Özel okullarda özel çocuklar büyüttük, Hem de çok özel, Kızlarımızı sultanım, oğullarımızı paşam diye, şimdi de normal davranışlar bekliyoruz onlardan. *** Kimimiz; Madem karı koca çalışıyoruz, Devlet okulları da zaten yarım gün, çocuğu özel okula verelim hem tüm gün hem eğitim alsın iş çıkışı da alır eve birlikte geçeriz diye Kimimiz; El bebek gül bebek büyüttüğümüz çocuğumuz, bir yandan eğitim alırken bir yandan da nazı da çekilsin diye Kimimiz; Tanıdıklar çocuğunu özele yolluyor, biz neden onlardan aşağı kalalım diye Kimimiz; Mezun olana kadar belki bir müzik aleti çalar, birkaç yabancı dil konuşmayı öğrenir bu vesile ile sosyal yönü de gelişir diye “ümidiyle!!!” Kimimiz; mahalle ortamından uzak dursun diye, Kimiz, para var huzur var yakışır oğluma kızıma diye, Kimimiz; Evde ders çalıştıramıyoruz bari özel okula verelim belki boş zamanlarında soru çözdürürler test çözdürürler, bir nevi dershane gibi, sınav tecrübesi de kazanır diye Kimimiz; biz çocuğumuzu çok tepemize çıkardık Devlet okulunda bu kafayla yapamaz diye Kimimiz de, Neyse… Öyle böyle büyüdürler çok şükür, Onlar büyüdü, dertleri ve istekleri de! *** Şimdide dara kalmak istemeyen, zora gelmek istemeyen, az iş çok para isteyen, ben okulu bitirdim işler gelsin ben aralarından seçeyim diyen, Mücadeleci olmayan, düştü mü kaldırılmayı bekleyen, depresyona çikolatasız giremeyen, aman psikolojisi bozulur diye gözümüzün önünden ayıramadığımız, Okul işimi çözdünüz, şimdi de eşi dostu devreye sokun işimi de halledin diyen, Bir dediğini iki edemediğimiz, bırakın dövmeyi sinirlenince üzerine yürüyemediğimiz, yalnızlık çektiklerinde arkadaş edinmedikleri için arkadaşlık etmek zorunda kaldığımız ve gereğinden fazla yüz göz olduğumuz çok özel çocuklarımız oldu. Okul hayatları da zordu, ergenlikleri de, Çünkü oraya gidenlerin hepsi özel okul çocuğuydu özel çocuktu nazları pozları dertleri vardı, Arkadaşlık fedakarlık sabır gerektirirdi. Kimi yaptı kimi yapmadı! Bir kısmı okul sonrası birbiri ile görüşmüyor bile, Mahalledekilerle de tanışmıyorlar! E sağ olsunlar halaoğlu dayıoğlu amcaoğlu “ve ya kızı” iletişimleri de az bu yönde bir talepleri de yok gibi! Sonra ben Avrupa’ya gidecem! Git de gör….!!! *** Hepsi mi böyle değil elbet, başarılı olanlar da oldu, mutlu olanlar da, Ama her şeyin ölçüsünü kaçırdığımız gibi onun da kıvamını kaçırdık, özel okula gitmesi gereken de gitti, gerekmeyen de! E hal böyle olunca özel okul açması gerekenler de açtı, açmaması gerekenlerde! *** Biz nasıl büyüdük? Böyle olmadığı kesin. İlkokuldan liseye kadar zengin fakir işçi memur işsiz fabrikatör çocuğu birlikte okumuştuk. Bu gün bizler öyle yada böyle bir şeyler olduysak olabildiysek o birlikte okumanın getirdiği normalleşmenin tanışmanın ve birbirimize tahammül etmenin çok büyük payı var üzerimizde! Annesi babası cezaevinde hiçbir geliri olmayan eski adı yetim yurdu olan yurt çocukları ile bürokrat çocukları aynı sınıfta okuyor, arkadaşlık ediyorduk. Son yıllarda artan şiddet, intihar, cinayet, yaralama, taciz ve tecavüz gibi suçların artmasında “bence” bu normalleşememe ve özel tüzel nesil artışı da önemli bir etken. Ülkesini beğenmeyen daha rahat bir hayat yaşayacağını düşünüp yurt dışı hayallerin kurulmasında ki artışın nedenlerinden biri de bu yazdıklarım. Sosyal medya vesilesi ile olan olmayan herkes birbirinin ne yediğini ne giydiğini ne aldığını da görüyor! Havuz medyasının Türk aile yaşantısına uymayan dizileri vs..! Falan filan… *** Yazı yazmayı da sevmiyorum artık, her yazıda tekrar hatırlıyorum olumsuzlukları. Önümüz seçim zaten hakaretler ithamlar havada uçuşacak, O konulara girersem hiç çıkamam, ben size bir şarkı armağan edeyim onu dinleyin, Googleye Metin Işık Lay lay lom galiba sana göre sevmeler yazın. Yaslanın arkanıza açın sesi adam neler söylüyor, nasıl söylüyor bir bakın Metin Işık deyip geçmeyin yaptığı şarkılarla Tekele müthiş paralar kazandırmış biridir, beni bilenler bilir Müslüm Gürses’ten başkasını dinlemişsem derin adamdır, dertli adamdır kulağı çınlasın. Bu hafta da böyleyken böyle çok ta ciddiye almayın beni, nihayetinde üç günlük dünya, ne yazayım diye düşünürken elimin ayarı da kaçabiliyor bazen, hoş görün, Bizi ana babalarımız büyüttü, çocuklarımızı da biz! Varsa da bir eleştiri, çoğu bize. Olaya bu açıdan da bakınca, bozulursa da düzelir inşallah diyelim, çok ta şeetmemek lazım. Zaten kantarın topuzu kaçacağı kadar kaçmış, yarınla ola hayrola… Müslüm Babadan arta kalan zamanlarda da Metin Işığa devam, her yazıda bir arabesk öğreti, dertlere felsefi bir yaklaşım tavsiye ediyorum ki Ruhumuz direnç kazansın, öyle ya acılara da alışmak lazım. Selam ve dua ile… Yücel Alpay Demir.