8948,83%0,57
34,24% 0,31
37,62% -0,38
2917,14% 0,06
4901,60% 0,41
Oyunları’nın resmi açılış görkemli bir tören ile yapıldı.
Kazakistan’ın başkenti Astana’da 8 Eylül 2024- 14 Eylül 2024 tarihlerinde 89 ülkeden 21 geleneksel spor dalında 2 binden fazla sporcunun katıldığı 5. Dünya Göçebe Oyunları başladı.
Astana Arena Stadı'nda düzenlenen açılış törenine Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şefket Mirziyoyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Türkmenistan Halk Maslahatı Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan’ın Reisi Rüstem Minnihanov, Yakutistan (Saha) Cumhuriyeti Başkanı Aysen Nikolayev, Moğolistan’ın eski Cumhurbaşkanı Enhbayar Nambarın, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev’in yanı sıra Birleşmiş Milletler, UNESCO, Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk Yatırım Fonu, Türk Devletleri Parlamenterler Asamblesi (TÜRKPA), Türk Kültür ve Miras Vakfı, Avrupa Birliği gibi uluslararası teşkilatların da temsilcileri iştirak etti.
“Kazakistan Bozkırında Buluşma” sloganıyla bu kez Kazakistan’ın ev sahipliğinde düzenlenen 5. Dünya Göçebe Oyunları’nın açılışı katılımcı ülkelerin bayraklarının ve takımların resmi geçidiyle başladı.
Kazakistan milli marşının okunmasının ardından Cumhurbaşkanı Tokayev açılış konuşmasını yaptı. Tokayev, uluslararası ölçekteki bu etkinliği izlemek için bizzat gelen kardeş devletlerin liderlerine teşekkür etti.
Değerli Kazak Sanatcıları Açılışda eserlerini okudular
Dünyadaki göçebe uygarlığının doğduğu ve geliştiği toprakların şimdiki Kazakistan sınırları olduğuna işaret eden Tokayev, “5 bin yıl önce göçebeler atı evcilleştirerek tüm dünyaya yayılan bir binicilik kültürünün temelini oluşturdular. Ustaları, gelişmiş silahlar ve mücevherler yaptılar. Bunun canlı kanıtı Saka dönemine ait “Altın elbiseli adamlardır. Kazak toprakları dünyaya Farabi ve Hoca Ahmet Yesevi gibi bilimin ve hümanist fikirlerin gelişmesine önemli katkılarda bulunan seçkin şahsiyetleri kazandırdı. Bu uçsuz bucaksız bozkırda farklı zamanlarda Hun İmparatorluğu ve Türk Kağanlıkları, Altın Ordu ve Kazak Hanlığı yükseldi.” ifadelerini kullandı.
Dünya´da eşine az rastlanabilecek zerafetde ve estetikte yapılmış sanat eserleri
Savaş aletleri üzerindeki işlemelerde ince sanatsal ruhun yansımaları
Sanat eseri Otağlar ve Asenalar
Kazak Ece´si (Prensesi) ve Aksakal
Dünya Göçebe Oyunları'nın paha biçilemez mirasın genç nesillere aktarılması açısından özel bir proje olduğunu kaydeden Tokayev, “Bundan 10 yıl önce bu oyunları ilk kez düzenleyen Kırgız kardeşlerimize minnettarız. Dünya Göçebe Oyunları’na dünyadaki geleneksel sporların en büyük yarışması ve göçebelerin olimpiyatları diyebiliriz.” diye konuştu.
Tokayev, Dünya Göçebe Oyunları’nın uluslararası dayanışmanın güçlenmesine de yardımcı olacağına inandığını belirterek oyunlara katılan sporculara başarılar diledi.
5. Dünya Göçebe Oyunları’nın açılış törenine göçebelerin zengin tarihi, kültürü ve geleneklerini canlandıran renkli sahneler damga vurdu. Özellikle Sakalar döneminin, Tarihi İpek Yolu’nun ve Türk halklarının eski savaş geleneklerinin yer aldığı sahneler seyircilerin büyük beğenisini topladı.
Yaklaşık 2,5 saat süren 5. Dünya Göçebe Oyunları’nın açılış töreni dünyaca ünlü Kazak sanatçı Dimaş Kudaybergen’in sahnesi ile sona erdi.
“Dünyadaki geleneksel sporların olimpiyatları” olan Dünya Göçebe Oyunları’nın 5’incisi Kazakistan’ın başkenti Astana’da 89 ülkeden 21 geleneksel spor dalında 2 binden fazla sporcunun katılımıyla 14 Eylül’e kadar sürecek.
