Aşiret liderlerinden işgal zulmüne tepki: Zulmün son bulması için İslam alemi yekvücut olmalı

Kadim Aşiretler Federasyonu'nun Iğdır'daki temsilciliğinde bir araya gelen kanaat önderi ve aşiret liderleri, Gazze'de yaşanan zulme dikkat çekerek İslam ülkelerinin birlikte hareket etmesi çağrısında bulundu.

Kadim Aşiretler Federasyonu Iğdır İl Başkanı Ferhat Armağan, İslam milletleri olarak bir an önce birlik ve beraberliği sağlamanın önemine dikkat çekti.

"İslam ülkeleri artık uzaktan izlemeyi bırakıp ordularıyla beraber hareket etmeleri gerekir"

Konuşmasında, ortaya koyduğu tepkinin yanı sıra boykotun önemine de dikkat çeken Armağan, İslam ülkelerinin boykot ürünlerini almamaları çağrısında bulundu.

Artık İslam ülkelerinin uzaktan seyretmeyi ve izlemeyi bırakarak ordularıyla birlikte harekete geçmeleri gerektiğinin altını çizen Armağan, "Küresel Barış Filosunun Gazze'ye ulaşmadan terörist siyonist israilin el koyması ve oradaki kardeşlerimizin tutuklu bulunmasından üzüntü duyuyoruz. Aşiret liderleri ve kanaat önderleri olarak, bütün bir toplum olarak İslam devletlerinin bir an önce faaliyete geçmesi gerekiyor. İslam ülkelerinin artık bu seyretmeyi bırakıp bu uzaktan izlemeyi bırakıp ordularıyla beraber hareket etmesini çok önemli buluyoruz. Tarih boyunca ülkemiz Alemi İslam'a bayraktarlık yapmış, inşallah İslam milletleri ve devletlerin bir araya gelmesiyle de en güzel bir şekilde yine İslam Alemine bayraktarlık yapacaktır." ifadelerini kullandı.

"Gerçekten israil mallarını bırakmamız şarttır"

Müslümanların tarih boyunca teknolojik ve askeri güç bakımından düşmanlarından daha az sayıda bulunduğunu ancak galibiyet ve zaferin inananların olduğuna vurgu yapan Armağan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şunu ifade etmek isterim ki bir mizanda iki dağ karşı karşıya gelse küçük bir taş ikisinin muvazenesini bozabilir. İslam devletlerinin maalesef bu israfından, bu ayrılmasından İslam aleminin bir zaafiyete düştüğünü net bir şekilde görüyoruz. Teknoloji de olsa güç kuvvet de olsa tarih boyunca Cenab-ı Hakk'ın kudretini unutuyoruz. Cenab-ı Hakk'ın azametini unutuyoruz. Ne zaman İslam alimleri bir araya gelmişse karşı taraf teknolojik ve askeri güç olarak her zaman fazlaydı, fakat galibiyet inananlarındır, muvaffakiyet Allah'ındır. Onun için buradan bütün İslam ülkelerine, bütün İslam milletlerine çok iş düşüyor. Bu birlik ve beraberliği bir an önce temin edelim. Bir de bu israile protesto açısından artık İslam devletleri israilin mallarını almasınlar. Gerçekten israil mallarını bırakmamız şarttır. Bu çok önemlidir. Herkesi gerçekten bu konuda duyarlı olmaya davet ediyorum."

"Bugün safımızı belirleme zamanıdır"

Tepkisini okuduğu ayetle dile getiren Kanaat Önderi Ahmet Hacıoğlu ise maddi-manevi her açıdan Filistin'in yanında olmak gerektiğini belirtti.

"Allah'u Teala Kur'an da bize şöyle emreder: Sakın yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar ancak birbirlerinin dostudurlar." Ayet-i Kerime'sini okuyarak sözlerine başlayan Hacıoğlu, Müslümanların sadece kâğıt üzerinde değil, gerçek manada bir ve beraber olmaları gerektiğini kaydetti.

