Ülke gündeminde ekonomik zorluklar, dünyada Suriye ve Filistin eksenli meseleler öne çıkarken CHP, Cumhurbaşkanı adayı ön seçimine hazırlanıyor. İşte Mansur Yavaş cephesinin olası yol haritası, masasındaki senaryolar ve kararlarının gerekçeleri..

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezinin, Cumhurbaşkanı adayı belirlemek üzere düzenleyeceği ön seçime katılmayacağını bildiren Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın ne yapacağı merak konusu. Aydınlık, Yavaş’ın yol haritasını, masasındaki senaryoları ve kararlarının gerekçelerini öğrendi.

Yakın çevresinden bazı isimlerin aktarımına göre Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanı adayı olacak. Ancak genel seçim kararı alınana kadar ilan etmeyecek. Önceliği CHP’den adaylık olan Yavaş, partisine zarar vermeden, alternatiflere de açık şekilde gelişmeleri izlemeye ve süreci yürütmeye çalışacak. Yavaş’ın ön seçim tavrının en önemli sebebi ise Türkiye ve CHP’nin geleceğinin belirsizliği.

KRİZİN KAPISI ARALANDI

Ülke gündeminde ekonomik zorluklar, dünyada Suriye ve Filistin eksenli meseleler öne çıkarken CHP, Cumhurbaşkanı adayı ön seçimine hazırlanıyor. Erken seçim isteyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Erken seçimin adayı erken belirlenir.” diyerek kolları sıvattı. Ancak karar parti içinde tam kabul görmedi. Hatırı sayılır delegeler ve yöneticiler zamanlamaya itiraz etti. Özel’in “İki forvetimizden biri” şeklinde takdim ettiği ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın da kararı yanlış bulması, CHP içinde beklenen krizin kapısını araladı.

9 Şubat Pazar akşamı Özgür Özel’in Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile biraraya gelmesinin ardından pek çok söylenti yayıldı.

ÜÇLÜ BULUŞMADA YAVAŞ’IN TAVRI

O akşam konuşulanları; Yavaş’ın yol haritasını, masasındaki senaryoları ve kararlarının gerekçelerini Yavaş’a yakın kaynaklara sorduk.

Yavaş’la uzun yıllardır yakın mesai yapan isimler, üçlü buluşmada Yavaş’ın aday olmayacağına dair herhangi bir söz vermediğini öne sürdüler. “Parti kararlarına uymak ya da uymamak” gibi bir gündemin telaffuz edilmediğini söylediler. Ön seçime katılmayacağını bildirdiği, usule ilişkin öneriler sunduğu ve İmamoğlu’na yakın kimselerin kendisine karşı sosyal medya hareketlerinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdiği iddialarını doğruladılar.

Yavaş’ın “Alınmış bir seçim kararı yokken, üstelik halkın önceliği ekonomik sıkıntılarken, iç tartışmalar yapmak ve birbirimizle rekabete yönelmek, iktidar karşısında geri düşürür.” görüşünün altını çizdiler.

‘TÜRKİYE VE CHP’NİN GELECEĞİ BELİRSİZ’

Yavaş cephesi “aday belirlemek için erken” tezini açarken “Yavaş’ın ön seçimden korkmadığını, ön seçime değil zamanlamasına karşı çıktığını” ileri sürdü. “Türkiye ve CHP’nin geleceğinde belirsizlik olduğunu” savundu. “İkinci açılım” olarak gördükleri politikalar ve uluslararası yeni dizilimin sonuçlarını beklemek gerektiğine değindi. Cumhur İttifakının bile dağılma potansiyeli taşıdığını işaret etti. CHP’nin de 2026’da kurultayının olduğunu hatırlattı.

“Cumhur İttifakı ‘Erken seçim yok.’ diyor. Bu ekonomik şartlarda zaten kazanması mümkün değil. Durumu bir nebze toparlayarak seçime gitmek istedikleri aşikâr. 2027’den önce seçim görünmüyor. CHP’nin ise 2026 yılının sonunda ya da 2027 yılının başında kurultayı var. Belki bambaşka bir tablo ortaya çıkacak. O zaman bu ön seçim geçerli olabilecek mi? Bu zaman zarfını halkın sorunlarına odaklanarak geçirmek en doğrusu.” dedi.

ADAYLIK KARARINI VERDİ

Yavaş kaynakları, “Ayrıca 15 milyon CHP seçmenini 1.6 milyon üyeye indirgemek doğru mu? 1.6 milyon üyenin rıza oluşturabilecek bir çoğunluğu, ön seçime katılamazsa bu zayıf görüntü hepimize zarar vermeyecek mi?” diye eklediler.

“Mansur Yavaş aday olacak mı?” sorusuna “Kesinlikle evet.” yanıtını verdiler. “Oyları bölme” eleştirilerini reddettiler ve şöyle devam ettiler:

“Aday olma noktasında tabandan gelen baskı yüksek. Parlamenter sistemi savunan tek isim olarak kamuoyu araştırmalarında hem Cumhurbaşkanı hem de diğer isimlerin açık ara önündeyiz. Trabzon ve İzmir de bile birinciyiz. Kapsayıcı pozisyondayız. CHP’ye ek olarak Cumhur İttifakından da, milliyetçi kesimlerden de, merkez sağdan da, Kürt vatandaşlardan da oy alıyoruz. Yani oyları bölen değil, oyu bölüneniz.”

BEŞ SENARYO MASADA

Yavaş’a yakın isimler önceliği “CHP’nin adayı olarak muhalefeti birleştirmek” şeklinde vurgulasalar da “çeşitli senaryoların ham haliyle akıllarda olduğunu” aktardılar. CHP adayı olunamadığı takdirde “CHP’li ikinci aday” formülü üzerinde durulduğunu anlattılar. Üçüncü seçeneğin, bazı CHP’lilerin de dahil olduğu muhalefet partilerinden karma milletvekillerinin imzalarını alarak yaratılabileceğini kaydettiler. İYİ Parti ve Zafer Partisi’nin de dahil olduğu merkez sağ bloğun adayı olunabileceğini veya 100 bin vatandaşın imzasıyla bağımsız da çıkılabileceğini sıraladılar.

Alternatif girişimlerin CHP’de krizi derinleştirip derinleştirmeyeceğine dair, “Partiye ve muhalefetin duygu birliğine zarar vermeden gelişmeleri izlemeye ve süreci yönetmeye gayret edeceğiz. Tabi ki son kertede kaybettiren olmayız ancak bugünden görünen üç adaylı ihtimalde de iktidarın kazanamadığı. Karar şuan net fakat seçim tarihi kesinlik kazandığında tekrar değerlendirilecektir.” bilgisini paylaştılar.

Yavaş kaynakları, CHP seçmeninin de ön seçime ikna olmadığına ve ABB Başkanına desteğinin yüksekliğine dikkat çekerek sohbeti noktaladılar.