Ermenistan silahlı. Silahları ağırlıklı olarak Hindistan ve Fransa'dan alıyor. Hindistan İran üzerinden Ermenistan'a, Gürcistan üzerinden Fransa'ya silah gönderiyor. Gece gündüz Şii dayanışmasından bahseden molla rejimi, Azerbaycan'daki Şiilere karşı Ermenistan'ın silahlandırılmasına açıkça yardım ediyor. "Dostum, kardeşim" dediğimiz Gürcistan, Azerbaycan'a düşman olan Fransa'yı da kucaklıyor.

Azerbaycan'ın silah satın aldığı başlıca ülke İsrail'dir. Böyle bir ortamda kendilerini Azerbaycan'ın "akıl denizi" olarak görenler, Azerbaycan'ın Hamas-İsrail savaşında Hamas'a destek vermesi gerektiğini söylüyor. İsrail'e karşı sert bir duruş sergilemeli. Biz de aranıza katıldık ve İranlı köstebeklerin ağzıyla İsrail'e küfretmeye başladık. Bundan sonra ne olacak? Azerbaycan kimden silah alacak?

Bilmeyenler için 2022 yılında İsrail'in askeri ihracatının 12,5 milyar dolar olduğunu söyleyeyim. Dünyada İsrail silahlarına olan talep her geçen yıl artıyor. Örneğin 2021 yılında bu rakam 11,4 milyar dolardı.

Yani "akıl ırmaklarına" kulak verirsek İsrail'e düşman olmalıyız. İsrail elbette düşmanlarına silah satacak kadar saf değil.

Silah alışverişiyle ilgili bir şeyin altını çizeyim. Bazı insanlar silah satın almanın temel sebebinin para sahibi olmak olduğunu düşünüyor. Silah piyasası kolektif çiftlik piyasasına benzer. Markete gidip istediğinizi satın alabilirsiniz. Elbette böyle düşünenler dünyadaki gerçeklerden habersiz insanlardır. Silah stratejik bir üründür. Bu ürünü sadece arkadaşlarına satıyorlar, düşmanına silah satanlar da sonunda çok pişman oldular. Ayrıca İsrail'den aldığımız ultra modern silahlar öyle ki, satıştan sonra bile üreten ülke silahı kontrol ediyor. Bunun için elektronik kodlar var. Kodlar sıklıkla değiştirilmektedir. Bu kodu bilmeden o silahı kullanamazsınız. İsrail bu konuda da Azerbaycan'a ciddi avantajlar sağladı.

Bazen Azerbaycan'ın bu tür "akıl nehirleri" tarafından yönetilmemesinin iyi olduğunu düşünüyorum. İnanın Azerbaycan'ı bütün dünyanın düşmanı haline getirecekler. Ülke parçalanacak...

İbrahim Anlaşması olarak bilinen bir anlaşmayla 2020 yılında İsrail ile ilişkilerini normalleştiren Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Fas'ın Yahudi devletinden en fazla silah alan ülkeler olduğunu belirtelim.

Akıllı insanlarımız Arapları rahat bırakın ama İsrail'den silah almamamız gerektiğini söylüyor. Peki kimden satın almalıyız? İran'dan almaya ne dersiniz?

XXI. yüzyılda yaşıyoruz. Hala "Danabaş köyünün hikayeleri" düzeyinde düşünüyorlar.

Sadece İsrail'den mi silah alıyoruz? WikiLeaks'in 2010 yılında yayınladığı gizli materyalde İlham Aliyev'in İsrail-Azerbaycan ilişkilerini bir buzdağına benzetmesi hem Azerbaycan'da hem İsrail'de, hem de Batı medyasının tamamında defalarca yazıldı. buzdağı ne demek? Yani yüzde beliren vur-kaç olayının tamamı onda biridir. Buzdağının onda dokuzu su altındadır. Bu, İsrail-Azerbaycan ilişkilerinin çok derin katmanlara sahip olduğu ve bu katmanlara ilişkin bilgilerin dünya medyasına nadiren sızdırıldığı anlamına geliyor.

1992 yılında Kongre aracılığıyla Azerbaycan'a doğrudan ABD devlet yardımını yasaklayan 907. değişiklik yürürlüğe girdi. Belge Ermeni lobisinin girişimiyle kabul edildi. Azerbaycan, Amerika'nın böyle bir yasak uyguladığı tek eski Sovyet devletiydi. AKP döneminde bile. Azerbaycan'da demokratların iktidarda olduğu dönemde demokrasiyle beslenen Amerika böyle bir adım attı. İşin kötüsü o dönemde Ermeniler Azerbaycan topraklarını işgal ediyorlardı. Amerika bu işgali desteklemek için böyle bir fesatlık yaptı. Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'ı bloke ettiğini de söylediler...

