Pekin’de "Dinin Çinlileştirilmesi" etkinliği düzenlendi

Çin rejimi Pekin’de “dinin Çinlileştirilmesi” politikasına ilişkin özel konferans ve fotoğraf sergisi düzenleyerek, Müslümanlara karşı yapılan zulmü örtmeye çalıştı.

Faşist Çin’in "İslam dinini Çince sosyalizme uyarlama" adı altında Doğu Türkistan’daki sistematik soykırım politikalarını aralıksız sürdürmesi neticesinde Uluslararası toplum tarafından şiddetli eleştirilirken, Müslümanlara baskı ve dini kısıtlamaları yetersiz bulan Çin rejimi, Pekin’deki Çin Siyasi Danışma Konseyi Pekin Belediye Komitesi öncülüğünde “dinin Çinlileştirilmesi” politikasına ilişkin özel konferans ve fotoğraf sergisi düzenleyerek, Müslümanlara karşı yapılan zulmü örtmeye çalıştı.

Çin Haberler Ağına göre, Çin Siyasi Danışma Konseyi Pekin Belediye Komitesi, 4 Aralık'ta Pekin'de "Dinlerin Çinlileştirilmesine İlişkin Pekin Hikayesi ve Mimarisi Sempozyumu" adı altında ve de bir yan etkinlik olarak Kültür Sanat sergisi düzenledi. 

Sergide, Çin’de Kutsal sayılan beş büyük dinlere (Budizm, Taoizm, İslam, Katolik ve Hıristiyanlık) ait motifler, mimari eserler ve 300'den fazla seçilmiş fotoğraflar yer alırken, resimlerin tamamı Çin’in tarihsel olarak dinleri ve özdeşleşmiş medeniyetleri nasıl Çinlileştirildiği ayan beyan gösteriyor ve Çin rejiminin, dini inançları elinden alınan ulusları nasıl asimile ettiğini, mimarisinden, milli kimliğine, örf adedinden dünya görüşlerine kadar nasıl Çinlileştirildiğini gözler önüne seriyor. 

SOYKIRIMI MEŞRULAŞTIRIYOR!

Ayrıca Seminer programında katılımcılara gösterilen kısa filmlerle Çin yönetiminin “13 Beş Yıllık Plan” döneminde Çinlileştirme politikalarında elde ettikleri sözde başarıları ve gerçek sonuçlarını örneklendirerek, Fotoğraf sergisi aracılığıyla kitlesel sistematik asimilasyon politikalarını meşrulaştırma cüretini gösterdi. 

Seminerde, Çin Siyasi Danışma Konseyi Halk Komitesi Etnik ve Dini İşler dairesi direktör yardımcısı Sui Qing ve Pekin Belediye başkan yardımcısı Sima Hong ayrı ayrı konuşma yaparak, Dinin Çinlileştirilmesi konusunda Ortak bilinç ve ortak fikir birliğine varılması, ilgili tüm eylemlerin Çin Komünist Parti (ÇKP) Lideri Xi Jinping ruhuna uygun gerçekleştirilmesinin gerektiğini, daha fazla uyum ve müreffeh Büyük Çin Ulusu olmanın gereksinimlerinden olduğu safsatalarını ortaya attı.   

İSLAM DİNİNE TOPYEKÜN SAVAŞ AÇTI
Çin rejimi önceki “13. beş yıllık plan” döneminde, Doğu Türkistan'ın işgalinden bu yana görülmüş en şiddetli zulüm politikasını uyguladı. Bu süre zarfı içerisinde milyonlarca Doğu Türkistanlıyı hapishane ve Toplama kamplarına hapsetmenin yanı sıra, İslam dinine topyekûn savaş açarak, sözde “İslam dinini Çince sosyalizme uyarlama” ve sözde “Xinjiang’ı (Çin) kültür yoluyla besleme” adı altında Doğu Türkistan halkının Çinlileştirilmesine yönelik çok yönlü zulüm politikaları izledi. Bunun sonucu olarak, 8 bini tahrip edilmek üzere 16.000'den fazla cami yok edildi veya amacı dışında turizm için kullanıldı. 2016’dan beri sayısız Din adamı, Bilim Adamı, Akademisyen, Sanatçı, Yazar ve zanaatkarlar hapsedildi veya ağır işkenceyle cezaevinde şehit edildi.

Bütün bunlar cereyan ederken Çin rejimi, İslam dünyasından ulusalcı çıkar odaklı kimseleri farklı isimler altında gezi organize ederek Doğu Türkistan’da önceden kurgulanmış, düzmece mekanları gezdirerek, 74 yıldır acısı dinmeyen mazlum halkın dini ve milli kimliğinin tamamen korunduğu ve din özgürlüğünün garanti altına alındığı yalanını öne sürüyor. İç propagandada ise sözde “İslam'ı Çinlileştirmek” ve “dini sosyalizme boyun eğdirmek” gibi soykırım politikası izliyor.

KONU ÇİN OLUNCA ZULME RIZA GÖSTERİLİYOR! 

Gözlemciler rejim yönetimi Gazze Meselesinde her ne kadar Müslümanların yanındaymış gibi davranırsa davransın sözde “İslam'ın Çinlileştirilmesi, Çin ulusal bilincinin pekişmesi” vb. Din karşıtı politikalarıyla yıllardır Doğu Türkistan’daki etnik ve kültürel soykırım politikalarını uyguladığını ve bu gerçeği asla değiştiremeyeceğini, aynı zamanda çeşitli yollarla da uluslararası toplumun gözünü boyamaya çalıştığını, oysa bahse konu Etkinlikte ortaya serilen "İslam'ı Çinlileştirmeye devam etme" ısrarı, Çin’in din karşıtı soykırım politikalarına devam edeceği anlamına geldiğini,  ne yazık ki, çıkar odaklı Müslüman ülke yöneticilerinin Doğu Türkistan’daki soykırımı göz ardı ettiğini değerlendirdi.