Gazze başta olmak üzere Filistin'in tüm topraklarında yaşanan siyonist vahşete dünya ülkelerinin büyük çoğunluğunun sadece seyirci kaldığına işaret eden Hacıoğlu, "Gerçekten baktığımızda 2 yıldır süren bu zulme hep sessiz kalmışlardır. Birkaç İslam ülkesinden başka bunu dillendiren, seslendiren hiçbir kimse yoktur. Ama bunların yaptığı bu zulüm yanlarında kâr kalmayacaktır. Bugün safımızı belirleme zamanıdır. Nasıl ki Hazreti İbrahim'i ateşe atan Nemrut'un yanında ya 'Nemrut'u destekleyenlerden olacağız' veyahut da 'İbrahim'in ateşini söndüren biri olacağız.' Ya da Hazreti Musa'nın yanında yer almalıyız, karşı harekette bulunmalıyız. Bugün o gündür. Bugün Filistin'e destek olacak, Filistin'i savunacak, gerçek manada -maddi manevi- her açıdan Filistin'in yanında olduğumuzu hissettirecek gündür. Onun için biz Müslümanlar olarak başta Filistin'e yapılan zulmü kınıyoruz, kesinlikle kabul etmiyoruz. Müslümanların birlik ve beraberlik içinde olması, Müslümanların sadece kâğıt üzerinde İslam Teşkilatı olması değil, gerçek manada İslam Teşkilatı olmasını istiyoruz. Rabbim Filistin'de mücadele eden kardeşlerimize yardım eylesin, şehit olanların makamlarını âli eylesin" dedi.

"Bu zulme karşı hep bir ve beraber olalım ki Allah'ın nuru yeryüzünde hâkim olsun"

Burukan Aşireti Kanaat Önderi Hacı Ahmet Demirel de tepkisini şu ifadelerle dile getirdi:

"Bütün Müslümanları bir avuç yahudiye karşı bir ve beraber olması dileğinde bulunuyoruz. Tarih boyu hep Peygamberlere hıyanet eden, tarih boyunca tüm Müslümanları tahakküm altına alan, bütün Müslümanların izzetine, onuruna dokunan bir avuç yahudi… Müslümanların bu yahudi zulmüne sessiz kalmamaları ve zulme karşı hep bir ve beraber olmalı ki, Allah'ın nuru yeryüzünde hâkim olsun, İslamiyet'in bayrağı inşallah Türkiye'nin eliyle dalgalanır. İslamiyet'in bayraktarlığını yaparız ve yahudiye dur dememiz lazım. Kahrolsun yahudiler ve zalimler için yaşasın cehennem."

"İnsanlık bu vahşice zulmün karşısında duruyor"

Bu siyonist vahşetin karşısında tüm dünya halklarının karşı durduğuna vurgu yapan Sipkan Aşireti Kanaat Önderi Hacı Nusret Kağıtçı, ülke liderlerinin de bu zulme karşı harekete geçmesi gerektiğini belirtti.

Zulmün son bulması için tüm beşeriyetin bir araya gelmesinin elzem olduğuna vurgu yapan Kağıtçı, "siyonist israil rejimine karşı bütün beşeriyetin bir araya gelmesi elzemdir. İnsanlık bu vahşice zulmün karşısında duruyor. Fakat halkların liderleri de inşallah bu zulme karşı topyekûn birlik olur ve bu zulüm son bulur inşallah." dedi.

Aşiret liderleri buluşmasında, Gazze'de yaşanan insanî krize karşı İslam ülkelerinin sadece sözle değil, somut politikalar ve ekonomik yaptırımlarla yanıt vermesi gerektiği kanaati öne çıktı. Aşiret liderleri ile kanaat önderleri hem toplumsal hem de devlet düzeyinde birlik çağrısını yinelerken, uluslararası kamuoyuna da tepki göstermenin yollarını arama mesajı verdi. (İLKHA)