Azerbaycan'ın Laçin Koridorunu iptal ettiğini lütfen unutmayın. Karabağ Ermenileri 9 ay boyunca çaresiz bir durumda kaldı. Daha sonra Azerbaycan 1 gün boyunca terörle mücadele operasyonu gerçekleştirdi. Ermeniler Karabağ'ı toplu halde terk etti. Ancak Amerika'dan ses çıkmadı. Neden çıkmadı? Amerika'da Ermeni lobisi hâlâ varlığını sürdürüyor. Eskisinden daha güçlü. Neden bir şeyler yapamıyorlar? Çünkü Amerika'daki Yahudi lobisi buna izin vermiyor. Neden? Çünkü İsrail ile Azerbaycan arasında "buzdağı" ilişkisi olduğunu çok iyi biliyorlar...

Bir başka noktaya dikkat edelim. Amerika Birleşik Devletleri her yıl Azerbaycan'a yaklaşık 120 milyon dolar askeri yardım ayırıyor. Peki Ermenistan'a ne kadar tahsis ediliyor? Hiç bir şey. Amerika'nın "Ermenilere karşı soykırım politikası uygulayan" Azerbaycan'a yaptığı askeri yardımı durdurup Ermenistan'a vermesi için Ermeni lobisi birkaç yıldır kendini yok ediyor. Ancak Amerika Ermeni lobisini hiç umursamıyor. Neden öyle değil? Çünkü Yahudi lobisi Ermeni lobisinden en az 10 kat daha güçlü. Sadece buna izin vermiyorlar...

907'nci değişikliğin ana yazarlarından birinin şu anki Amerika başkanı Joe Biden olduğu da bilinmelidir. Sözde "Ermeni soykırımını" resmen tanıyan ilk Amerikan başkanıdır. Ermenicilik konusunda en tecrübeli Amerikalı siyasetçi sayılabilecek Joe Biden bile Azerbaycan'a karşı çıkmıyor. Neden çıkmıyor? Çünkü Yahudi lobisi buna izin vermiyor.

Azerbaycan'da pek çok insanın bu kadar basit konulardan haberdar olmaması üzücü. İran'ın ağzından konuşanlar genellikle Müslüman Hamas'ı değil, Yahudi İsrail'i savunduğumuzu söylüyorlar. Güya biz Siyonistiz. Evet, İsrail'i savunuyoruz. Peki neden bunu yapıyoruz? Çünkü Azerbaycan'ın çıkarları bunu gerektiriyor.

Aslında biz İsrail'den çok Azerbaycan'ın yanındayız.

Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve SSCB, Nazi Almanya'sına karşı birlikte savaştı. Müttefik olarak birbirlerini desteklediler. Şimdi durum nedir? ABD ve İngiltere bir bütün olarak Batı Ukrayna üzerinden Rusya'ya karşı savaşıyor. Başka bir deyişle dünün müttefikleri bugünün düşmanlarıdır. Neden düşmanlar? Çünkü tarafların çıkarları arasında uzlaşmaz çatışmalar ortaya çıkmıştır.

Hamas'la ilgili bir şey söyleyeyim. Hamas'ı finanse eden başlıca ülkenin İran olduğu açıktır. İran da aynısını Lübnan'daki Hizbullah'a yapıyor. Yemen'deki isyancı Husiler ve Irak'taki birçok örgüt, resmi Tahran tarafından destekleniyor. Hizbullah lideri Hasan Nasrullah'ın meşhur bir görüşü var. İçtiğimiz suyun, yediğimiz ekmeğin parasını İran'ın ödediğini söylüyor.

İran ile Azerbaycan arasında savaş ihtimali var mı? Orada. Bu olasılık oldukça büyüktür. Soruyorum: Böyle bir savaş olursa Hamas kimin yanında yer alacak? Üstelik İran'ın su ve ekmek sağladığı terör ağının tamamı Hamas, molla rejiminin Azerbaycan'a karşı açtığı cephede yer alacak. Bundan şüphe eden var mı?

Evet İsrail bize silah veriyor, Yahudi lobisi yanımızda. Sadece Amerika'da değil, diğer Batı ülkelerinde de Yahudi lobisinden bahsediliyor. Bir fısıltıyla. Azerbaycan ile İsrail arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler de oldukça üst düzeyde...

