Bugün, 21 Aralık 2025 Pazar
  • BIST 100

    14229,41%0,33
  • DOLAR

    42,80% 0,17
  • EURO

    50,14% -0,07
  • GRAM ALTIN

    5972,47% 0,30
  • Ç. ALTIN

    9632,85% 0,24

Öğretim Üyesi Dr. Kurşun, HÜDA PAR'ın kanun teklifini değerlendirdi

Kilis 7 Aralık Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Hüseyin Kurşun, HÜDA PAR'ın, dini ve manevi değerlere hakarete daha caydırıcı cezalar verilmesi ve Türk Ceza Kanunu'na "Dini değerlere hakaret" başlıklı müstakil bir madde eklenmesi için Meclis'e sunduğu kanu

GENEL 1.07.2025 14:52:04 0
Öğretim Üyesi Dr. Kurşun, HÜDA PAR

Kilis 7 Aralık Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Hüseyin Kurşun, dini değerlere ve manevi kişiliklere hakaretin bir ifade özgürlüğü olmadığını ve bunun yasalarla da suç sayıldığı ancak yeteri kadar teminat altına alınmadığını kaydetti.

"Dini değerlere yönelik hakaret ise bu suçun nitelikli hali olarak kabul edilmekte"

Dini değerlerin gereği gibi teminata altına alınmadığını ifade eden Dr. Kurşun "Güncel mevzuata baktığımızda Anayasanın 24'üncü maddesi din ve vicdan özgürlüğünü düzenlemiştir. Buna göre herkes vicdan, din ve inanç özgürlüğüne sahiptir; kimse din, inanç ve kanaatlerini açıklamada zorlanamaz ve bu nedenle kınanamaz. Ancak bu düzenleme, dini değerlerin yaşanması ve korunması açısından sınırları belirlediği halde, yeterli derecede bir teminat sağlamamaktadır. Türk Ceza Kanunu'na baktığımızda ise kanunun 125'inci maddesi hakaret suçunu düzenlemekte ve genel hakaret suçunu üç aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırmaktadır. Dini değerlere yönelik hakaret ise bu suçun nitelikli hali olarak kabul edilmekte ve ağırlaştırıcı sebep sayılmaktadır. Bu durumda cezanın alt sınırı bir yıla çıkarılmıştır." dedi

"Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi sıkça rastlanan bir durumdur"

Mevcut düzenlemede dini değerlere hakaretin caydırıcı cezalara sahip olmadığını dile getiren Kurşun  "Türk Ceza Kanunu'nun 216'ncı maddesi (Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama Suçu), halkın bir kesimini; sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama ya da kin ve düşmanlığa tahrik fiillerini suç olarak düzenlemektedir. Kanun maddesinde öngörülen ceza alt sınırı altı ay, üst sınırı ise bir yıldır. Mevcut uygulamada cezanın alt sınırının düşük olması ve ceza infaz rejimi nedeniyle çoğu durumda sanığın fiilen hapis cezası çekmemesi, suçun caydırıcılığını zayıflatmaktadır. Zira adli para cezasına veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) karar verilmesi sıkça rastlanan bir durumdur. Bu nedenle, din veya inanç özgürlüğünü ve toplum barışını korumaya yönelik temel bir ceza normunun fiilen etkisiz hale geldiği görülmektedir." ifadelerini kullandı.

"Düzenleme caydırıcılığı artırmak açısından yerinde bir adım"

Dr. Kurşun "Bu soruna çözüm olarak HÜDA PAR tarafından hazırlanan kanun teklifi; dine yönelik hakaret ve ölen kişilerin hatırasına hakaret suçlarını tek bir maddede toplamakta ve cezaların alt sınırını iki yıldan başlamak üzere üç ila beş yıl arasında hapis cezası öngörmektedir. Bu düzenleme, söz konusu suçların işlenmesini önlemeye yönelik caydırıcılığı artırmak açısından yerinde bir adım olarak değerlendirilmektedir. Zira kişi, kanundaki cezanın fiilen uygulanmayacağını bildiği sürece başkalarının inanç ve değerlerine hakaret etmeye devam edebilmektedir. Oysa yaptırımın ağırlaştırılması, bu suçu işlemeyi düşünenler üzerinde caydırıcı bir etki yaratacak ve toplumsal barışın korunmasına katkı sağlayacaktır. Nitekim anayasanın din ve vicdan özgürlüğünü güvence altına alan temel düzenlemesinin, ceza kanununda da ayrıca korunması; verilecek cezaların caydırıcılığını artırarak dini değerlere hakaretin ve bu değerlere yönelik suç teşkil eden eylemlerin önlenmesi açısından önemlidir diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.

