ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna’daki savaşın tek sorumlusunun Rusya olduğunu ve Rusya’nın barışın önünde tek engel olarak durduğunu söyledi. Biden, tüm dünyaya Ukrayna’yı savunmada birlik olma ve Ukrayna’nın bölünmesine izin vermeme çağrısında bulundu.
ABD Başkanı Joe Biden, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Ukrayna savaşıyla ilgili mesajlar verdi. Biden, “Rusya, dünyanın yorgun düşeceğine ve Ukrayna'yı hiçbir bedel ödemeden zorbalığa maruz bırakmaya izin vereceğine inanıyor. Eğer Ukrayna'nın bölünmesine izin verirsek başka ülkelerin bağımsızlığı güvence altına alınabilir mi?” ifadelerini kullandı.
Biden konuşmasında, dünya tarihinin bir dönüm noktasında bulunduğunu, bu kritik noktada Amerika'nın liderlik görevi üstlenmesi gerektiğini ve diğer ülkeleri ortak noktalarda birleştirme sorumluluğu olduğunu söyledi.
Biden; tüm dünyada çocukların aç kalmaması, herkesin kaliteli sağlık hizmetlerine erişmesi, işçilerin güçlendirilmesi, çevrenin korunması, girişimcilerin fırsatlar yakalaması, çatışmaların barış yoluyla çözülmesi, ülkelerin kendi kaderini belirlemesi için Amerika'nın ortak bir gelecek vizyonunu paylaşan müttefikleriyle işbirliği yapacağını belirtti.
Biden, “Amerika, tüm insanlık için daha güvenli, daha refah içinde, daha eşitlikçi bir dünya istiyor çünkü geleceğimizin sizinkiyle birbirine bağlı olduğunu biliyoruz. Hiçbir ülke bugünün zorluklarıyla tek başına mücadele edemez” dedi.
Günümüzde çok fazla sayıda insanın yaşanan gelişmeleri yakalayamadığını ve arkada kaldığını vurgulayan Biden, “bazı yerlerde değil, her yerde insanlara ulaşmak gerektiğini” kaydetti.
“Küresel kurumları daha kapsayıcı hale getirmeye çalışıyoruz”
Amerika'nın küresel kurumları daha duyarlı, etkili ve kapsayıcı hale getirmeye çalıştığını belirten Biden, buna örnek olarak Dünya Bankası'nda reform yapılması için atılan somut adımları gösterdi.
Sürdürülebilirlik hedeflerine erişmek için Dünya Bankası finansmanlarının düşük ve orta gelirli ülkelere ulaşmasına çalıştıklarını söyleyen Biden, Dünya Bankası'nın yeni başkanının şimdiden değişikliklere imza atmaya başladığını vurguladı.
Çok taraflı kalkınma bankalarının gelişmekte olan ülkelerde şeffaf ve yüksek kaliteli yatırımları teşvik etmenin en iyi yollarından biri olduğunu kaydeden Biden, bu kurumlarda yapılacak reformların ‘oyunun kurallarını’ değiştirebileceğini söyledi.
Gelişmekte olan ülkelerin Uluslararası Para Fonu'nda (IMF) daha güçlü sese ve temsiliyete sahip olması önerisinde bulunduklarını vurgulayan Biden, Dünya Ticaret Örgütü'nde de rekabeti, şeffaflığı, açıklığı ve hukukun üstünlüğünü korumak için reform yapılmasına ön ayak olacaklarını belirtti.
Temiz enerjiye geçiş, işçilerin korunması, kapsayıcılık ve sürdürülebilir büyüme sağlanmasının öncelikleri arasında olduğunun altını çizen Biden, yeni ortaklıklar oluşturulduğunu, bu ay Afrika Birliği'nin G20'nin kalıcı üyesi haline gelmesinin buna örnek olduğunu belirtti.
Yapay zekadaki gelişmelere de değinen Biden, bu teknolojinin hem olağanüstü potansiyeli hem de olağanüstü tehlikeleri beraberinde getirdiğini, yapar zekanın baskı silahı olarak değil, bir fırsat aygıtı olarak kullanılması gerektiğini vurguladı.
“Yapay zekanın insanlığı değil, insanlığın yapay zekayı yönettiğinden emin olunmalı”
Biden, Amerika'nın ortaklarıyla birlikte yapay zeka teknolojisinin kamuoyu kullanımına sunulmadan önce güvenli olduğundan ve yapay zekanın insanlığı değil, insanlığın yapay zekayı yönettiğinden emin olunması için gerekli kural ve düzenlemeler üzerinde çalıştığını belirtti.
Başkan Biden, Amerika'nın rakipleri dahil dünya liderleriyle işbirliği yaparak yapay zekanın gücünün iyilik için kullanılması ve vatandaşların bu teknolojinin en ağır risklerinden korunmasına çalışacağını söyledi.
Amerika'nın dünyanın karşı karşıya olduğu birçok zorlukla mücadeledeki en iyi aygıt olan demokrasiyi korumaya devam edeceğini söyleyen Biden, özellikle Afrika, Latin Amerika ve Güneydoğu Asya'da stratejik hedefli kamu yatırımlarıyla ve dev miktarda özel sektör finansmanıyla kalkınmaya katkıda bulunacaklarını belirtti.
