Danimarkalı aşırı sağcı Sıkı Yön Partisi (Stram Kurs) lideri Rasmus Paludan’ın, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Polis koruması altında Kur'an-ı Kerim'i yakma hadsizliğinde bulunmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. Malatya Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı Behcet Sevgili, Malatya Medeniyet Derneği Başkan Yardımcısı Ebubekir Keskin ve Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Engin, Kur’an-ı Kerim’e yapılan alçak saldırıyla Müslümanların sabrının sınanmaya çalışıldığına dikkat çektiler. 'Bunlar Müslümanların sabrını sınamaktadır' Kur’an-ı Kerime yapılan alçakça saldırıyı lanetlediklerini ifade eden Malatya Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı Behcet Sevgili, 'Tarih boyunca, hadlerini aşarak Allah’la savaşmaya kalkışan; nice devletler ve yapılar gelip geçmiştir ve tarihin çöplüğüne atılmışlardır. Ve kendilerinden sonra gelenler tarafından lanetlenmişlerdir. Bunlarda aynı şekilde lanetleneceklerdir. Zira kendileri de geçmişte Allah’a savaş açanların akıbetine uğrayacaklarından emin olsunlar. Çünkü, hadlerini aşan ve hudut bilmeyen Avrupa devletlerinin daha önceden de buna benzer kararları olmuştur ve birileri tarafından cezalandırmışlardır. Bunlar Müslümanların sabrını sınanmaktadır. Biz, şiddete karşı olmakla beraber, Allah’ın sınırlarını çiğneyen kim olursa olsun kesinlikle hak ve hukuk çerçevesinde cezalandırılmalarından yanayız. Bu minvalde İslam ülkelerinin bir araya gelerek Allah’ın hududunu aşan ya da Allah’a savaş açmış olan bu güruha karşı sert tepki vermelerini talep ediyoruz.' dedi. 'Yapılan alçak saldırıyı şiddetle kınıyoruz' İsveç devletinin Kur’an-ı Kerime yaptığı hakaretin asla kabul edilemeyeceğinin altını çizen Malatya Medeniyet Derneği Başkan Yardımcısı Ebubekir Keskin, 'Geçmişte Charlie Hebdo olayında Peygamberimize saldırdılar şimdi de Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’e saldırdılar. Kutsal kitabımız olan Kur’an-ı Kerim, kızımızı çizgimizdir! Bu alçaklar, daha öncede Kur’an-ı Kerime saldırı yapmışlardı ve bu son olmayacağı da görünüyor. Biz Türkiye halkı olarak bu tür şeylere asla müsaade etmeyiz. Geçmişte tepkimizi verdik, bundan sonra da tepki vermeye devam edeceğiz. Özelde Malatyalı genelde Türkiyeli Müslümanlara seslenmek istiyorum. Nasıl ki yakın zamanda Malatya’da yapılmak istenen ahlaksızlığı teşvik eden program iptal edildiği gibi, Kur’an-ı Kerime yapılan alçakça saldırıya da tüm Müslümanların gücü nispetinde gerekli tepkileri göstermeleri gerekir. STK’lar, Siyasiler, devletimiz herkes gücü nispetinde tepki göstermeleri lazım. Basıl ki geçmişte Kur’an-ı Kerimimize sahip çıktıysak şimdi gene sahip çıkmamız gerekiyor. Kur’an-ı Kerim’e yapılan alçak saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Ve asla kabul etmiyoruz.' dedi. 'Bu İslam’a karşı işlenmiş bir insanlık suçudur' Kur’an-ı Kerimin yakılması hadsizliğine İsveç polisinin izin vermesinin İslam’a karşı işlenmiş bir insanlık suçu olduğuna dikkat çeken Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Engin, 'Bu yaşananlar İslam’a ve kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’e karşı nefret eylemleridir ve insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. İsveç yetkilileri derhal bu akıl tutulmasından dönmelidir. Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e yönelik alçakça bir eyleme izin veren İsveç Hükümeti'ni ve polisini kınıyoruz. Terör sevici İsveç hükümeti, düşünce özgürlüğü bahanesi ile milyonlarca Müslümanın değerlerine, kutsal kitabına saygısızlık edilmesine izin veriyor. Müslümanlar olarak yapılan bu alçakça saldırıyı lanetliyoruz. Teröre desteğin, kutsal değerlere saldırının bahanesi kesinlikle düşünce özgürlüğü olamaz. Avrupa bu köhnemiş zihniyetten derhal vazgeçmelidir.' çağrısında bulundu. 'İslam sevgi ve merhamet dinidir ancak inanca ve kutsala hakaret edilmesine kesinlikle izin vermeyiz' İslam’ın sevgi ve merhamet dini olduğunun altını çizen Engin, 'Müslümanlar olarak tahriklere gelmeden sağduyu ve aklı selim ile Avrupa’nın bu saldırgan, provokatif tavrına karşı dik durmalıyız. Ancak şu da bilinmelidir ki; Yüce Kitabımıza, Peygamber efendimize değerlerimize yapılan hakaretler karşısında hiçbir Müslüman sessiz kalmayacaktır. Tüm Müslümanlardan bu tür tahriklere sağduyu ve İslam dininin bizlere öğrettiği hassasiyetle yaklaşmalarını rica ediyorum. Bizler sevgi ve merhamet dini İslam’ın temsilcileriyiz. Ne bizim ne de bir başka inanç grubunun inancına kutsalına hakaret edilmesine de kesinlikle izin vermeyiz.' ifadelerine yer verdi.