Milliyetçi Hareket Partisi’nin son yıllarda ne hale geldiğini gördükçe, insanın içi sızlıyor. Türk milliyetçiliği, bu milletin varoluş temelidir. Ama gelin görün ki, milliyetçilik iddiasındaki bir parti, kendi tabanını dahi şaşırtan tavırlarla sürekli karşımıza çıkıyor. Amedspor meselesi bunun son örneği.

Bir belediye başkanı, Amedspor'un galibiyetine seviniyor. Amedspor! Bölücü terör örgütü PKK’nın gölgesinde hareket eden, her fırsatta terör örgütüyle anılan bir kulüp. Şimdi, Türk milletine hizmet etmekle övünen bir partinin mensubu, nasıl olur da bu kulübün başarısına sevinir? Kusura bakmasın kimse, bu olay MHP'nin Amedspor formasını giymesiyle eşdeğerdir.

MHP, KENDİ KİMLİĞİNİ YİTİRİYOR

Türk milliyetçiliği her şeyden önce ilkelerle, duruşla, netlikle şekillenir. Ama bugün görüyoruz ki, MHP bu ilkelerden her geçen gün daha fazla uzaklaşıyor. İktidarın küçük ortağı olmak, ülkenin menfaati için gerekli diyorsanız; o zaman bunu dürüstçe söyleyin. Ancak bunu yaparken milliyetçi hassasiyetleri ayaklar altına alıyorsanız, kimse sizin samimiyetinize inanmaz.

Amedspor üzerinden yaşanan bu olay, aslında bir sürecin yansıması. MHP, yıllardır milliyetçiliği sadece bir tabela olarak kullanıyor. İş icraata gelince ortada ne mücadele var ne de duruş. Çözüm sürecine "ihanet" diyen bir parti, bugün nasıl olur da böylesine garip bir tabloya sebep olur? Yoksa artık, çözüm sürecine benzer adımlara sessiz kalmayı mı seçiyorlar?

TABANIN SORGULAMASI GEREKİYOR

Bugün MHP’ye gönül verenlerin kendilerine şu soruyu sorması gerekiyor: Bu parti gerçekten Türk milliyetçiliğini mi savunuyor, yoksa Türk milliyetçiliğini bir siyasi araç olarak mı kullanıyor? Eğer bir partinin yöneticileri, tabanının hassasiyetlerine bu kadar aykırı hareket edebiliyorsa, burada bir sorun var demektir.

Amedspor gibi bir sembol üzerinden ortaya çıkan bu tavır, MHP'nin artık gerçek bir milliyetçi parti olma iddiasını tamamen yitirdiğini gösteriyor. Çünkü gerçek bir milliyetçi, bölücülüğe karşı tavizsizdir. Türk milletinin birliğini, dirliğini her şeyin üzerinde tutar. Ama MHP’nin bugünkü hali, bırakın tavizsiz olmayı, bu tür meselelerde sessiz kalmayı bile beceremiyor.

SONUÇ: MHP, MİLLİYETÇİLİĞİN YÜKÜNÜ TAŞIYAMIYOR

Eğer bir Türk milliyetçisi olarak MHP'nin bugünkü duruşunu eleştirmek gerekiyorsa, bu sadece hakkımız değil, görevimizdir. Çünkü Türk milliyetçiliği, şahısların ya da partilerin tekelinde değildir. MHP'nin bu tavrı, milliyetçilik davasına vurulmuş bir darbedir.

Bu dava, sloganlarla, hamasi nutuklarla, bayrak sallamakla yürümez. Eğer milletin hassasiyetlerine sırtınızı dönüyorsanız, artık o davanın bir parçası değilsiniz. MHP’nin bugün yaptığı tam olarak budur. Ve bu, Türk milliyetçileri için kabul edilebilir bir durum değildir.

Kendi varlığını Türk milletine borçlu bir parti, bu milletin değerlerini ayaklar altına alıyorsa, bunun adı ihanettir. Amedspor meselesi, buzdağının sadece görünen yüzüdür. Gerçek ihanet, MHP’nin Türk milliyetçiliğini temsil etme iddiasından vazgeçmesidir.

Gökmen Küçükçalık