İYİ Parti grup toplantısında sert mesajlar: 'Kayyum Devletin Başındadır'

“Türkiye Bir Vergi Cehennemine Döndü”

Dervişoğlu, ekonomik kriz ve adaletsiz vergi politikalarına değinerek, Türkiye’nin yolsuzluk sıralamasında 107. sıraya gerilediğini vurguladı. Hükümetin vergi politikalarını eleştirerek, büyük sermayeye sağlanan ayrıcalıklara dikkat çekti:

Müsavat Dervişoğlu: “Cumhuriyeti Muhafaza ve Müdafaa Etmek En Büyük Sorumluluğumuzdur”

"Vergi cehenneminde yaşıyoruz! Dürüst vatandaşlar için bu sistem bir zulüm. Devlete vergi ödemek yerine, bürokratlara rüşvet vermeyi tercih eden bir yapı oluşmuş durumda. Küçük esnaf ve orta sınıf, ağır vergi yükü altında ezilirken, büyük sermayeye sağlanan imtiyazlar giderek büyüyor."

Dervişoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in küçük esnafı hedef almasını eleştirerek, asıl vergi kaçıranların büyük sermaye sahipleri ve iktidara yakın şirketler olduğunu savundu:

"Vergi kaçıranları arıyorsanız, ben buradan ihbar ediyorum: Saraydaki kayyum, Recep Tayyip Erdoğan’dır! Vergi cennetlerine kaçırılan milyarlarca lira, hazineye girmesi gereken paralar nerede? Cumhurbaşkanı, 20 yıldır vergi kaçırılan ülkelerin listesini yayınlamıyor. Milletin ekmeğine göz dikenler, Londra faiz lobilerine hizmet edenler bu sistemin asıl sorumlusudur."

“Ekonomi Yangın Yeri, İnsanlar Tek Çocuk Bezi Almaya Mecbur”

İYİ Parti lideri, ekonomik krizden dolayı halkın yaşadığı geçim sıkıntılarını da gündeme taşıdı. Ankara’da bir bakkalın, müşterilerinin tek çocuk bezi alabildiğini anlatması üzerine şunları söyledi:

"Bir anne, bir baba, evladına paketle bebek bezi alamıyor, tane ile bebek bezi alıyor. Bu utanç tablosunun sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan’dır! Halk yoksulluk içinde kıvranırken, saray saltanat sürüyor. Türk halkını açlığa mahkum eden, yoksulluğu yönetim aracı olarak kullanan bu sistem değişmelidir!"

Dervişoğlu, yüksek vergiler ve enflasyonun halkı ezdiğini belirterek, "Ekonominin gerçek göstergesi, vatandaşın yaşadığı sıkıntıdır. Aç çocuklar, pazardan artık toplayan emekliler, ekmek alamayan işçiler bizim gerçekliğimizdir" dedi.

“Kayyum Devletin Başındadır”

Son dönemde tartışmalara neden olan kayyum atamalarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Dervişoğlu, kayyum sisteminin sadece belediyelere değil, doğrudan Türkiye’nin yönetim sistemine etki eden bir araç haline geldiğini savundu:

"Kayyum bir kişinin ya da bir belediyenin başında değildir. Hepimizin başındadır! Çünkü kayyum aslında devletin başındadır. Haksızlık, hukuksuzluk sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk-Kürt ayırmaz. Hepimizi bir arada ezen şey, istibdattır. Bugün en büyük sorunumuz, Türk vatandaşı kalabilmek, Cumhuriyet yurttaşı olarak var olabilmektir!"

Dervişoğlu, "Konuşmamız gereken ortak dil adalettir, ortak fikrimiz hürriyettir, yapmamız gereken iş ise tektir: O da Cumhuriyeti korumaktır" diyerek demokrasi ve hukuk devletinin yeniden inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.

“Sözde Çözüm Sürecine Karşıyız, Yeni Bir BOP Planı Devrede”

Konuşmasının devamında Suriye ve Irak’taki gelişmeler ile iktidarın olası bir çözüm sürecine sıcak baktığına dair iddialara değinen Dervişoğlu, hükümetin Kuzey Irak’taki aşiret yapılanmalarıyla temas kurduğunu ve bunun yeni bir “bölgesel yönetim planının” parçası olduğunu ileri sürdü:

"Anlaşılan o ki Beştepe-Balgat, İmralı-Kandil hattında, Erbil de yeni bir durak olarak eklenmiştir. Amaçları önce Suriye’de yeni bir bölgesel yönetim kurmak, sonra da bu modeli Türkiye’ye taşımaktır. AKP hükümeti, emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki taşeronluğunu yapmaktadır!"

Dervişoğlu, İsrail’in Gazze’deki ilerleyişi ve Suriye’deki gelişmelere dikkat çekerek, AK Parti hükümetinin bu sürecin içinde yer aldığını iddia etti:

"Saray iktidarı, ABD ve İsrail’in planlarına boyun eğmiştir. Türkiye’nin güneyinde dost değil, düşman bir yapı oluşturulmaktadır. Terörist başı ile yeniden müzakere yürütüyorlar! Bunun adı ihanettir!"

“Cumhuriyet Düşmanlarına Geçit Vermeyeceğiz”

Dervişoğlu, konuşmasının sonunda Türkiye Cumhuriyeti’ni savunmaya kararlı olduklarını ve hiçbir baskıya boyun eğmeyeceklerini belirtti. Hükümeti ve Cumhur İttifakı’nı "Türklüğe, Cumhuriyet’e ve Atatürk’e düşmanlık yapmakla" suçladı:

"100 yıl önce ne yapıldıysa, 100 yıl sonra da aynısı yapılacaktır. Türkiye’yi Türksüzleştirmeye, Cumhuriyet’i bölmeye çalışanlara karşı dimdik ayakta olacağız. Türk milleti, Cumhuriyeti koruma mücadelesinde asla yalnız değildir!"

Dervişoğlu’nun bu sözleri üzerine salonda "Mustafa Kemal’in Askerleriyiz" sloganları atıldı ve Mülkiye Marşı (Vatan Marşı) çalındı.

"Hepiniz Bir, Biz Tekiz: Hodri Meydan!"

Müsavat Dervişoğlu, konuşmasını tarihi bir çağrıyla tamamladı:

"Saray kadıları, Beştepe, Balgat, Barzani, Colani, İmralı, Kandil, PKK, PYD, HÜDAPAR... Hepiniz gelin, buradayız! Cumhuriyet gibi dimdik ayaktayız. Hepiniz bir, biz ise tekiz! Hodri meydan!"

Kaynak : PHA