11 Şubat’ta Ankara’da hayatını kaybeden CHP’nin dördüncü genel başkanı Deniz Baykal, Ahmet Hamdi Haseki Camii’nde düzenlenen törenden sonra Atatürk Orman Çiftliği içinde yer alan Devlet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Baykal’ın cenaze namazına Cumhurbaşkanı Erdoğan da katıldı

11 Şubat’ta Ankara’da hayatını kaybeden CHP’nin dördüncü genel başkanı Deniz Baykal, bugün Ahmet Hamdi Haseki Camii’nde düzenlenen törenden sonra Atatürk Orman Çiftliği içinde yer alan Devlet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cenazeye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, BBP Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile beraber çok sayıda siyasetçi katıldı. Cenaze namazı kılınmadan hemen önce camiye giren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve diğer CHP’lilerle göz teması dahi kurmadığı görüldü. Baykal’ın yakın çalışma arkadaşlarından Mehmet Sevigen’e taziyelerini sunan Cumhurbaşkanı, 2018 yılındaki Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’nde rakibi olan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin elini sıktıktan sonra TBMM Başkanı Şentop’un yanında namaz için saf tuttu. Baykal için ilk tören yaklaşık 1992-2010 yılları arasında üç ayrı dönemde yaklaşık 17 yıl genel başkanlık yaptığı CHP Genel Merkezi’nde yapıldı. Kılıçdaroğlu: “Sayın Genel Başkanım huzurunuzda söz veriyorum ülkemizde mutlak anlamda hürriyeti tesis edeceğiz” Törene eski CHP genel başkanları Hikmet Çetin ve Altan Öymen’le birlikte CHP ile birleşerek tarihe karışan SHP’nin son genel başkanı Murat Karayalçın, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce de katıldı. Baykal’ın eşi Olcay Baykal ile çocukları Ataç ve Aslı Baykal taziyeleri kabul etti. CHP lideri törende yaptığı konuşmasında, “Sayın Genel Başkanım, ülkemizi barış ve kardeşlik içinde birarada geleceğe taşıma kararlılığından hiç ödün vermediniz. Devlet adamı kimliğinizi her ortamda hissettirdiniz. 12 Eylül'le hesaplaşmaktan bir an olsun geri adım atmayan sizdiniz. ‘12 Eylül'le hesaplaşmam bitmedi, sürecek’ diyensiniz. Sözlerimi Obama'ya hediye ettiğiniz Tanpınar'ın Huzur adlı romanından bir cümleyle tamamlamak istiyorum: ‘Fikre, sanata hiç karışmayacağız, onları hür bırakacağız. Çünkü, onlar hürriyet, mutlak hürriyet isterler.’ Sayın Genel Başkanım huzurunuzda söz veriyorum ülkemizde mutlak anlamda hürriyeti tesis edeceğiz. Ömrünüzü verdiğiniz özgürlük mücadelesini tamamlayacağız” dedi. Altan Öymen: “Siyasi yasakların kaldırılması için mücadele etti ve o mücadeleyi kazandı” CHP’nin baraj altında kaldığı 1999 seçimlerinden sonra Baykal’ın istifasının ardından toplanan kurultayda genel başkan seçilen ve bir yıl sonra partiyi yeniden olağanüstü kurultaya götüren Altan Öymen, 12 Eylül darbesinden sonra eski CHP liderinin de siyasi yasaklı siyasetçiler arasında yer aldığını hatırlattı. Öymen, 'Deniz Baykal, siyasetin bir memleket davası olduğunu biliyordu. Siyasetin güçlükleri malum, onun sonuçlarına katlandı. Yıllarca siyasi yasaklı olarak kaldı. Siyasi yasakların kaldırılması için mücadele etti ve o mücadeleyi kazandı. Baykal'ı rahmetle özlemle anacağım” dedi. Ataç Baykal: “Türkiye sevdalılarının CHP çatısı altında toplanması babamın CHP'ye vasiyetidir” Deniz Baykal’ın oğlu Ataç Baykal da babasının bir Türkiye sevdalısı olduğunu dile getirdi. Baykal, “Babam neredeyse 70 yıllık bir CHP’liydi. Bugün 100 yıllık CHP tarihinin çok uzun bir kesitini bizzat yaşamış bir ulu çınarı uğurluyoruz. Tüm CHP'lilerin ortak bir yönü vardır; bu da vatanseverliktir. Babam Deniz Baykal bir Türkiye sevdalısıydı, bir vatanseverdi. Bu nedenle CHP'de yerini almıştır. Tüm Türkiye sevdalılarına, tüm vatanseverlere sahip çıkılması ve CHP çatısı altında toplanması babamın CHP'ye vasiyetidir” dedi. Hilmi Hacaloğlu