Bilemiyorsun ki, kim adam, kim madam bu dünya denen alemde
Selam verip, çayını içtiğin, dost, arkadaş dediğimiz insanın kof tutmuş ciğerini göremiyoruz ki, Onların karakterini ölçüp analiz edecek bir cihazda yok. Bizler insan olarak onların çiğ süt mü etmiş, kanımı bozuk, yüreğimi kararmış yoksa beynindeki insani duygular mı silinmiş bilemeyiz ki.
Her kışın sonunun bahar olduğunu bilsek de, yanımızda olanın ne biçim bir yaratılmış olduğunu bilme şansımız hiç yok
Malum insanı ölçmenin yolu, ona verilecek para, mertebe, makam ve koltuktur.
İşte o zaman yüreğini, adamlığını o koltuk üstünde gösteriyor. Bende, siz de çok görmüşüzdür, nice adam denen zevatların koltuklarda rezil olduğunu, ben bilirim adamın koltuğu aşıp ta insanların yüreğinde nasıl güzel bir yer ettiğini. Birçok insan benimle, bende birçok insanla arkadaş oldum yaşadığım süre boyunca. Çok özel insanlar tanıdım, yüreklerinde cennet resmi olan, çok yavşak tanıdım cehennemden tablolar yapan.
Bakın, ben 44 yaşındayım birçok iş ’de çalıştım, binlerce insanla muhatap oldum. Öyle insanlar gördüm ki kıçında donu, ayağında çarığı yoktu. Sonrasında bunlara sanki sihirli bir el dokundu bir yerlere geldiler. Bulamadığı donu, giyemediği çarığı beğenmez oldular. Ne adamlar gördüm yüreğinde cennetten sarayları saklayan, ne yavşaklar gördüm suratlarında şeytani izler taşıyan.
Nerde karşılaşsam o sevgi saygı bizi bulur ve boynumuza iki içten samimi kol olarak uzar. Bu önemli. Eğitim hayatımda da yine aynı oldu. Hep vermeye çalıştım. Hep gençler aman iyi olsun diye çabaladım. Sırtımdakini verdim üşümesin diye, cebindekini verdim arkadaşları arasında boynu ezik olmasın diye.
Karşılığını çokça aldım. Saygı ve sevgi gördüm.
Asla kimseye boyun eğmedim, yalakalık yapmadım. Asla menfaati öne planda tutup ta koşmadım. Önce dostlarım dedim. Her şeyden önce onlar, sonra ben oldu. Adamlığın olduğu yolda olmaya, yavşaklarında olduğu yerden kaçmaya çalıştım.
İnsan bir kez doğar şerefi ile yaşar ve ölür. Tabii ki şerefi seçerse
İşte o musalla taşında kimdi bu yavşak bu dünyada ne yaptı da ben ona hakkımı helal edip namazını kılacam sakın demesin, iki dua etsin, iki güzel sözle ansın, o bize yeter.
Hakan Dikmen
Yorum Ekle