AÇILIŞ TÖRENİ ÇOK BEĞENİLDİ
5. Dünya Göçebe Oyunları’nın açılış törenine göçebelerin zengin tarihi, kültürü ve geleneklerini canlandıran renkli sahneler damga vurdu. Özellikle Sakalar döneminin, Tarihi İpek Yolu’nun ve Türk halklarının eski savaş geleneklerinin yer aldığı sahneler seyircilerin büyük beğenisini topladı. Yaklaşık 2,5 saat süren 5. Dünya Göçebe Oyunları’nın açılış töreni dünyaca ünlü Kazak sanatçı Dimaş Kudaybergen’in sahnesi ile sona erdi.
Müsabakaların yapılacağı ve çeşitli tanıtımların, gösterilerin organize edildiği Oba´ya giriş yaptığımızda bizi sanki başka bir dünya karşıladı. Sıra sıra kurulmuş Yurt´ların, Otağ‘ların arasında dolaşırken heyecanlanmamak mümkün değildi. Her çadırdan içeriye girdiğinizde, sizi içeriye davet eden insanlar ve güler yüzler gördük. Her Çadır´da Kazakistan kültürüne ve medeniyetine ait farklı bilgiler, farklı aletler, farklı desenler gördük.
Sanki her Çadır´a girdiğimizde, Paralel başka bir evrene geçmiş gibi dışarısıyla bağımız kopuyordu ve başka alemlerdeki insanlardan bilgi alırcasına sohbetler ettik, yemekler yedik. Fakat çadırdan dışarıya çıktığımızda tekrar dünya´ya döndük.
İKİ KAZAK GÜZELİ
Sordum kolunda kartalı tutan Kazak kızına „tehlikeli degil mi Bürkit (Kartal)? Gözüne bu kadar yakın tutuyorsun’ diye. „O benim yavrum, onu ben büyüttüm, 8 yaşında ve 8 senedir hiç ayrılmadık“ dedi ve Kartal´ın kafasını kendisine çekerek öptü.
İki Kazak güzel de, Birbirinden eşsiz, birbirinden soylu, birbirinde engin, birbirinden asil, birbirinden heybetli.
Kartal gibi yırtıcı bir kuşu Serçe´ye çeviren Milletin adıdır KAZAK.
Ama aynı zamanda da Kartal´a `o benim yavrum´ diyen bozkır´ın sert bakışlı, yumuşak kalpli insanlarıdır KAZAKLAR.
Kazak el Sanatlarının nadide eserlerinden örnekler. Kazak öyle bir millet ki;
Hayatı ve yaşamayı Sanat haline getirme tecrübesi bu milletin en güzel özelliklerinden birisidir.
Ertan Arif Erkekoğlu
Atlı Okçuluk Milli Takım Teknik Direktörü
Atlı Okçuluk ve Savaş Sanatları Eğitmeni
Astana Kazakistan´da 5. Dünya Göçebe Oyunlarının yapıldığı alanda Atlı Okçuluk Milli Takımımız ile Reportaj yaptık.
Bir Türk Atasözü der ki „Atın üstündeki Türk´tür, Türk değilse yüktür.
Avrupa bir söz vardır: Türk Çadır´da doğar, at üstünde ölür.
At´ı, Kartal´ı, Şahin´i Doğan´i evcilleştiren millettir KAZAK.
Üstde Atlı Okçuluk Kazakistan Takımı ve Atlı Güres Türk Milli Takiminin sporcusu
Amerika´nin ilk ve tek Atlı Güreş Sporcusu ve takımı
Eşsiz el sanatlarını, gündelik eşyalara, silahlara ve takılara uygulayan narin ruhlu insanlar KAZAKLAR
Rixos Borovoe Hotel ziyaretimiz
`Burabai`Ulusal Doğa Parkına giderken yolumuzun üzerinde bulunan Rixos Borovoe Hotel´de mola verdik. Hotelin Genel Müdürü Jesper Franko Basin mensuplarini otelinde ağırladı ve Hotelini gezdirdi. Kendisi ile yaptığımız raportajda Hotel ile ilgili bilgiler verdi.
Shchuchye Gölü kıyısında, Borovoe Millî Parkı’nın çam ağaçlarıyla çevrili Rixos Borovoe’de kendinizi adeta cennette bulacaksınız. Doğanın kalbindeki bu büyüleyici bölgenin havası, çam ağaçlarının temiz ve ferah kokusuyla doludur. Rixos Borovoe’de, balık tutma ve açık havada yoga gibi aktivitelerle muhteşem göl manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Daha hareketli bir tatil arayanlar için, yemyeşil arazideki yürüyüş yolları idealdir. Otelde ayrıca, spor yapmak isteyen konuklar için tenis kortları ve futbol sahası da mevcuttur. Borovoe kasabası ve Borovoe Tren İstasyonu, Rixos Borovoe Hotel’e yaklaşık 15 kilometre, Astana Uluslararası Havalimanı ise 287 kilometre uzaklıktadır.