“Hindistan-Ortadoğu-Avrupa koridoru iki kıtada yatırım fırsatlarını körükleyecek”
Ortadoğu'da da daha sürdürülebilir entegre büyüme hedeflediklerini kaydeden Biden, buna örnek olarak G20 zirvesinde açıklanan, Hindistan'ın BAE, Suudi Arabistan, Ürdün ve İsrail üzerinden Avrupa'ya bağlama girişiminin iki kıtada yatırım fırsatlarını körükleyeceğini söyledi.
İsrail'in komşularıyla normalleşme ve ekonomik bağ kurma çabalarının olumlu ve pratik etkiler doğurduğunu söyleyen Biden, İsrail-Filistin arasında iki halk için iki devlet ilkesi altında adil ve kalıcı barış sağlama çabalarına da yorulmadan devam ettiklerinin altını çizdi.
“Çin-Amerika rekabeti çatışmaya dönüşmemesi için sorumluluk çerçevesinde idare edilmeli”
Çin konusundaysa net ve tutarlı olmak istediğini söyleyen Biden, Çin-Amerika rekabetinin çatışmaya dönüşmemesi için bunu sorumluluk çerçevesinde idare etmek istediğini belirtti. Çin'le bağlantıyı kesmediklerini, riski azalttıklarını kaydeden Biden, düşmanlığa ve korkutma taktiklerine karşı koyacaklarını, ancak Çin'le, ilerlemenin ortak çabaya dayandığı noktalarda işbirliğinden kaçınmayacaklarını vurguladı. Biden, bu işbirliğinin en çok iklim krizinde yaşandığını söyledi.
Biden, iklim krizi konusunda da, “Amerika ve Çin'de rekor kıran sıcaklık dalgaları. Kuzey Amerika ve Güney Avrupa'yı kavuran orman yangınları. Afrika Boynuzu'nda beşinci yılına giren kuraklık. Libya'da binlerce kişinin ölümüne yol açan trajik sel. Tüm bunlara birarada bakıldığında fosil yakıtlara olan bağımlılığımızı azaltmadığımız ve dünyamızı iklim felaketine karşı koruma altına almaya başlamadığımız takdirde bizi nelerin beklediğini gösteriyor. Yönetimim daha birinci gününden itibaren bu krizi varoluşsal bir kriz olarak kabul etti, sadece kendimiz için değil, tüm insanlık için” şeklinde konuştu.
Amerika'nın insani yardımlar konusunda dünyanın bir numaralı finansörü olduğunu hatırlayan Biden, işbirliği ve ortaklığın kalkınmanın ve herkesi etkileyen zorlukların üstesinden gelmenin ve küresel liderliğin anahtarı olduğunun altını çizdi.
Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması çerçevesinde 50 yıl ilerleme sağlandıktan sonra Rusya'nın Yeni START dahil uzun yıllardır ayakta olan anlaşmaları “yırtıp attığını” söyleyen Biden, Amerika'nın yine de iyi niyet göstergesi olarak kitle imha silahlarını azaltma çabalarını sürdüreceğini belirtti. Amerika'nın bu yıl elindeki son kimyasal silah stoklarını imha ettiğini hatırlatan Biden, kimyasal silahlardan arındırılmış bir dünya taahhüdü kapsamında üzerlerine düşen görevi yerine getirdiklerini söyledi.
“Egemenlik, toprak bütünlüğü, insan hakları kutsal ilkelerdir” diyen Biden, anlaşmazlıkların barışçı yollarla çözülmesini hedefleyen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantılarının iki yıl art arda savaşın karanlık gölgesinde bırakıldığını belirtti.
“Bu savaşın tek sorumlusu Rusya”
“Dünyadaki her ülke gibi Amerika da Ukrayna'daki savaşın bitmesini istiyor” diyen Biden, Ukrayna'yı kalıcı barış arayışında da desteklediklerini kaydetti. “Bu savaşın tek sorumlusu Rusya” ifadesini kullanan Biden, “Rusya bu savaşı derhal sonlandırma gücüne sahip tek ülke. Rusya barışın önünde tek başına duruyor çünkü Rusya'nın barış için istediği bedel Ukrayna'nın kapitülasyona uğraması, Ukrayna'nın toprakları ve çocukları” şeklinde konuştu.
“Rusya, dünyanın yorgun düşeceğine ve Ukrayna'yı hiçbir bedel ödemeden zorbalığa maruz bırakmaya izin vereceğine inanıyor. Ama size şunu soruyorum: Bir zorbayı tatmin etmek için BM Anlaşması'nın temel ilkelerinden vazgeçersek herhangi bir üye ülke korunduğundan emin olabilir mi? Eğer Ukrayna'nın bölünmesine izin verirsek başka ülkelerin bağımsızlığı güvence altına alınabilir mi?” sorusunu yönelten Biden, “Bunun yanıtı, hayır. Yarının saldırganlarını caydırmak için bugünün saldırganların karşı durmalıyız” şeklinde devam etti.
“Bu nedenle Amerika, müttefikleri ve dünya genelindeki ortaklarıyla egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve özgürlüğünü savunan Ukrayna'nın cesur insanlarının yanında durmaya devam edecek” diyen Biden, sözlerini, “Tarihin bu dönüm noktasında, kendimize, birbirimize, en savunmasız olanlarımıza ve dünyayı miras bırakacağımız herkese verdiğimiz sözleri tutup tutmadığımız üzerinden yargılanacağız. Herkes için ilerleme sağlayalım, tarihin yönünü dünyanın iyiliğine doğru bükeli” ifadeleriyle tamamladı.