Ermenistan yeni müttefikler arıyor. Neden yenisini arıyor? Çünkü Türkiye ve Azerbaycan el ele vererek Rusya'yı Ermeni yanlısı konumdan Türk yanlısı konuma çekmeyi başardılar. Yoksa Azerbaycan "Laçin Koridoru"nu iptal edip oraya kontrol noktası kurabilir mi? Terörle mücadele operasyonunu nasıl gerçekleştirebilir? Tabii ki değil. Öyle olsaydı bile, çok büyük kayıplar pahasına olurdu. Ama bu daha iyi değil mi? Daha az kayıpla daha büyük hedeflere ulaşmak politik beceri gerektirir. Azerbaycan olarak bunu başardık. Bu nedenle Ermenistan acilen yeni bir müttefik arayışındadır. Azerbaycan'ın şu anda oldukça ciddi müttefikleri var. İsrail'in yanı sıra İngiltere de bu listede yer alıyor. Türkiye'den bahsetmiyorum. Bana göre Türkiye Azerbaycan'ın devamıdır.

Ermenistan çaresiz bir durumda. Nikol Paşinyan, tipik Ermeni kurnazlığıyla Rusya'yı Azerbaycan'a karşı kışkırtmak istiyordu. Azerbaycan'da da Rusya'ya yönelik meydan okumalar dile getirildi. Özellikle muhalefetimiz Azerbaycan'ın Batı'ya yönelmesi gerektiğini iddia ediyor. Rusya Azerbaycan'a düşman bir ülkedir. Eğer hükümet adına karar verenler bu çağrılara kulak vermiş olsaydı, Azerbaycan da şu anda neredeyse Ukrayna gibi Rusya ile savaş halinde olacaktı. Bütün ülke harabeye döndü. Evet, Rusya 200 yılı aşkın süredir Ermenileri destekliyor. Azerbaycan topraklarında sözde Ermeni devletini yaratan Rusya'ydı. Ancak bu veya benzeri olaylar devletlerin çıkarlarını da değiştirmektedir. Türkiye ve Azerbaycan, Rusya'nın Ermeni yanlısı siyasi yönelimini değiştirmeyi başardılar. Akılla yapılır böyle şeyler, duygusal yaklaşımla bu kadar büyük sonuçlara ulaşmak imkansızdır...

Rusya'dan rahatsız olan Ermenistan neden Fransa'ya yöneldi? En azından Rusya ve ABD'den sonra en büyük Ermeni diasporası Fransa'da olduğu için. Fransa, 2001 yılında sözde "Ermeni soykırımını" tanıyan ilk Avrupa ülkesi oldu. 2006 yılında parlamento "Ermeni soykırımını" inkar edenlerin yargılanması yönünde oy kullandı.

Bunu kendin düşün. Azerbaycan'ı birçok stratejik konuda destekleyen otoriter Rusya'yı mı görmezden gelmeliyiz, yoksa Ermeni ayrılıkçılığını yeniden canlandırmaya çalışan demokratik Fransa'yı mı alkışlayalım? Kişisel olarak benim için önemli değil. İster demokratik ister otoriter (insan veya devlet). Azerbaycan'a karşı çıkan her parti benim için düşmandır. Azerbaycan'ın çıkarlarını gözeten tarafa saygı göstereceğiz. Siyaset oyununun kuralları şunu gerektirir...

Amerika Birleşik Devletleri'nin 32. başkanı Franklin Roosevelt, 1939'da bir gazetecinin diktatör Samos hakkındaki sorusuna yanıt olarak şunları söyledi:

"Evet o bir köpeğin oğlu ama o bizim köpeğimiz." Bizim olmayan, özellikle düşmanımızın yanında olan herkes, kim olursa olsun bizim düşmanımızdır. Düşmana düşman muamelesi yapılmalı...

Bakın demokrasiden, insan haklarından Amerika kadar bahseden bir ülke yok. Ancak Joe Biden hiçbir iz bırakmadan Riyad'a gitti. Cemal Kaşıkçı'nın ölüm emrini veren Suudi tahtının varisi Muhammed bin Salman ile görüştü. Ancak 2019'daki cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında tüm dünyanın nefretini kazanan Suudi Arabistan'ın veliaht prensini reddedeceğine yemin etmişti. Yapamadı. Tam tersine Amerika'nın çıkarları uğruna yaşlı Biden, genç veliaht prensin ayağına gitmek zorunda kaldı...

Güney Kafkasya'da karşılıklı ilişkiler 3+3 formatında (Türkiye, Rusya, İran ve Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan) düzenlenecektir. Azerbaycan'ın sunduğu bu formatın alternatifi yoktur. Bunlar da günümüz gerçeklerinden çok uzak...