Pasifik Eurasia halka açılıyor. Halk Yatırım konsorsiyum liderliğinde gerçekleşecek halka arz için 6-7 Haziran tarihinde talep toplanacak.

İSTANBUL (İGFA) - Asya’dan Avrupa’ya Demir İpekyolu hayalinin gerçekleşmesi için 2019 yılından bu yana ülkeler arası önemli anlaşmalara ve taşımalara imza atan, 2022 yılında havayolu ve deniz yolu taşımacılığına da girerek tüm taşıma modları ile lojistiğe yön veren Pasifik Eurasia halka açılıyor. Halk Yatırım konsorsiyum liderliğinde gerçekleşecek halka arz için 6-7 Haziran tarihinde talep toplanacak. 

Tüm müşterilerine kapıdan kapıya kaliteli ve ekonomik hizmet sunabilmek amacıyla hem istihdam hem ekipman ve altyapı yatırımları yapmaya hazırlanan Pasifik Eurasia’nın toplam 34 milyon TL nominal değerli hissesi halka açılacak. İzahnameye göre, söz konusu hisselerin halka arzı ile şirketin yüzde 20,24’ü halka açılmış olacak.

HAVA VE DENİZ YOLU TAŞIMACILIĞI

Pasifik Eurasia Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Erdoğan, şirketin kurulduğu 2019 yılından bu yana demiryolu taşımacılığı alanında önemli ve ilkleri içeren adımlar attıklarını, bu sayede Çin’den Avrupa’ya uzanan Demir İpek Yolu Projesi’nin canlanmasına ciddi katkı sağladıklarını söyledi. Fatih Erdoğan, mevcut müşteri portföyünün diğer taşıma ihtiyaçlarının karşılanabilmesi amacıyla da havayolu ve deniz yolu taşımacılığı alanında hizmet vermeye başladıklarını, halka arzla birlikte lojistik sektörünün en güçlü oyuncularından biri haline gelmeyi hedeflediklerini söyledi.

SEKTÖRÜN ÜZERİNDE BÜYÜYORUZ

Önce Covid-19 pandemisi, ardından Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle lojistik sektörünün olumsuz etkilendiğini navlun fiyatlarının arttığını belirten Fatih Erdoğan, her şeye rağmen dünyada lojistiğin kesintiye uğramadan devam ettiğini ve sektörün yıldan yıla hızla büyüdüğünü söyledi. Pasifik Eurasia’nın da kurulduğu ilk günden bu yana iyi bir büyüme ivmesi yakaladığını ve sektör ortalamasının üzerinde büyüme gerçekleştirdiğini ifade eden Fatih Erdoğan, “Bu süreçte hem önemli yatırımlar yaptık hem de deniz yolu ve havayolu taşımacılığına başladık. Salgın döneminde yalnız ülkemizde değil, tüm dünyada lojistik sektörü olarak önemli bir sınav verdik.” dedi.  

Demiryolu lojistiğinin öneminin AB’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı ile 2050 yılında iklim nötr ilk kıta olma hedefiyle daha da arttığını belirten Erdoğan, “Türkiye olarak da düşük karbonlu yeşil ekonomiye ivme kazandırmak için Türkiye ekonomisi ve sanayisinin yeşil dönüşümü çok önemli. Başta Avrupa Birliği olmak üzere üçüncü ülkelere ihracatta rekabetçiliğin korunması ve güçlendirilmesi ve demiryolu sektörünün desteklenmesi için resmî kurumlarca bir eylem planı oluşturuldu. Bu plan kapsamında demiryolu taşımacılığının payının arttırılarak karayolu payının düşürülmesi öngörüldü. Bu da demiryolu lojistiğinin önümüzdeki dönemde daha çok önem kazanacağını bize gösteriyor” diye konuştu.

GELİR YATIRIMLARDA KULLANILACAK

Fatih Erdoğan, halka arzdan elde edilecek gelirin yüzde 40’ının Demiryolu Tren İşletmeciliği (DTİ) yatırımları, yüzde 30’unun terminal yatırımları, yüzde 20’sinin havayolu ve diğer mod yatırımlarında, kalan yüzde 10’un ise işletme sermayesine destek olarak kullanılacağını ifade etti. Fatih Erdoğan, planlanan yatırımlarla ilgili şunları söyledi: “Şirket olarak demiryolu taşımacılığında Türkiye’deki lokomotif kapasitesini arttırmak ve uluslararası taşımalarda lokomotiften kaynaklı kısıtın giderilmesi amacıyla Özel Tren İşletmeciliği Belgesi alabilmek için 2023 yılı şubat ayında başvuru yaptık. Böylece Demiryolu Tren İşletmecisi (DTİ) olup kendi lokomotif ve trenlerimizle müşterilerimize hizmet sunmayı planlıyoruz. Deniz yolu taşımacılığında ise devam eden taşımalarımızı artırmak amacıyla 2023 yılında bünyemize kattığımız ilk gemimize ilave olarak, 2025 yılı sonuna kadar filomuzu genişletmeyi ve kapasitemizi 5 katına çıkarmayı hedefliyoruz. Ankara merkez ofisinde başladığımız hava kargo taşımacılığında, 2023 yılında İstanbul ve İzmir’deki ofislerimizde gerekli personel ve ekipman yatırımını gerçekleştirerek büyümeyi planlıyoruz. Demiryoluna ek olarak deniz yolu ve havayolunda yapmayı planladığımız yatırımların devamında; taşıma hacminde oluşacak büyüme çerçevesinde müşterilerimize intermodal ve multimodal hizmet sunabilmek amacıyla terminal yatırımları da yapmayı öngörüyoruz.”