"Bu alan, dış müdahalelere karşı korunmalıdır"

İnancın dış müdahalelere karşı teminata altına alınması gerektiğini ifade eden Kurşun "Hukuki metinler uygulanmadığı sürece, yani hukuki metinler caydırıcılık vasfına sahip olmadığı sürece, bu hukuk özlüklerinin teminat altına alındığından söz edemeyiz. Peki, bu nasıl teminat altına alınabilir? Her şeyden önce, mademki kişinin inanç özgürlüğü tanınıyor ve temel insan hakları olarak kabul ediliyorsa, öncelikle bu alanın özgürleştirilmesi gerekir. Bu alan, dış müdahalelere karşı korunmalıdır. Yani bu ülkede, ister beşikte ister farklı bir inanç ve mezhepte olsun, insanlar kendi inanç ve mezheplerine göre ifade özgürlüğüne ve ibadet özgürlüğüne sahiptir. Bir kişi, sırf farklı bir inanca sahip olduğu için kınanıyorsa — ki kınama aslında bir tür hakarettir — bu durum, 'Seni kınıyorum' şeklinde açıkça dile getirilebildiği gibi, o kişinin inancına, kutsal gördüğü değerlere ve saygı duyduğu dini liderlere hakaret biçiminde de ortaya çıkabilir." şeklinde konuştu.

"Özellikle dindar kesim üzerinde bir öfke var"

Mütedeyyin insanlar üzerinde bir baskı olduğuna değinen Kurşun "Dolayısıyla, bu alanda kişinin inanç alanını korumak adına, deyim yerindeyse mevzuatta bir set örülmesi ve kişinin bu alanda özgür ve bağımsız olması sağlanmalıdır. Aksi takdirde, mezhep kavgalarına, inançsızların inanç sahipleri üzerinde tahakküm kurmasına, onları aşağılamasına, rencide etmesine ve marjinalleştirmesine zemin hazırlanabilir. Nitekim son yıllarda özellikle bu eğilime tanık oluyoruz. Özellikle dindar kesim üzerinde bir öfke var ve bu öfkeyi, o kişinin inancına hakaret ederek gidermeye çalışıyorlar. Bunu da kendilerince ifade özgürlüğü olarak görüyorlar. Oysa bu, ifade özgürlüğü değildir. Nitekim Anayasa'da, hiç kimsenin dini inancından dolayı kınanamayacağı açıkça belirtilmiştir. Kınama kavramı içinde hakaret de yer alır. Yani bir kişinin dini inancına hakaret ediyorsanız, aynı zamanda o kişinin inancından dolayı kınanması anlamına gelmektedir." dedi.

Kurşun son olarak "Diğer bir husus ise inanç ile inanç sahibini birbirine karıştırmaktır. Yani inançlı bir kişi elbette hata yapabilir; yanlış davranabilir. Ancak bu hatayı dine mal etmek, o kişinin hatasını doğrudan dini inancına bağlamak akılla izah edilemez bir durumdur. Bu da inanç özgürlüğüne müdahale anlamına gelir. Bir kişinin inancından dolayı onu aşağılama, hakaret etme, toplum önünde küçük düşürme durumu söz konusu olabilir. Bu da aynı zamanda o kişinin inancını yaşamasına ve ifade etmesine engel olarak, ona yönelik hakaret oluşturur." ifadelerini kullandı. (İLKHA)

Yorum Ekle

Düzce’yi “Şap” korkusu sardı

Çankaya Belediyesi ilçenin dört bir yanını ışık bahçesine çevirdi

Düzce Belediyesi’nde “2025’in son atamaları” yapıldı

Bursa suyunu konuştu

Güncellenen doğum yardımında ilk çocuklar öne çıktı

IPARD-III kapsamında 156 yerel eylem grubuna 2,2 milyar lira hibe desteği

21 Aralık: Neden yılın en uzun gecesi?

Yargıtay'dan pitbull cinsi köpek için emsal karar

Bursa Nilüfer’de gençlerle ortak akıl buluşması

Millî Savunma Bakanı Güler: israilin ihlalleri süreci zora sokuyor

ABD, Venezuela açıklarında ikinci ticari gemiye el koydu

Şubat 2025’te Türkiye ve Dünya gündemi: Diplomasi, iç politik gelişmeler ve bölgesel krizler

Antalya Muratpaşa'nın Turunç Masası'nda 'sağlık'lı memnuniyet!

