Karagümrük 35 9 16 10 -2 37
16.Konyaspor 35 8 14 13 -14 37
17.Gazişehir Gaziantep 35 9 18 8 -15 35
18.Hatayspor 35 7 15 13 -10 34
19.Pendikspor 35 8 18 9 -31 33
20.İstanbulspor 35 4 24 7 -42 16
1.Galatasaray 35 31 1 3 64 96
2.Fenerbahçe 35 28 1 6 58 90
3.Trabzonspor 35 18 13 4 13 58
4.İstanbul Başakşehir 35 16 12 7 10 55
5.Beşiktaş 35 16 13 6 6 54
6.Alanyaspor 35 12 10 13 3 49
7.Kasımpaşa 35 14 14 7 -6 49
8.Rizespor 35 14 14 7 -7 49
9.Sivasspor 35 12 11 12 -9 48
10.Antalyaspor 35 11 12 12 -4 45
11.Adana Demirspor 35 10 11 14 3 44
12.Samsunspor 35 11 15 9 -5 42
13.Kayserispor 35 11 13 11 -9 41
14.Ankaragücü 35 8 12 15 -3 39
15.Fatih Karagümrük 35 9 16 10 -2 37
16.Konyaspor 35 8 14 13 -14 37
17.Gazişehir Gaziantep 35 9 18 8 -15 35
18.Hatayspor 35 7 15 13 -10 34
19.Pendikspor 35 8 18 9 -31 33
20.İstanbulspor 35 4 24 7 -42 16

YAZARLAR