Bunu da SEKMEN yaptı (4)

Şehirleri yaşanılabilir kılan aslında temizlik veya kaldırımların kalitesi değil, mantıklı olarak düşünüldüğünde nefes alınabilecek yerlerin varlığı ve hatta çokluğudur. Parklarıdır, bahçeleridir… 

Bir şehri şehir yapan, değişik semtlerinde bulunan ve o şehrin anılmasına fayda sağlayan, şehrin tarihiyle tarih olan parklardır. Bahçelerdir…

Bir “Gülhane Parkı”, bir “Gençlik Parkı” misali…

Erzurum’a ait; bir “Olimpiyat Parkı” gibi…  

Bu şehrin ne kadar zengin olduğunu, bu şehrin imkânlarının birçok şehrimizde bulunmadığını ve hatta hatta içerisinde yaşayan bizlerin dahi göremediğini defaetle söylemiş, belirtmişizdir. Önemli olan bu zenginliklerin hayatiyete geçirilerek bu kadim halkın kullanımına sunulmasıdır. Bu kadim halkın eksikliğini yaşadığı veya başka şehirlerde görerek özlemini yaşadığı hizmetlere kavuşmasıdır.

Olimpiyat Parkı işte bu özelliklerin başında gelen ve bir dönem boyunca bu şehire “Fuar Kültürü” nü farklı boyutlarda yaşatan atıl durumda bekletilen mekânlarımızdan birisi idi… Hangi siyasi partiden olur ise olsun, hangi yönetim makama gelir ise gelsin; onlarca yıldır değerlendirilemeyen ve atıl vaziyette gözümüzün önünde çaresizce seyre daldığımız bu yerler şimdilerde halkımızın yoğun kullanımına sunulmuş olarak bir “Sosyal Tesis” görevi yapmaktadır. Yerleşke içerisinde bulunan farklı tesisleri ile Doğu Anadolu Bölgesinde ve hatta Doğu Karadeniz’de tek olma özelliğine sahiptir… 

Ve bu sosyal tesisi de Mehmet Sekmen yapmıştır.   

Çünkü “Mehmet Sekmen hayallerin projelerinin adamıdır”

Tum1haber/medya/siyaset/ÖZEL

Bu şehrin; kurulduğu günlerden bu yana kadar halkımızın kullanımına sunulan pek çok hizmet alanlarının olduğu ve bu alanların yine ne yazıktır ki bazılarının da kullanılamadığını, atıl vaziyette bekletildiğinin, bu beklemeler doğrultusunda da şehrin üzerinde de ayrıca bir külfet oluşturarak gerek görüntü kirliliği anlamında ve gerek ise maddi anlamda altından kalkılamaz bir yük meydana getirmiş olduğu inkâr edilemez bir gerçektir.

İşte bir döneme damgasını vurmuş ve bu kadim şehire bir dönem boyunca, günün şartlarına göre “Fuar Kültürü” nü yaşatmış olan alanın, atıl durumdan kurtarılarak şimdiki vaziyetine getirilmesi çalışması da kabul edilsin veya edilmesin “Mehmet Sekmen” çalışması olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Binlerce metre karelik alanların boş olarak bekletilmesinin, farklı zamanlarda ve farklı amaçlarda kullanılmaya başlanılmasına rağmen, bir türlü amacına ulaşılamayan bu yerlerin mevcut durumuna göre değerlendirilerek şimdiki durumuna getirilmesinde katkısı bulunan Sekmen, bir kez daha göstermiştir ki; “belediyecilik başlı başına bir hüner olup, öyle her isteyenin veya her oy alanın yapabileceği bir uğraş asla ve kat’a değildir”… 

Bu yüzden Erzurum; belediyecilik açısından kat ettiği her adımda, almış olduğu her mesafede çağdaş şehirler kategorisine girerken, yaşanabilir şehirlerin arasında ismi zikredilirken bir Mehmet Sekmen katkısını asla inkâr edemez. 

Ne demiştik; görünen Erzurum, kılavuz falan istemiyor. Her şey ortada…     

Gelişen şehirlerin ortak sorusudur! Bilir-bilmez olarak veya ciddi olarak farkında olmadan soru soranlara ve “ne yaptı kardeşim, bu adam bu şehire ne yapmış?” diye kendilerini haklı çıkarmak için soranlara bir kez daha cevap verelim. Biz bu yapılanların maddi ve manevi değerlerini bilen ve idrak edenlerdeniz. 

4-Mehmet Sekmen bu şehrin projelerinin “adam”ı oldu.

İşte OLİMPİYAT MİLLET BAHÇESİ PARKI. İşte bu parkın içerisinde bulunan Cafe 25 Sosyal Tesis Alanı, Er Meydanı Güreş Alanı, Evlendirme Dairesi, Go Kart Pisti, Halı Saha, Golf Sahası, Kapalı ve Açık Tenis Kortları, Luna Park, Paıntball Arena, Spor Salonu, Yüzme Havuzu, Gemi Cafe aklımıza gelenler…  

Var mı? Var.

Halk rağbet ediyor mu? Ediyor.

Beğeniliyor mu? Hem de ağız açık olarak.

Yorum!

YOK