İsrailli Bakan Katz dün X sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı etiketleyerek, “Soykırımla suçlanması gereken bir kişi varsa o da diktatör Erdoğan'dır; Kürt vatandaşlarını öldüren, Kuzey Kıbrıs'ı işgal eden ve insanlığa karşı suç işleyen” diye yazdı.

מי שצריך להיות מואשם ברצח עם הוא הדיקטטור ארדואן @RTErdogan שרוצח את אזרחיו הכורדים, שכובש את צפון קפריסין ושמבצע פשעים נגד האנושות.

— ישראל כ”ץ Israel Katz (@Israel_katz) May 27, 2024

Katz’ın paylaşımının ardından Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “İsrail Dışişleri Bakanı Katz’ın Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik saygısız üslubu ve asılsız ithamları, İsrail’in Filistin’de işlediği suçlarla ilgili gündemi değiştirmeye yönelik faydasız bir çabadır” denildi.

“Netanyahu hükümetinin Ekim ayından bu yana 40 bine yakın Filistinliyi öldürdüğü ve 26 Mayıs gecesi bir çadır kampına yönelik saldırıda onlarca masum Filistinliyi barbarca katlettiği” kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:

“Bu suçlara ortak olan herkes, uluslararası mahkemelerde yargılanacaktır. Türkiye olarak adaleti ve Filistinlilerin haklarını savunmaya devam edeceğiz.”

İsrail Dışişleri Bakanının bir Sosyal Medya Platformunda Yaptığı Paylaşım Hk. https://t.co/RVv2Ljl5jZ pic.twitter.com/xek9RGfK2b

— T.C. Dışişleri Bakanlığı (@TC_Disisleri) May 27, 2024

Erdoğan Netanyahu’yu bir kez daha Hitler’e benzetti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün "Türkiye Yüzyılı Anayasası Sivil Anayasa Güçlü Türkiye Sempozyumu"nda yaptığı konuşmada, Refah’ta bir çadır kampına düzenlenen İsrail saldırısıyla ilgili Netanyahu yönetimini sert bir dille eleştirmişti. Erdoğan, şunları söylemişti:

"Bugüne kadar 36 binden fazla Filistinli kardeşimizi şehit eden soykırımcı caniler, dün de güvenli bölge ilan ettikleri Refah'ta bulunan bir mülteci kampındaki sivillerin üzerine füze ve bomba yağdırmışlardır. Uluslararası Adalet Divanı'nın saldırıları durdurma çağrısının ardından gerçekleşen bu katliam, terör devletinin kanlı ve kalleş yüzünü bir kez daha ifşa etmiştir. Netanyahu ve cinayet şebekesi Filistin halkının kahramanca direnişini kıramadıkça ülkesinde iyice köşeye sıkışmakta, daha fazla kan dökerek siyasi ömrünü uzatmaya çalışmaktadır. Ama bunun hiçbir fayda sağlamadığını pek yakında görecek. Tıpkı özendiği Hitler gibi, Milosevic gibi, Karadzic gibi ve tarihteki diğer firavunlar gibi lanetle anılmaktan kurtulamayacaklardır. Türkiye olarak, insanlıktan zerre kadar nasibini almamış bu katillerden, bu barbarlardan hesap sorulması için elimizden gelen her şeyi yapacağız.”

Devam eden İsrail-Hamas savaşı nedeniyle kopma noktasına gelen Türkiye-İsrail ilişkilerinde son olarak karşılıklı ticareti durdurma kararı alınmıştı. Önce Türkiye bu ay başında, İsrail’le ilgili ihracat ve ithalat işlemlerinin tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulduğunu açıklamıştı.

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de 16 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, iki ülke arasındaki serbest ticaret anlaşmasının feshedilmesinin yanı sıra Türkiye'den yapılan diğer ithalatlara da yüzde 100 gümrük vergisi uygulanacağını söylemişti.