İsrail işgal güçleri, Batı Şeria'nın kuzeyindeki bölgelere ve mülteci kamplarına yönelik saldırılarını sürdürdü, 30 şehit verdi, altyapıda büyük tahribata yol açtı, evler yakıldı ve onlarca Filistinli tutuklandı.

Çarşamba günü İsrail güçleri, Cenin mülteci kampındaki konut bloklarını patlatarak saldırılarını daha da artırdı. Bu saldırganlık, Filistin medya kaynaklarına göre, Tulkarm şehrinin ve mülteci kampının askeri kışlalara dönüşmesine ve nüfusun %75'inin kaçmasına neden oldu.

Kaynaklar ayrıca kampın kuzey girişinde ve çevresindeki tarım alanlarında yoğun bir İsrail askeri varlığının olduğunu bildirdi. İsrail güçleri, birkaç konut binasını ele geçirip bunları askeri karakola dönüştürdükten sonra kapsamlı baskınlar ve aramalar gerçekleştirdi.

İşgal güçleri ayrıca el-Adeviye Okulu'na baskın düzenleyerek pencerelere keskin nişancılar yerleştirdi ve kampın ara sokaklarına ve mahallelerine yayılarak her türlü hareketi hedef aldı.

Bu arada, Tubas'ta İsrail ordusu Tammoun kasabasında ve al-Faraa mülteci kampında saldırılarını sürdürüyor ve ek takviyeler gönderiyor. Devam eden kuşatma nedeniyle durum daha da kötüleşti, yiyecek ve temel ihtiyaç malzemeleri tükeniyor, su sıkıntısı yaşanıyor ve yollar ve altyapı yaygın olarak tahrip ediliyor.

İsrail medyası, ordunun Batı Şeria'nın kuzeyindeki operasyonlarını yalnızca faaliyet gösterdiği alanlar açısından değil, aynı zamanda kullandığı askeri teçhizat açısından da genişlettiğini bildirdi. 

Tırmanan taktikler

Raporlara göre, Nahal Tugayı tarafından çatışmada kullanılan Eitan zırhlı personel taşıyıcıları (APC'ler) Pazartesi günü Tubas ve Cenin bölgelerinde görüldü. Bu, İkinci İntifada'nın bir parçası olarak gerçekleşen 2002'deki Savunma Kalkanı Harekatı'ndan bu yana İsrail güçlerinin Batı Şeria'da zırhlı personel taşıyıcıları konuşlandırmasının ilk örneği. 

Bu arada, görgü tanıkları Filistin medyasına İsrail insansız hava araçlarının Tammoun kasabasında yedi yeri hedef aldığını söyledi. İsrail güçleri ayrıca kasabada geniş çaplı bir tutuklama kampanyası başlattı ve saha sorgulamaları yürüttü, birkaç evi askeri karakola dönüştürdü.

İsrail güçleri Batı Şeria'da geçmişte nadiren kullanılan saldırı araçlarını da kullanmaya başladı. Bu durum, Kipa haber sitesinin sorularını yanıtlayan ordu sözcüsü tarafından da doğrulandı.  

İsrail medyası, bunun Batı Şeria'nın kuzeyinde yürütülen mevcut askeri operasyonun artık rutin bir görev olmadığı sinyalini verme girişimi olarak yorumladı .  

Üç askeri tugaydan oluşan İsrail güçleri, sık sık direnişçileri ve altyapıyı hedef alan hava saldırıları düzenliyor, binaları yıkıyor ve artık işgal altındaki köyler ve mülteci kampları arasında asker taşımak için zırhlı personel taşıyıcılarını kullanıyor.

Artan saldırganlık

Filistin Sağlık Bakanlığı Pazartesi günü yaptığı açıklamada, yılbaşından bu yana Batı Şeria'da 70 Filistinlinin öldürüldüğünü , bunların çoğunun Ceninli olduğunu duyurdu.  

Bakanlık açıklamasında, hayatını kaybedenler arasında 10 çocuk, bir kadın ve iki yaşlının da bulunduğu belirtildi.

Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, Cenin'de 38, Tubas'ta 15, Nablus'ta altı, Tulkarim'de beş, El Halil'de üç, Beyt Lahm'da iki ve El Kudüs'te bir kişi hayatını kaybetti. 

Bu arada, BM'nin işgal altındaki Filistin toprakları Özel Raportörü Francesca Albanese, İsrail'in Batı Şeria'daki eylemlerini "suç" olarak kınadı. Albanese, "İsrail'in Filistinlileri hedef alma biçiminden soykırım niyetinin açıkça anlaşıldığını" söyledi.  

Albanese, Pazar günü X sitesinde yaptığı paylaşımda, İsrail'in yıkımının "sadece Gazze'ye değil, işgal altındaki tüm topraklara yayıldığını" belirterek, uluslararası toplumu müdahale etmeye çağırdı.

Son tırmanış, 21 Ocak'ta Jenin ve mülteci kampında başlatılan ve onlarca can kaybına yol açan İsrail askeri operasyonunun ardından geldi. Geçtiğimiz Pazartesi günü, İsrail güçleri saldırılarını Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkarm'ı da kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail güçleri son iki hafta içinde Cenin'de de 100 binayı yıktı ve çok sayıda aileyi evsiz bıraktı.