10319,96%1,59
32,22% 0,20
35,10% 0,04
2466,63% -0,03
3948,78% 0,40
Büyük Türk Dünyası Turan Keneşi Derneği Basın açıklaması
2.TALAS SAVAŞINA HAZIR OL EY KAHBE CİN
Sen Cennet Mekân Osman Batur'u ve bu yolun takipçilerini öldürmekle bitereceğinimi sandın ey Asrın Deccalı olan Çin
Sen Uygur kandaşlarımızı Yalnız mı sandın, Her Evladı Oğuz bir Uygur evladıdır. Her dünyaya getirdiğimiz evlatlarımızı bu aşk ile büyüttüğümüzü ve seninle çıkacağımız 2 Talas savaşına hazırlıyoruz, Şimdilik her sahada sana karsı silahlarımız eşit olmasa da haklı davamızda senden kat kat hem dünyada hem de ahirette üstünüz Bizim ölülerim Allah’ın vadi olan Cennet ile Müjdelenmişken sen ataların gibi ateşin içinde ölülerini yaktığın gibi Allah’ta sizleri yakacak inancı ile sefere çıktık.
Bunu Tüm Cihana buradan haykırıyoruz. BATUR ve BATURLAR ÖLMEZ.
Savaşlar toplumlar için oldukça önemli yer alan sosyolojik durumlardır. Savaşlar devletlerin yıkılmasına, yeni devletlerin kurulmasına sebep olabilir. Bundan dolayı birçok savaş dünya tarihi ve uygarlıklar açısından oldukça önemlidir. Talas Savaşı da Türkler ve Müslümanlar için oldukça önemli olan savaşlardan bir tanesidir. Bu sebeple bugünkü makalemizi Talas Savaşı ile ilgili detayları sizler için hazırladık.
Talas Muharebesi, 751 yılında bugünkü Kırgızistan sınırları içindeki Talas Nehri civarında, Abbasîler ve ortağı olan Karluklar ile Çinliler arasında yapılan ve 5 gün süren muharebedir. Çin’in durdurulması konusunda sıkıntı yaşayan ve savaşa karşı bir tutum izleyen Uygurlardan dolayı Çin Batıya doğru ilerlemeye başlamıştır. Bu sırada Müslüman Araplar ile Çinliler arasında Talas Savaşı meydana gelmiştir. Talas Savaşı Karluk Türklerinin de desteğiyle Çin'in yenilgisiyle sonuçlanmıştır.
751 yılında gerçekleşen Talas Savaşı nedenleri şu şekildedir: Çinlilerin Batı Türkistan üzerinde hâkimiyet kurma emelleri. Hem Çinlilerin hem de Abbasilerin İpek Yolunu denetim altına almak istemeleri. Türklerin İslam’ı din olarak ne zaman seçtiği konusunda tarihi anlatımlara göre Türklerin Müslüman Araplar ile ittifak oluşturarak 751 yılında Talas Irmağı kenarında gerçekleşen savaşta Arap ve Türk orduları Çinlileri ağır bir yenilgiye uğrattılar.
Onlar için Talas Savaşı ne kadar sıradan bir savaş gibi anlatılsa da bizim için Talas Savaşı Türkler ve Türk tarihi için bir dönüm noktasıdır. Türkler uzun süre Türkistan’da Çin Devleti’yle mücadele halindeydi. Çin bu savaşla bütün Türkistan bölgesini hâkimiyeti altına almak istiyordu. Fakat Türk-Arap işbirliği neticesinde Çin bu emeline ulaşamamıştır. Barthold bu savaş için, “Bu muharebenin Türkistan tarihindeki önemi çok büyüktür. Çünkü İslam ve Çin medeniyetinin hangisinin Türkistan’da hakim olacağı meselesi bu suretle halledilmiştir.” demektedir. Bu ifadeden de anlaşılacağı üzere bu savaş sıradan bir savaş değildir. Evet, sıradan bir savaş olarak kabul edilmemelidir.
Talas Savaşının sebepleri konusunu uzun uzun anlatmak yerine Büyük Ozanımız, Şairimiz, Mehmet Akif’in dizeleri noktasında anlatmış olayım.
Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?
Tarih’i "tekerrür" diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?
