HÜDA PAR'ın birçok şehirde düzenlediği "Anneler Gazze İçin Yürüyor" protestosu Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde de gerçekleşti.

Kıralan Mahallesi Hacı Hasan Ergün Camii önünde toplanan yüzlerce Erganili kadın, Gazze'ye ve El-Kassam'a destek sloganları atarak yürüyüş yaptı.

Yürüyüş sonrası Yenişehir saat kulesi önünde basın açıklaması yapıldı. Hazırlanan basın açıklamasını HÜDA PAR Ergani Kadın Kolları Başkanı Reyhan Uşar okudu.

Filistin topraklarının 1948 yılından bu yana israil terör şebekesi tarafından işgal edildiğini söyleyen Uşar, milyonlarca Filistinlinin sistematik olarak zulme ve tehcire maruz bırakıldığına dikkat çekti.

"20 gündür Dünya Gazze’de eşi benzeri görülmemiş bir soykırıma şahit olmaktadır"

Aksa Tufanı operasyonunun siyonizmin ve onun uşaklarının kara günü, Müslümanların ise iftiharı olduğunu söyleyen Uşar, "Gazze'nin yetimleri büyümüş ve şanlı bir mücadeleye imza atmışlardır. İşgalci korkak çete ise yalnızca masum sivilleri, çocuk ve kadınları hedef alarak insanlık tarihinin en barbar, en cani katliamlarını gerçekleştirmektedir. Sözde medeniyet timsali Batı ise bu katliamlara alenen destek olmuş ve elini bebeklerin kanına bulaştırmıştır." şeklinde konuştu.

"Tarih bir daha göstermiştir ki Batı’nın insan hakları adına ortaya koyduğu her şey çocuk masalı olmayacak kadar kirli ve iki yüzlüdür" ifadeleriyle konuşmasını sürdüren Uşar, "Filistin meselesi bir kez daha göstermiştir ki uluslararası hukukun uygulanması isteğe, insan hakları ise ırka ve inanca bağlıdır. Zira 20 günden bu yana Dünya Gazze’de eşi benzeri görülmemiş bir soykırıma şahit olmaktadır." dedi.

Uşar, "7 Ekim’den bu yana katledilen 2 bin 700 çocuğumuz için kalplerimiz kan ağlamakta, her gün çocuklarını bombalar altında şehit veren Gazzeli annelerimizin feryatları yürekleri dağlamaktadır. Henüz insanlığını kaybetmemiş tüm Dünya anneleri gibi biz Erganili anneler de bu acıları yüreklerimizde derinden hissediyoruz ve bu vahşete lanet okuyoruz." ifadelerini kullandı.

"Sözde kadın hakları savunucuları mesele Gazzeli anneler olunca sus pus olmaktadır"

Gazze’de anneler çocuklarını aç olarak toprağa verdiğini, çocuklarının uyanıp korkmadan sükûnet içerisinde canlarını teslim etmeleri için Allah'a dua ettiğini ifadelerine ekleyen Uşar, Gazze’de her sabah kefenlerini giymiş bebeklerin cenaze namazı kılındığının, anne karnındaki henüz doğmamış bebekler bile katledildiğinin altını çizdi.

Gazze’de anneler evlatlarını bir bir toprağa verirken aslında toprağa gömülenin insanlık olduğunu söyleyen Uşar, "Bugün Dünya insanlığını Gazze'de kaybetmiş durumdadır. Dünyanın herhangi bir yerindeki bir kadın için ayaklanan sözde kadın hakları savunucuları mesele Gazzeli anneler olunca sus pus olmaktadırlar. Çocuklar konusunda ahkam kesenler, çocuk haklarından dem vuranlar mesele Gazzeli çocuklar olunca kulaklarını tıkamaktadırlar. Bebekler beşiklerinde katledilirken Birleşmiş Milletler ve UNICEF kınamanın ötesine geçmemektedir." diye belirtti.

"Daha kaç annenin bedeninin çocukları ile birlikte parçalanmasına seyirci kalacağız?"

Uşar, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

"Buradan henüz vicdanını kaybetmemiş olan bütün insanlara özellikle annelere sesleniyoruz. Daha ne kadar bu sessizlik devam edecek? Daha kaç annenin bedeninin çocukları ile birlikte parçalanmasına seyirci kalacağız! Kaç çocuk annesine son kez bakıp onu cennete uğurlayacak! Kaç tane abla, abi kardeşine kefen almak için sıraya girecek. Kaç çocuğun adı eline, ayağına yazılacak? Kaç çocuk beninden tanınacak? Soruyoruz ey dünya! Daha kaç tane çocuğun kanının akması lazım uyanman için!"

Uşar, "Buradan ilan ediyoruz ki; Hangi evladının acısına yanacağını bilmeyen Gazzeli annelerin acısı biz Erganili annelerin de acısıdır. Geride evladını emanet edecek kimseyi bulamayıp onu Allah'a emanet edip şehit olan annelerin emaneti bizlerin emanetidir. Bizler bu emanetlere sahip çıkıp çocuklarımızı Filistin davasıyla büyüteceğiz. Evlerimize siyonist israil’in silah sermayesini sağlayacak ürünleri almayacağız. Kararlılığımızla bu zulmün bir bedeli olacağını onlara göstereceğiz. Allah’ın izniyle bu mücadeleye omuz vererek tıpkı Filistinli annelerin yiğit evlatları gibi bizlerin de yetiştirdiğimiz evlatlar Ümmetin gururu olacaktır." dedi.

Program, Melek Gündoğdu'nun yaptığı dua ile sona erdi.