İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Avrupa liderlerinin Pazartesi günü Paris'te Washington'un savaşa ilişkin beklenmedik politika değişikliğini ele almak üzere bir araya gelmesinden sadece birkaç saat önce, "gerekirse" Ukrayna'ya asker göndermeye hazır olduğunu ifade etti.

Geçtiğimiz hafta, ABD Başkanı Donald Trump, çatışmayı sona erdirmek için olası müzakereleri görüşmek üzere Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile doğrudan görüşerek Kiev ve Avrupa müttefiklerini atladı . Trump, Putin ile "çok yakında" görüşebileceğinin sinyalini verirken, Avrupa liderleri kıtanın güvenliği hakkında üst düzey görüşmeler için Paris'e akın ediyor.

Durumu "nesiller arası bir an" olarak niteleyen Starmer, "gerekirse kendi birliklerimizi sahaya sürmeye" hazır olduğunu belirtti. Pazar günü geç saatlerde The Daily Telegraph'ta yazan Starmer, "Ukrayna'nın güvenliğini garanti altına almaya yardımcı olmakta herhangi bir rol, kıtamızın ve bu ülkenin güvenliğini garanti altına almaya yardımcı olmaktır" diye vurguladı.

Trump, Putin'in Ukrayna'daki düşmanlıkları gerçekten sona erdirmeyi amaçladığını söylerken, yönetimi Avrupa'nın artık birincil güvenlik odağı olmayacağını açıkça belirtti. Bu arada, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Ukrayna'nın NATO üyeliğinin ve topraklarının tam olarak geri kazanılmasının olası olmadığını öne sürdü.

Ukrayna'daki savaşın üçüncü yıldönümü olan 24 Şubat'tan hemen önce gerçekleşecek Paris toplantısına İngiltere, Almanya, İtalya, Polonya, İspanya, Hollanda ve Danimarka'dan liderlerin katılması bekleniyor. Toplantıya ayrıca Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de katılacak.

Fransa cumhurbaşkanlığı, görüşmelerin "Ukrayna'daki durum" ve "Avrupa'daki güvenlik" konularına odaklanacağını belirtti. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un bir danışmanı, Ukrayna'daki gelişmelerin son zamanlarda hızlanması ve ABD'nin söylemindeki değişim göz önüne alındığında, Avrupa ülkelerinin kolektif güvenlik çabalarını "daha iyi ve tutarlı bir şekilde" artırmaları gerektiğini belirtti.

Bu arada Kremlin, önümüzdeki günlerde beklenen Suudi Arabistan'da ABD-Rusya müzakereleri önerdi ve sadece Ukrayna savaşını değil, aynı zamanda daha geniş Avrupa güvenlik endişelerini de ele aldı. Avrupalı ​​liderler, Putin'in savaş başlamadan önce yaptığı talepleri, Doğu Avrupa'daki NATO güçlerine sınırlamalar ve kıtadaki ABD askeri müdahalesinin azaltılması gibi talepleri yeniden gündeme getirebileceğinden korkuyor.

Ancak ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Rusya ile müzakerelerde yakın zamanda bir ilerleme sağlanacağı yönündeki beklentileri yumuşattı.

Pazar günü CBS kanalına yaptığı açıklamada, "Barışa doğru giden süreç tek bir toplantıyla olacak bir şey değil" dedi ve "henüz hiçbir şeyin kesinleşmediğini" ekledi.

ABD'nin üst düzey diplomatı, görüşmeleri "Ukrayna'yı da kapsayacak ve savaşın sonunu getirecek daha geniş bir görüşmeye doğru atılan ilk adım" olarak nitelendirdi.

Rubio, hafta sonu işgal altındaki Filistin topraklarında başlayan Ortadoğu turunun bir parçası olarak pazartesi günü Suudi Arabistan'a gidecek.

Bu arada Trump'ın Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg, Avrupa ülkelerinin müzakerelere doğrudan katılmayacaklarını ancak yine de "katkıda bulunacaklarını" belirtti.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, cumartesi günü kıtanın artık Washington'a güvenemeyeceğini savunarak bir Avrupa ordusu kurulması çağrısında bulundu .

Geçtiğimiz hafta Paris'te düzenlenen toplantıda Fransa, Almanya ve İspanya dışişleri bakanları, Ukrayna'da "adil ve kalıcı bir barışın" Kiev ve Avrupa ortaklarını da kapsaması gerektiğini yinelediler.