Evet, Geçmişte Bir Çin denen o günlerin ve bugünlerin vampiri,21 yüz yılın deccalı olan bu zihniyet ile savaşımız hala kısaca 2000 yıldır devam etmekte,
Zaman ve şartlar değişse de, isim ve unvanlar güne bütünleşmiş olmuş olsa bile, makyajla silinmez yılların izleri misali, biz Necip Türk Milleti olarak yaklaşık
5000 yaşında olduğumuzu, asırların yorgunluğunun yüzümüzdeki bıraktığı izleri makyajla saklamaya çalışmış kokanalar gibi yapmayıp, gerçeğimizin karsında olduğumuz gibi yaşamak taktan bahtiyarlık duyan dünya tarihinin olmazsa olmaz necip milleti olduğumuzun şuuru ile atalarımızın kut anlayışı içerinde Oğuz Atamızın Horasan anlayışı içinde var olan necip Türk milleti olarak yaşama, var olmaya, düşmanlarımız karsısında asil duruşumuz ile tavrımız ortadadır.
Yılların getirdiği aynı gövdenin dalları misali, kökleri asırlardır toprağın altından beslenen anlayışımız içerinde dallarımızdan dallar çıkmış köklü anıt ağaç misali su anda içinde bulunduğum ahval ve şeriatın ne olduğunun bilince hareketle, Uygur’da, Türkistan’da, Türk yurtlarındaki her türlü ahval ve şeriatımızın neler olduğunun bilinci ile yeniden ŞAHLANDIGIMIZN GÖSTERGESİ OLARAK çıktığımız KIZILELMA ÜLKÜSÜNDE TURAN BİRLİĞİMİZDE, asrın küresel güçlerinin her türlü gücü karsında kendi güç dengelerimiz ile mukayesesinin sonuçlarına göre planlanan stratejik Büyüme Kalkınma, Güçlenme kısaca her türlü hazırlığımız 2.TALAS SAVAŞINADIR.
Baş devletimiz Türkiye olarak İki ayrı koldan geçmişten gelen dersler ışığı altında, Türkiye önderliğinde İslam Birliği, yine devletimiz önderliğinde, Türk Birliği
Günün dünya sistemlerinin hukuk boyutlarının içerinde yapılanmasıyla yarınlar adına Kıyamet senaryolarının siyasete etkileri noktasında,
Ortaya çıkması beklenen Deccalın, Yecuc İle Mecuc isimli çocukları diyebileceğimiz Çin denen devletin karsısında 2. Talas savaşını gerçekleştirecek olan TÜRK ve İslam Milletinin yeniden ayağa kalkmasında beklenen devlet TÜRKİYE CUMHURIYETİDİR.
Bu gerçekler ışığında Çin denen deccalın devletsel gücü karşısında dönem dönem sessizliğimiz Devlet olarak vardır. Zaman ve şartlar hâsıl olana kadarda bu ve buna benzer sessiz kalışlarımız mutlaka olacaktır.
751 deki Talas savaşının sebepleri içerinde Tarihi İpek Yolunun kontrolünün tamamının Cinlilerde olabilmesi Türk Yurtlarından geçtiğini iyi bilen Cin Türklerle hiç bir zaman savaşı bitmemiştir ve bitmeyecektir.
Asırlar sonra bile günün içinde bulunduğu ekonomik savaşların getirisi 2.İpek yol Projesi hayata geçirilmeye çalışılmakla beraber Cinin Bu yol üzerinde ortaya koyduğu mali destekle beraber, bu yolların inşası noktasındaki teknolojinindi desteği sağlamasının getirisi, dünyanın en ucuz iç gücünün 2. milyarı aşan nüfusu ile elinde bulundurduğunuzda göz önüne alırsak bu kadar büyük bir projenin hayata geçtiğinde bu projenin hâkimiyetinizde kendi elinde bulundurma isteğinde doğal olarak normal gördüğümüzde, Cinin bunu sağlaya bilme noktasında yapacağı savaşların neler olabileceğinde göz önüne getirdiğimizde, hazırlık yapmayan devletler, kendilerine devlet demesinler. Bu mana ile bugün müdahalemiz mümkün olduğu ölçüde bazı Türki Devletlerimiz için fazla bir şey yapamıyoruz gibi görüngede yarınlar adına TÜRKÜN BALYOZU GELİYOR.
Selam ve dua ile