Bugün, 24 Aralık 2025 Çarşamba
14164,11%-0,02
42,83% 0,04
50,62% 0,52
6125,18% 0,26
9975,22% 2,31
15 Kasım'da yaklaşık iki saat süren görüşmede liderler iki ülke arasındaki ilişkilerin yanı sıra, Ukrayna-Rusya, Tayvan, Hong Kong ve Doğu Türkistan’daki sistematik soykırım, İsrail-Filistin gündemlerini de masaya yatırdı.
Çin Devlet Medyası CCTV, görüşmede liderlerin üst düzey askeri iletişimin yeniden sağlanmasında anlaştıklarını, iki ülkenin orduları arasındaki diyalogun yeniden kurulması, ABD'nin de ziyaretten beklentileri arasında olduğunu bildirdi.
UYGUR SORUNUNA DEĞİNDİ
Görüşmede ABD tarafının Çinli yetkililere Çin'de haksız yere hapsedilen tüm Amerikan vatandaşlarının ve suçsuz yere hapsedilen aile üyelerinin serbest bırakılması talebini iletirken, özellikle de ABD Uluslararası Dini Özgürlükler Komisyonu Uygur asıllı Başkanı Nuri Türkel’in annesi Ayşem Mamut, Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas Hanımın ablası Dr. Gülşen Abbas, Ekpar Asat ve Kamile Wayti'in bırakılması talebi dikkat çekti. 
Ayrıca Doğu Türkistan’daki tüm zorunlu çalıştırma ve “sistematik asimilasyon” uygulamalarının durdurulmasını istedi.
Görüşmede, Çin'den gelen fentanil başta tüm uyuşturucu sevkiyatlarına son verme, ABD gemileri ve uçaklarına, Müttefiki Filipin gemilerine yönelik her türlü taciz girişimlerini ve Tayvan özel hava sahasındaki tüm askeri operasyonlarını durdurma talebinde bulundu.
BİDEN’DEN “DİKTATÖR” ÇIKIŞI
Görüşmeden sonra basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Amerikan başkanı Biden, "Xi'yi, hala diktatör olarak görüyor musunuz?" sorusuna yanıt olarak, "Evet, öyle. Bakın o, tamamen bizimkinden farklı bir yönetime dayanan, komünist ülkeyi yöneten adam olması anlamında diktatördür." şeklinde konuştu. Bu esnada Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in yüzündeki ifade ise dikkatlerden kaçmadı.
Yorum Ekle
