Son 10 yıldır işgalci Çin rejimi, Doğu Türkistan’ı Çinlileştirmek hedefine ulaşmak için “13. Beş yıllık plan” döneminde 2017’de başlatılan büyük ölçekli keyfi tutuklama kapsamında milyonlarca sivili envai çeşit bahaneyle toplama kamplarına kapttı. Çin'in Doğu Türkistan'da uyguladığı insanlık dışı soykırım nedeniyle bölgenin ana faktörü olan Uygurlar, şehrin en işlek caddelerinde, kalabalık pazarlarda giderek daha az görünür hale geldi. 

Bu durum, “ Çin’in “Uygurlar Mutlu” propagandalarının tam aksine “Uygurlar nereye kayboldu?” sorusuna yanıt sunuyor ve bölgedeki Toplama Kamplarının halen işlek olduğu gerçeğini bir kez daha doğruluyor.

İstiqlal TV ekibinin takibe aldığı Çin Sosyal paylaşım sitelerinde Ramazan Bayramı haftası yayılan videolarda, Doğu Türkistan’daki farklı şehirlerden esnaflar, bu yıl Ramazan arifesinden Bayramın sonuna kadar mağazalarına müşteri gelmediğini, bazı esnaflar, Bayramın son demlerinde anca siftah ettiğinden dolayı serzenişlerini; “benzeri görülmemiş olaylar yaşıyorum, resmen müşterisiz bayram haftası geçirdik!.” sözleriyle insanların zoraki kaybolduğunu açık ediyor.

Dikkat çekeniyse hemen bütün mağaza sahibi esnafların, aynı durumdan muzdarip olması ve anlattıkları ise adeta “hayalet şehir efsaneleri” veya bir korku filmini andırıyor. 

"BAŞKA GEZEGENE Mİ TAŞINDINIZ!"
Video kayıtlarından birinde konuşan Uygur Esnaf, “mağazada insan yok! Hayatımda ilk defa bayramı müşterisiz geçiriyorum. Siz başka bir gezegene mi taşındınız!? Sizin için yeni malları getirdim, şimdiki moda, neredesiniz? Alacak kimse yok! Bu insanlar kıyafetsiz mi yaşıyor!” Şeklinde eroni yaparak sözünü bitiriyor.

Bir diğer görüntü kaydı Urumçi'deki Konsol Caddesi'nde çekilmiş olup konuşan kişi, “Karındaşlar, Bayram arifesinde bu kadar az insan olur mu? Baksanıza kimse yok! Aha! Urumçi Konsol Caddesi, meşhur kalabalık cadde. İnsan çok az!.” 

Kaşgar'dan paylaşılan bir videoda ise, bayram arifesinde hareketli olan market, mağaza ve caddelerin, Bayram olmasına rağmen bomboş olduğunu gözler önüne seriyor.

İşgalci Çin son on yıldır Doğu Türkistan'da yaklaşık 8 milyon insanı keyfi suçlamayla gözaltına almıştı. O gün bugündür keyfi tutuklamalarını sürdüren rejim, her yıl aynı sayıyı takip edecek şekilde dönüşümlü olarak Uygurları Toplama Kamplarında alıkoyuyor.

Çinli otoriter rejimin "Eğitim Merkezi " adını verdiği, ancak tıpkı Nazilerin ceza kamplarını andıran Toplama Kamplarına gönderilen Uygurlar, işkence ve çeşitli kimyasallarla kısırlaştırılırken, çoğunluğu “ucuz iş gücü” olarak, Köle işçiliğe zorlanıyor. 

Gelinen noktada bahse konu kamplarda Çin’in soykırım girişiminde bulunulduğu uluslararası kuruluşlar ve güvenilir raporlarla ve güçlü delillerle belgelenmiş durumda olmasına rağmen, Kurnaz Çinliler ise sürekli olarak, delillendirilen soykırım girişiminin varlığını yalanlıyor ve kampların mesleki eğitim merkezleri olduğunu savunarak, bütün bunların denizaşırı güçlerin Çin’i dizginlemek için kurduğu oyun olduğunu iddia ediyor. 

Halbuki Doğu Türkistan’daki kalabalık cadde, pazar ve meydanların ıssız ve Uygurlardan yoksun olduğu net bir şekilde görülen ve soykırımın güçlü delili niteliği taşıyan söz konusu videolar, birbirinden farklı konumlarda ceryan etmiş olması, aslında meselenin neden kaynaklandığını tek bir noktaya kilitliyor. Gerçekler gösteriyor ki, Milyonlarca Masum Uygur, hala Toplama kamplarında ve cezaevlerinde esir tutuluyor.