Başkan Donald Trump'ın bir zamanlar "büyük, güzel bir okyanus" olarak adlandırdığı şeyin ötesinde, Ukrayna'daki savaşın üçüncü yıldönümünde ABD ile Avrupalı ​​müttefikleri arasında daha derin ayrılıklar yaşanıyor. 

Axios'un haberine göre Trump yönetimi yalnızca Kiev'de değil, uzun süredir ABD'nin en güçlü koruyucusu ve müttefiki olduğuna inanan tüm kıtada belirsizlik tohumları ekti.

Trump'ın, Devlet Başkanı Zelenskiy'i "seçimsiz diktatör" olarak nitelemesi, ABD -Ukrayna ilişkilerini yeni bir seviyeye taşıdı ve ABD-Avrupa ittifakını bir dönüm noktasına getirdi.

Raporda, savaşın dördüncü yılına girerken ABD'nin hem Ukrayna davasından hem de NATO müttefiklerinden uzaklaştığı, bunun da Avrupalı ​​liderleri ABD ittifakının ötesinde bir geleceğe hazırladığı belirtiliyor. 

'ABD'ye bağımlılık dönemi sona erdi'

Almanya'nın yeni şansölyesi olmaya hazırlanan merkez sağ lider Friedrich Merz, Pazar günkü seçim zaferinin ardından yaptığı açıklamada, "önceliğinin... Avrupa'yı mümkün olduğunca çabuk güçlendirmek ve ABD'den gerçek bağımsızlığa ulaşmak" olacağını söyledi ve giderek büyüyen Atlantik ötesi uçuruma dikkat çekti.

Avrupa Parlamentosu'ndaki Avrupa yanlısı siyasi partilerin koalisyonu Salı günü yaptıkları ortak açıklamada, Avrupa'nın "ortak değerlerimizi ve çıkarlarımızı savunmak için artık ABD'ye tam olarak güvenemeyeceğini" ve "Avrupa'nın kendi güvenliğini artırmasının vaktinin geldiğini" belirtti.

Haberde, hem muhafazakarların hem de ilericilerin daha önce düşünülemez olarak nitelendirilen bu açıklamalarının, pazartesi günü Washington'a yaptığı ziyarette Avrupa'nın "stratejik özerkliğini" savunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un çağrılarını yansıttığı belirtiliyor.

Trump'ın ilk döneminde pek çok Avrupa lideri "stratejik özerklik" kavramını ciddiye almıyordu, konu şimdi Ukrayna'daki savaşla birlikte daha da ciddi bir ilgi görmeye başladı. 

Öte yandan, bu hafta Trump ile görüşecek olan Macron ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Trump'ın geri adım atmasının ardından savunma harcamalarını artırmaya hazır olduklarını işaret eden birkaç Avrupalı ​​lider arasında yer alıyor.

Starmer, "Ukrayna'nın güvenliğini garanti altına almak için" ihtiyaç duyulması halinde asker konuşlandıracaklarını söylerken, "ABD desteğinin kritik önemde olmaya devam edeceğini" vurguladı.

Trump, Ukrayna savaşı sırasında Avrupa'nın rolünü eleştirdi 

Axios'tan Barak Ravid'in haberine göre, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth , Amerikan askerlerinin önerilen göreve katılmayacağını belirtirken , eski Başkan Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinde Avrupa güvenlik gücü fikrine açık olduğunu dile getirdi .

ABD'nin eski Polonya Büyükelçisi ve Avrupa Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Fried, raporda planın "makul" olmasına rağmen, Washington'dan gelen belirsiz mesajların olumlu bir barış anlaşması umutlarını baltalayabileceğini ileri sürüyor.

Trump'ın, Zelenskiy'i sürekli eleştirdiği, Ukrayna'da seçim çağrısı yaptığı ve G7'nin Rusya'yı çatışmada saldırgan olarak niteleyen açıklamasına karşı çıktığı söyleniyor.

Başkan Yardımcısı Vance yönetimindeki Trump yönetimi, Avrupa'yı onlarca yıldır Amerikan gücüne güvendiği için eleştirdi . Avrupa'nın güvenliğine daha fazla yatırım yapmasını desteklerken, ABD ile Avrupa arasındaki bu büyüyen uçurumun gerginlik yaratması muhtemel.

Bununla birlikte, Avrupalı ​​müttefikler, Ukrayna'ya tedarik konusunda açığı kapatmada , hatta tüm kıtanın güvenliğini garanti altına almada bile zorluklarla karşılaşacaklarını kabul ediyorlar.