Gülben Ergen'den yılın finaline sold-out şov!

Mersin’de Yerli Malı Haftası kadın emeğiyle hayat buldu

PENALTILARDA GELEN ŞAMPİYONLUK

Kurum: Hatay’ı yeniden ayağa kaldırmak için gece gündüz çalıştık

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok

Kırsalda büyük destek: 2,2 milyar TL hibe 

Gazze’de çöp yığınların arasında yaşam mücadelesi

İzmir sağlıkta Türkiye’ye rol model oldu

Kocaeli Zabıtası'ndan gönüllere dokunan hareket

ERZURUMSPOR FK ALTYAPISI SAHNEDE: 7 GOL, 2 GALİBİYET

Doğu Anadolu’da soğuk alarmı: Kars ve Ardahan’da sıcaklık eksi 14’e geriledi

Kalp ritmi elektromanyetik enerji ile normale dönebiliyor

Tayland-Kamboçya çatışmaları: Ölü sayısı 40’ı geçti, yüzbinlerce mülteci

Sosyal konutta yeni dönem: 15 bin "kiralık ev" geliyor

Polisin "dur" ihtarına uyman araç kaza yaptı: 5 ölü, bir yaralı

Fenerbahçe, Türkiye Kupası’nda Beşiktaş derbisine 6 eksikle çıkacak

Kütahya’da Ulaşım ve Trafik Güvenliği panel ve çalıştayı düzenlendi

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

PENALTILARDA GELEN ŞAMPİYONLUK

ERZURUMSPOR FK ALTYAPISI SAHNEDE: 7 GOL, 2 GALİBİYET

Arif Hikmet Kılıç: “Varsa Yoksa Çat” Diyen Bir Hizmet Anlayışı

DADAŞLARDAN DEPLASMANDA GÜÇ GÖSTERİSİ...

Oltu Karabekir Ortaokulu’ndan Atletizmde Büyük Başarı

Başsağlığı ve Taziye

U-16’DA YAŞ GRUBUNDA ŞİMDİ FİNAL ZAMANI

Avrupa'nın en gözde kış turizmi destinasyonu olan Palandöken Kayak Merkezinin 2025-2026 kış sezonu açıldı…

Bölge ve İl Müdürleri Toplantısı Gerçekleştirildi

Vali Çiftçi’den kalplere sıcak bir dokunuş

Edirne Keşan'dan Bulgaristan'a 'Kardeş Okul' ziyareti

Kayseri Uluslararası Öğrenci Akademisi’nin açılış dersi Prof. Dr. Altun'dan

Malatya'da 200 gönüllü öğretmen, 200 proje ile öğrencilerin geleceğine dokunacak

Malatya'da eğitimciler için psikososyal iyileşme desteği

​YÖK, Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025’i yayımladı

İzmir Büyükşehir gençleri dijital gençlere hazırlıyor

Şanlıurfa’da baba-oğul sabah namazı buluşmaları düzenlendi

Ankara Keçiören'de gençlere Erasmus+ bilgilendirmesi

İzmir'de 47 katlı binada nefes kesen tatbikat

Bornovalı miniklerden 'yerli' coşku

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.FENERBAHÇE A.Ş. 17 11 0 6 25 39
2.GALATASARAY A.Ş. 16 12 1 3 24 39
3.TRABZONSPOR A.Ş. 16 10 1 5 14 35
4.GÖZTEPE A.Ş. 16 8 3 5 10 29
5.BEŞİKTAŞ A.Ş. 16 7 4 5 7 26
6.SAMSUNSPOR A.Ş. 16 6 3 7 4 25
7.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. 16 6 5 5 -2 23
8.KOCAELİSPOR 17 6 6 5 -2 23
9.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ 16 5 6 5 5 20
10.CORENDON ALANYASPOR 16 3 4 9 -1 18
11.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. 16 4 6 6 -3 18
12.TÜMOSAN KONYASPOR 17 4 8 5 -8 17
13.GENÇLERBİRLİĞİ 16 4 9 3 -4 15
14.KASIMPAŞA A.Ş. 16 3 7 6 -7 15
15.HESAP.COM ANTALYASPOR 17 4 10 3 -15 15
16.ZECORNER KAYSERİSPOR 17 2 6 9 -17 15
17.İKAS EYÜPSPOR 17 3 10 4 -14 13
18.MISIRLI.COM.TR FATİH KARAGÜMRÜK 16 2 11 3 -16 9

YAZARLAR