Lüzumu üzerine… 

Bilal Uygur/dadasajans.com imtiyaz sahibi-gazeteci 

Bu "Hastanede Fare Var" olayı ilgili dün yaptığım paylaşım ile ilgili birçok telefon ve mesaj aldım. Bundan dolayı hem bu olayla hem yaptığın paylaşımla hem de verilen olumlu ve olumsuz tepkilerle ilgili bir kaç kelam etmek istiyorum. 

Öncelikle yaklaşık 14 yıldır basın camiasının içerisindeyim. Bugüne dek birçok köşe yazısı yazdım, haber yaptım, yorum yaptım paylaşım yaptım. Bunları yaparken gazetecilik mesleğinin temelini oluşturan prensiplere bağlı kalmaya gayret ettim. 

Gazeteciliğin okulunu okumuş, bu meslekte hem alaylı hem mektepli biri olarak, okulda öğretilen şeylerin başında "Gazetecilik Meslek Etiği" geldiğini belirtmek isterim. Elbette her mesleğin etik kuralları vardır ancak toplumsal sorumluluğu olan kamu adına iş yapan gazetecilerin yani gazetecilik mesleğini icra edenlerin meslek etik kurallarına daha fazla uyması gerekir. 

Dolayısıyla; Bir gazeteci bir haberi yaparken objektif olmalı. Haberin taraflarına karşı nötr olmalı. Haberi sunarken tarafsız olmalı. Kişisel hırslarını, hesaplarını veya kavgalarını haberine yansıtmamalı. Haberin taraflarının haklarına başta cevap hakkı olmak üzere saygılı olmalı. Aksi halde o haber objektiflikten uzak, taraflı maksatlı bir haber olur ve her ne kadar sayfalardaki yerini alsa da vicdanlarda yer bulamaz.. 

Bu minvalde ben şahsen hep böyle olmaya gayret ettim. Yine bu manada kimseyi suçlayacak da değilim.. Nitekim herkes herkesi, herkes de kendini biliyor zaten.. 

Bu konu özelinde şunu söylemek istiyorum. 

Ben bu paylaşımı yaparken bunun olayın haber niteliği olmadığını söylemedim. Olayın haber değeri yok da demedim. Evet öyle yada böyle bir hastanede fare görülmesi elbette haber değeri olan bir durumdur. Ancak sorun bu olayı tek başına alıp bir çok "güzelliği" bir "çirkinliğin" arkasına gizleyip "vur abalıya" yapmak yanlışlığıdır. 

Burada şahsi tavır, şahsi hesap subjektif bakış açısı ve yorum varsa bu "haber" değil yorum yazısıdır. Çünkü bu haber yapılırken etik olarak karşı tarafa cevap hakkı verilmemiştir. Görüş alınmamıştır. Olayın önü arkası anlatılmamıştır. Olay çözülmüş müdür, sorun giderilmiş midir boyutu ele alınmamıştır. 

Sonuçta idarenin iradesinin dışında bir olay gelişmiş ama sonuç olarak olay bertaraf edilmiş gerekli tedbirler alınmıştır. Bu ve benzeri bir olay bir daha vuku bulmamış ve tekerrür etmemiştir. 

Bu olayın teknik kısmı ve boyutudur. 

Vicdâni boyuta gelince;

Her gün binlerce insana poliklinik hizmeti veren, bölgede birçok ile hizmet üreten yine yatan hasta olarak çevre il ve ilçelerden de binlerce insanın yattığı bu hastane her türlü olaya muhatap olabilecek bir yer değil midir?

Mesele bir şekilde ortaya çıkan her türlü soruna meseleye müdahale etmek onu çözmek değil midir? 

Koskoca hastanede bu şehir adına hiç mi güzel hizmet yok da tek meşguliyetimiz aciz adi bir fare olmuştur? 

Bu hastanenin doktor açığı giderilmiştir.. 

Bu hastaneye yeni cihazlar alınmıştır.. 

Bu hastaneye insanların binlerce kilometre öteye gitmek durumunda kaldıkları tüp bebek tedavi kliniği açılma gayreti vardır. 

Lütfen.. 

Elbette yanlışları, eksikleri objektif olarak dile getirelim, muhatabına iletelim. Eğer düzelmemişse veya muhatap olunan gereğini yapmamışsa yine yazalım çizelim üslubunca.. 

Ama benim üslubum da tarzım da bu değil maalesef.. Ben kimseye sallayamam. On tane güzelliği iyiliği hizmeti bir tane çirkinlikle yok sayamam. Hele hele bunları yaparsam başta muhatabım olmak üzere kimsenin yüzüne bakamam. 

Son olarak; 

Evet İl Sağlık Müdürü Gürsel Bedir'i de, Şehir Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. İbrahim Hakkı Tör'ü de gayet başarılı buluyorum. İbrahim Hakkı Tör'ün başta hastaneye sonra da bu manada elbette Erzurum'a çok şey katacağına inanıyorum. Biraz sabırlı olursak beklediğimiz özlediğimiz hizmetleri göreceğimizi düşünüyorum. 

Bütün bu düşüncelerime karşın bu paylaşımı ne kimseye yaranmak için ne de kimseyi kötülemek için yapmadığımı altını çizerek belirtmek isterim. Bu güne kadar hiç kimseden maddi ve manevi bir menfaat beklemedim bugün de beklemiyorum. Bilesiniz ki onun için de yapmadım. 

Bu paylaşımı öncelikle meslek etik kuralları, ahlaki ve vicdanî sorumluluk taşıyan bir basın mensubu sonra da daha iyi hizmetleri arzulayan bir vatandaş olarak yaptım. 

Vesselam...