İTTİHADUL ULEMA'dan Ramazan tavsiyeleri

On bir ayın sultana Ramazan, bugün kalkınacak ilk sahurla birlikte başlayacak. Mağfiret ayı olarak bilinen ve Müslümanların oruçlu geçireceği bu ayın önemine binaen İTTİHADUL ULEMA, Müslümanlara tavsiyelerde bulundu.

"Ramazan ayı, içerisinde insanlar için hidayet rehberi, doğruyu gösteren açık belgeleri kapsayan ve hak ile batılı birbirinden ayıran kitap olarak Kur'an'ın indirilmiş olduğu aydır. Sizden kim bu aya erişirse onda oruç tutsun.”  ayetini hatırlatan İTTİHADUL ULEMA, bu ayda çok daha fazla ibadetlere önem verilmesi tavsiyesinde bulundu.

"Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır." Hadisini hatırlatan İTTİHADUL ULEMA, "Bizleri, içerisinde büyük ecirlerin bulunduğu Ramazan ayına bir kez daha ulaştıran rabbimize hamdediyoruz. Ramazan, bütün Müslümanların yeni bir başlangıç yapması için fırsat aydır. Ramazan ayı Kur’an ve bereket ayıdır, günahlardan arınma ayıdır. 'Ramazan ayı girdiğinde cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar bağlanır.' (Buhârî, Savm 5) Bu ayda müminler huzur bulup manevi saadete ulaşırlar. Müminler olarak bu fırsatı iyi değerlendirmeli ve her saniyesinin hakkını vermeliyiz." ifadelerine yer verdi

 İTTİHADUL ULEMA, şu tavsiyelerde bulundu:

"Bu ayda nazil olmaya başlayan Kur’an-ı Kerim’i bolca okumalıyız. Kur’an okumasını bilmiyorsak öğrenmeliyiz. Şayet Kur’an-ı tecvitli okumasını bilmiyorsak, bu ayda tecvidi öğrenmeye gayret göstermeliyiz. Okuduğumuz Kur’an-ı Kerim'in mealini de okumalıyız. Mealdeki manaları daha iyi anlayabilmek için ayrıca tefsir de okumalıyız. Bu mübarek Ramazan ayında ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın işgalci siyonistlerin esaretinden kurtulması ve Gazze’de mücadele veren Müslümanların onurunu muhafaza etmek için canlarını, mallarını ve ailelerini feda eden mücahid kardeşlerimize an be an dua etmeliyiz, özellikle teheccüdlerimizde, seher vakitlerinde ellerimizi açıp rabbimize yalvarıp yakarmalıyız. Zekat ve fitre ile beraber sadaka ve infak gibi ibadetlerimizi arttırıp, Rabbimizin bize verdiği rızıktan O’nun rızası için harcama yapmalıyız. Maneviyatın zirve yaptığı bu mübarek ayda gece yalnızlığında rabbimize secde etmenin hazzına varmalı ve huşu içerisinde gerçekleştirdiğimiz ibadetlerimizi ruhumuza ilmek ilmek işlemeliyiz. Cehennemin kapılarının kapatıldığı bu ayda bolca istiğfar etmeliyiz. Oruç tutarken bedenimizi sadece yeme ve içmeden kesmekten ziyade tüm duyu organlarımızı her türlü ma’siyetten uzak tutmalıyız. Bedenimizi muhafaza etme babında sahur ve iftarlarda yediğimiz, içtiğimize dikkat etmeli ve israftan kaçınmalıyız. Ramazan ayını tebliğ ve davet için bir vesile kılarak yakın akraba ve komşularımızı evlerimize davet edip kendilerini İslami açıdan bilinçlendirmek için çaba sarf etmeliyiz. Bu ay içerisinde kendi akrabalarımıza karşı sorumluluklarını tekrardan gözden geçirmeli, onların İslam'a ve Müslümanlara karşı olan bağlılıklarını ve sorumluluklarını anlatmalıyız. Kadir Gecesi'nin faziletini kaçırmamak adına bu geceyi bütün Ramazan ayı içerisinde arayalım. Özellikle tekli gecelere daha bir ehemmiyet gösterelim. Nitekim Kadir Gecesi'ni yakalayan bir Müslüman bilmelidir ki o gece yaptığı her bir ibadetin karşılığı bin ayda elde edebileceği sevap ve mükafattan daha hayırlıdır. Israrla üzerinde durulması gereken bir diğer meselenin de zekât ve fıtır sadakaları olduğuna inanıyoruz. Halk olarak Allah'ın emri olan zekâtı ehline vermeli ve verdiğimiz kişileri iyice araştırmalıyız. Bu ibadetlere de tıpkı namaz ve oruca verdiğimiz ehemmiyet kadar önem vermeli ve üzerinde durmalıyız. Allah Ramazanı Şerif’i en güzel şekilde idrak etmeyi cümlemize nasip etsin." (İLKHA)