Bir şehir düşünün futbol takımı var ve yok! 

Bu şehrin Futbol takımı var; hem de tabir yerindeyse tüm takımlara kafa tutacak kadar cesaret ve özveriye sahip. Yokluklar karşısında her daim sabır ve sebat gösteren. Sıkıntılar karşısında bir şekilde kendilerince çözüm üreten. 

tum1haber/medya/spor/Ferit Karakoca

Hem de malzemecisinden takım kaptanına varana kadar, teknik heyetinden başkanına varana kadar…

Bu şehrin Futbol takımı var; üstelik hiçbir şehrin futbol takımında olmayan özellikler ile dolu olarak.Yaşadıkları sıkıntıları, geçtikleri süreçleri tekrardan yazmanın ve o zor günleri hatırlatmanın kimselere bir faydasının olmadığını bildiğimizden biz sadece takımın var oluşundan bahsetmek istiyoruz. 

Evet, bu şehrin bir futbol takımı var.

Taraftarı olan, hem de gerçekten sadakat ve sabır yumağından geçmiş bir taraftara sahip bir futbol takımımız var.  Futbola olan sevgilerini samimi bir biçimde mevsim şartlarına aldırış etmeden ifade eden, sayısı az ama yüreği sonsuz güzelliklerle dolu olan bir taraftar kitlesine sahip bir futbol takımımız var.

Evet, bu şehrin bir futbol takımı var.

Teknik kadrosundan, futbolcusunun en gencine kadar cesur yürek dolu bir futbol takımız var. Futbol ana amaç olsa da insanlığın, kardeşliğin, arkadaşlığın, muhabbetin ve inancın ortak duygu olarak yaşandığı bir kadrodan oluşan bir futbol takımız var. 

Evet, bu şehrin bir futbol takımı var.

Yönetimindeki ve idaresindeki her ferdin özveriyle, coşkuyla ve samimi bir inanç noktasında emin adımlarla mesafe kat ettiği bir futbol takımımız var. Yönetimimiz var maddi veya manevi bir beklenti içerisinde olmadan ve hatta beklentileri karşılayan.

Ve bu şehrin bir futbol takımı var;

Ahmet Dal gibi bir başkanı olan… 

Kimin ne dediğinin veya ne söylediğinin ne önemi var ki; işte meydan, işte kulüp ve hodri meydan. Ben daha iyisini yaparım diyen buyursun gelsin alsın. 

Birilerinin ne yapmış kardeşim dediğini duyar gibiyim; sahaya inseydiniz görürdünüz ne yaptığını, kulübe gelseydiniz görürdünüz ne yaptığını, sporcularla ilgilenseydiniz görürdünüz ne yaptığını, antrenmanlara katılsaydınız görürdünüz ne yaptığını, azimle savaşılan bir karşılaşmada yenilgiyle ayrıldıkları zaman yanlarında olsaydınız görürdünüz ne yaptığını, sahaları yok iken elde bavulla dolaştıklarında ve göçebe hayatı yaşadıklarında yanlarına varsaydınız görürdünüz ne yaptığını…

Daha sayalım mı yok saymayalım.

Siz sadece perde arkasında paralı çığırtkanlarınızla ortalığı karıştırınız.

Yarın o çığırtkanlara vereceğiniz paranız dahi bittiğinde kim duyuracak ihanet ve iftira dolu sesinizi. 

Olsun varsın bu şehrin bir futbol takımı var ve gerçek.

Ama bu şehrin var olan bir futbol takımı aynı zamanda yok…

Nasıl mı yok. 

Sırtında bu şehrin onlarca firmasının reklamı yok, yanında bu şehrin yüzlerce iş insanı yok, adımlarında bu şehrin binlerce ferdi yok.

Peki ne var? perde ardından kendilerini göstermekten bile aciz olan dedikodu ustaları var. 

Ahmet Dal Avrupa şampiyonasına neden gitmiş?

Öyle bir iyi yapmış ki! Ohhhh canıma değsin dercesine iyi yapmış.

Kim ne derse desin patlasanız da, çatlasanız da bu şehrin bir futbol takımı var ve Ahmet Başkan ile ekibi daha güzel günlere imza atacaklar.

İnanıyoruz, seviyoruz ve yanındayız…