Gelin Hep Beraber Kurtulalım…
Var mısınız?
Gelin hep beraber, bugün bir kez daha kurtulalım.
Bütün sülalesini sırtımızda gezdiren bir zihniyetten ve hatta avenelerini sırtımızdan besleyen bir zihniyetten, hemen şimdi bugün kurtulalım.
Mecbur muyuz kardeşim? Birilerinin yengesine, kardeşine, dayısına, amcasına, oğluna ve hatta kızına iş bulmaya. İş ayarlamaya… Bir iş yetmez, ikincisinin koltuğunu da vermeye, üç olsun, dört olsun. Var ise bütün koltuklarda o otursun demeye.
Ve hatta çalıştığı yerin maaşını beğenmez ise kapılarımızı sonuna kadar açıp, dileği kurumun kapısından içeri girmesi içinde, koltuk elde mabadadlarının peşinde koşmaya. Mecbur muyuz?
Var mısınız?
Biz sizi, bu iş için mi seçtik demeye?
Biz sizi bu iş için mi destekledik, yanınızda bulunduk; demeye, var mısınız?
İhaleler sizin; üniversiteler, kurumlar, belediyeler ha keza… İmar planlarında boy boy ok atın nereye düşer ise “hayda breeeee”… Kapalı kapılar ardında yapılan ihaleler ve yeşil alanların ortasında boy gösteren benzin istasyonları, hanlar, hamamlar.
Bu halkın sırtından, halkın parasıyla alınan ve gizliden kendinizin, akrabalarınızın ve sadık elemanlarınızın üzerine geçirilen şirketlerimiz sizindir efendim. Batırdığınız krediler ise onlarca yıl, bu şehrin yüz karası.
Etin kilosundan haberiniz var mı? Devletin kombinasında kilometrelerce kuyruk var, sözüm ona et 100 lira. Millet gece yarısından sonra sıraya giriyor, bir kilo ucuz et için, o da ortada yok. Evet, yok kardeşim; hayvancılık rekoru kıran ülkemde vatandaşına yedirilecek et yok… Öte yandan Kasaplarda cendeklerden içeri girilmiyor, tutan tutana; en ucuzu 210 liradan başlıyor, yersen…
Ramazan kapıya yanaştı zam furyası gizliden devam ediyor, kimin umurunda; memlekette deprem var, yıkım var, zam yapan yapana. Bırakın engellemenizi, denetim veya kontrol etmenizi; geçen ayın fiyatlarına bile fitiz Allah aşkına.
Ha unutmadan, sahi siz bu toprakları kimden kurtarmıştınız?
Ramazan geliyor diye, komşusu daha ucuz gıda tüketsin diye zam yapmayıp, üstüne üstlük bir de indirim uygulayan, ermeni ve gayri müslim esnaftan mı? Şimdikiler hangi dine mensup? Bilhassa yılbaşında ve aziz valentini yâd etme gününde indirim yapıp, Kadir gecesinde yanaklarımızdan öpenler kim?
Fırıncı bile dilediği fiyata ekmek satarken, Ramazan başlangıcında kurum olarak rayiç bedeli açıklamanın mantığı nedir? Hem de yumurtalısından, susamlısından. Sizi kim dinliyor, hiç dikkat ettiniz mi? Mahalle aralarına girin de halk ekmek büfelerinin önünde olanlara bir bakın, Beğenmediğiniz Ramazan kolisi şimdiden tezgâhlarda; hem de 300 küsur liradan. Tabi, yersen…
Bugün gördüğünüz her bir vatandaşın üzerinde arama yapın; büyük bir çoğunluğunun cebinde ya istifa dilekçesi var ya da vekillik için aday adaylığı müracaat formu. Bu ne vatan sevgisi, bu ne aidiyet duygusu aman Allah’ım, duygulanmamak elde değil. Meğer bu vatanın ne çok koruyanı varmış ta biz nankörlerin haberi yokmuş.
Ne diyelim şimdi, bilemedim ki? Rabbim sizi bizim başımızdan, sırtımızdan ve hatta cebimizden eksik etmesin ve hatta siz akrabalarınıza-avenelerinize söyleyiniz az kaldı, küfemize bakım yaptırdık ve hazır, razıyız sizi de taşımaya; falan mı?
Bir birimizi kandırmanın, oyalamanın ve hatta rol yapmanın bir manası yok. Ülke olarak gerçekten çok ciddi ve yıkıcı bir imtihanın içerisinden geçtiğimizi anlamak için toprağın altına girmeye hiç gerek yok. Kaybettiğimiz ve kaybetmeye başladığımız değerlerimizin maddi ve manevi karşılığının olmadığını hepimiz çok ama çok iyi bilmekteyiz. Vatan kavramı, ahlak kavramı bunlardan sadece bir kaçıdır. Ve yol yakın iken, henüz bir şeylerin farkına varmışken ve seçim startı verilmişken Ve sepette bulunan çürük elmalar tek tek ayıklanırken, bu çürük elmaların dirsek temasında bulunduğu elmalardan dahi, kokusu üzerine sinmiş elmalardan dahi kurtulmanın tam zamanıdır.
Daha önceden de söyledik, Değerli Yönetmenim; bu oyuncular ile bu film ön gösterime bile gidemez dedik, oyuncularınız sizin değil başkalarının senaryosuyla rol yapıyor dedik, bu oyunculardan millete gına geldi ve oyuncuların tamamına yakınının değişmesi gerektiği konusunda size halkın içinden birisi olarak, halkın nabzını ilettik, gerisi size kaldı vesselam.
İşte şimdi tam zamanı, gelin hep beraber bu çürük elmalardan kurtulalım.
Var mısınız?