Gazze’de ölen çocukları anladık da bize neden el atamıyorsunuz?

“Yeni Türkiye Yüzyılı” derken, “Terörsüz Türkiye” derken, 

İHA, SİHA, ALTAY, TOGG, KAAN ve daha pek çok yerli ve milli imalatımız ile gurur duyup sevinirken; tüm bu yaşananlardan dosta güven, düşmana korku verip yarınlarımıza huzur ve büyük bir umut içerisinde adım atmamızı sağlıyorken,

Bir yandan uzaya doğru hamle yapıp, öte yandan toprağımızın derinliklerine doğru gün yüzüne çıkmamış veya çıkarılmamış milli değerlerimize karşı adımlar her geçen gün hızlanırken,

tum1habermedya.com/özel-yorum-haber

Tüm dünyada proje üreten, hamle yapan ve hamlelere karşı atağa geçen ve özellikle de siyaset ve uluslar arası hukuk aşamalarında mazlumların umudu olmuşken,

Yurt içinde bu kadim toprağın ekmeğini yediği halde ihanet kazanını kaynatmak için en küçük fırsatları bile değerlendirme aşamasında geri durmayan kansızlarla mücadele edip, yurt dışında bu karakter yoksunu zümreyi, maddi ve manevi destekleriyle şımartan ülke veya şahıslara olan kahramanca mücadele azminiz varken,

Daha birkaç aylıkken dünyaya gözlerini açmış olan yavrularımızın yakalanmış olduğu, bu çağın hastalığının pençesinde yapayalnız bir başlarına çaresiz bırakmak ne demek? 

Bu yavrularımızın anne ve babasını dilendirmek ne demek? 

Toplumumuzun yozlaştığı ve insanlık kavramlarımızın tartışılır duruma geldiği bu anlamsız bir zamanda, binlerce yıllara ve çilelerine karşı durmuş kadim devletimizin,  hem de son yirmi dört yılını doldurduğu böylesi bir gücün eşiğindeyken; tüyü henüz bitmemiş sabilerimizin yakalanmış oldukları bu amansız ve bir o kadar da pahalı olan bu hastalığın pençelerinde, gözümüzün önünde ölümü beklemelerine sessiz kalmak ne demek?

Hem de evlilik aşamasında olan her gencimize “en az 3 çocuk” nasihati ve tembihinde bulunurken! 

Koca Reis, çok iyi biliyorum ki “sen” devletsin. 

Eğer istersen ve hemen şimdi ilgillerine talimat verirsen şayet; bu problem olarak görülen utanç tablosundan, bu çocuklarımızı ve ailelerini tıpkı daha önceki çaresizliklerden kurtardığın gibi kurtarırsın…

Bu masum yavrular “ki elbette olması gereken bir” bilim kurulunun değil, senin iki dudağının arasından çıkacak olan “halledin” kelimesine bakıyor biliyor musun? 

Yoksa, 

Yoksa tüm bu güç patlaması içerisinde; Yeni Türkiye Yüzyılı devleti olarak, her konuda kendisine güvenerek, özellikle de birçok şirketin milyarlarca liralık vergilerinin üzerine çizgi çekme cesareti olan bir adım içerisinde, SMA hastası çocuklarımız bu kadim ve güçlü devletine güvenmesin mi?

Ailecek, valilikler kanalıyla dilenmeye devam mı etsinler?

Kimine göre babasınız, kimine göre amca veya dayı, kimine göre dede...

Tayyip Dede! Hemen her sokak başında bulunan bu biçare masum çocukların yaşama hakkı olmasın mı? 

Bu halk artık sadaka da vermiyor, nasıl olacak bu iş?

Bu hastalık yüzünden, gözünüzün önünde göz göre göre ölelim mi? 

Gazze’de ölenleri ve bazı ulaşılmazları anladık da; biz yanıbaşınızdayız, bize neden el atamıyorsunuz?

?