Hamas, İbrahim Camii Katliamı'nın 31. yıl dönümünün, İsrail'in Batı Şeria ve Kudüs'e yönelik saldırganlığının arttığı, yerleşim birimlerinin genişletildiği, ilhak planlarının ve saldırıların sürdüğü bir döneme denk geldiğini belirtti.

İbrahim Camii katliamının 31. yıldönümünde Filistin Direniş Grubu Hamas, İsrail işgaline karşı duruşunu yineleyerek, devam eden saldırganlığın "Filistin toprakları üzerinde ne meşruiyet ne de egemenlik sağlamayacağını ve halkın direnme iradesini kırmayacağını" açıkladı.

Salı günü yayınlanan bir bildiride Hamas, aşırı İsrailli yerleşimci Baruch Goldstein'ın el-Halil'deki İbrahim Camii'nin içindeki ibadet edenlere ateş açtığı, 29 Filistinlinin öldüğü ve düzinelercesinin yaralandığı 25 Şubat 1994 saldırısını hatırlattı . Direniş hareketi, katliamın İsrail işgal askerleri ve sınır polisinin huzurunda gerçekleştiğini belirterek, İsrail güvenlik güçlerini suç ortaklığı yapmakla suçladı.

Hamas, yıldönümünün işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te artan İsrail saldırganlığı, devam eden yerleşim genişlemesi , ilhak planları ve El Aksa Camii'ne yapılan saldırılar ortasında gerçekleştiğini belirtti. Hareket, bu eylemleri uluslararası yasaları ve sözleşmeleri ihlal eden "sistematik bir saldırganlık politikasının" parçası olarak tanımladı.

Devam eden İsrail eylemlerinin kınanması

Hamas, "İsrail'in" işgal altındaki Filistin topraklarında devam eden zorla yerinden etme, toprak işgali ve ibadet kısıtlamaları kampanyasını kınayarak, bu tür önlemlerin "Filistin halkını sindirmede veya tarihi gerçekleri tahrif etmede başarılı olamayacağını" söyledi.

Açıklamada ayrıca 1994 katliamı , Gazze'ye yönelik mevcut savaşla ilişkilendirilerek , İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetinin "sistematik ve belgelenmiş savaş suçları" işlediği iddia edildi.

Hamas, İsrail yönetiminin bölgesel ve küresel istikrara yönelik daha geniş bir tehdit oluşturduğu uyarısında bulunarak, bu ihlaller karşısında uluslararası toplumun sessizliğini ve eylemsizliğini eleştirdi.

Hamas, "Halkımızın hafızası canlı," dedi. "Gazze'de devam eden ve şu anda on beşinci ayında olan soykırım da dahil olmak üzere, bize karşı işlenen katliamları ve suçları unutmayacağız veya affetmeyeceğiz."

Uluslararası hesap verebilirlik çağrıları

Hareket, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve diğer yasal organların Filistinlilere karşı "iğrenç suçlar" olarak adlandırdığı İsrail liderlerini yargılaması çağrılarını yeniledi. Hamas, uluslararası toplumu "İsrail'in" müttefiklerinden gelen baskıyı reddetmeye ve sorumluların hesap vermesini sağlamaya çağırdı.

Hamas, açıklamasının bir parçası olarak Gazze, Batı Şeria, Kudüs ve diasporadaki Filistinlilere kararlı, birleşik ve Direnişe bağlı kalmaları çağrısında bulundu. Destekçilerine hitaben grup, "Siz işgalin tüm planlarının paramparça olacağı kayasınız." dedi.

Bir geri dönüş

İbrahim Camii'ne saldırı 25 Şubat 1994'te Şafak namazı sırasında gerçekleşti. Amerika doğumlu İsrailli yerleşimci ve aşırılıkçı Kach hareketinin bir üyesi olan Goldstein, ibadet edenlerin üzerine namaz kılarken ateş açtı. Kurtulanlar daha sonra diğer yerleşimcilerin silahını yeniden doldurarak ona yardım ettiğini bildirdi.

Katliam, El Halil'de gerginliğin artmasına yol açtı ve İsrail yetkilileri, Filistinlilerin camiye erişimini kısıtlarken, şehirdeki yerleşimci varlığını artırdı.