Çam Ağaçları içinde, Shchuchye Gölü kenarında mükemmel bir tesis. Rixos Hotellerinin Kazakistan´da açtığı ilk Hotel burasıdır. Görülmeye değer doğası, eşsiz göl manzarası ile konaklamaktan huzur duyacağınız bir tesisdir. Misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederiz.
Botai-Burabai´da Kokshetau Dağındaki
Abylai Khan geçit alanı ve Ok-jetpas Kayası ziyareti
Bu bölgede yerel ve tarihi kıyafetleri giyerek fotoğraf çektirebilir veya satın alabilirsiniz.
Balbal Taşları, başka hiçbir coğrafyada ve kültürde olmayan ve sadece Türklere ait olan Mezar Taşladır. Adeta Türklerin bulunduğu yerlerin Tapu Senedidir. Nerde Balbal varsa, Türk oradadır. Nerde Türk varsa, Balbal vardır.
Mola ve Yemek Zamanı
Botai-Burabai gezimizde TÖR DOSTAR Restorantında mükemmel bir yemek ve hizmet aldık.
Geleneksel Kazak mutfağının lezzetlerini deneme şansımız oldu.
Bize çok yakın, hatta aynı olan yemekleri yerken sanki kendimizi evimizde hissettik.
Bu bölgeleri ziyaret ederseniz, mutlaka uğrayın.
TÖR DOSTAR işletmesine çok teşekkür ederiz.
Muhteşem bir sunum ve üstüne yerel çay bardaklarıyla Çay servisi. Bardağın renk Ahenk’ine hayran olmamam imkânsız.
BURABAI GÖLÜ’NDE TEKNE GEZİNTİSİ
Burabai Gölü’ndeki Ada
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi
Hologram ile Dans Gösterisi. Enfes bir görsel Şölen
Tarihi temaları teknojinin desteği ile mükemmel bir uyumla hazırlanmış harika bir anlatım ve gösteri sizi bu müzede beklemektedir. Ses ve görsel temalar sizi başka zamanlara götürecek. Kazakistan’da kesinlikle ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Eski Türk tarihi ve Kazak Tarihi çok güzel anlatılmış.
Orta Asya coğrafyasında yetişmiş ve hizmet vermiş olan Alimler, Devlet Adamları Multimedia Gösterisinin mükemmel sunumlarındandı. Bu kadar geniş bir tarih aralığını kısa bir zamanda anlatabilmek ve Müze ziyaretcilerini başka zamanlara götürebilmek takdire değerdi.
Bütün bu görsel Şölene arka planda eşlik eden Kazak Ezgileri sizi sanki bir Kartal’ın Kanadın da sanki uçarcasına bütün bu coğrafyada dolaşmış hissi vermektedir.
Eski Türk Mitolojilerinde adı geçen Hayat Agaçı`nın mükemmel sunumu
Müzede gösterilen tarihi filmden bir kesit
KAZ MEDIA CENTER da Basın Toplantısı
Kazakistan’ın en köklü TV ve Radyosu olan KAZ MEDIA’da yapılan basın toplantısında, Kazak Yetkililer Basın Mensuplarının 5. Dünya Göçebe Oyunları ile ilgili sorularını cevaplandırdılar.
KAZ MEDIA’nın giriş kısmındaki Lobby’sinde tarihten bugüne kadar kullanılmış ekipmanların sergilendiği bölüm son derece dikkat çekiciydi.
SONUÇ
Bu yıl beşincisi düzenlenen Dünya Göçebe Oyunlarını Kazakistan başarı ile tamamlamıştır. Çok büyük bir uluslararası Organizasyon’a ev sahipliği yapan Kazakistan’ın başta Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’in, ülke içerisinde hem de ülke dışındaki resmi ve gönüllü görevlilerinin üstün gayret ve çabaları ile Ziyaretçilere ve müsabakalara katılan sporculara fevkalade hizmet sunmuşlardır.
Oyunlara katılan ülkelerin Devlet Yöneticilerinin, Oyunlara iştirak etmeleriyle ‘Spor ’un birleşici ruhuna’ işaret etmektedirler.
Kazakistan’a yapmış olduğum bu ilk seyahatimde ‘KALBIMI ve RUHUMU’ orada bıraktım. Kazakistan meğerse ömrüm boyunca beni çağırmış. Her Kazak ile konuştuğumda sanki onları senelerdir tanıyor muşum gibi hisse kapıldım. Bozkır’ın sert bakışlı, yumuşak kalpli insanlarıyla sohbet etmek beni çok mutlu etti. Her konuşmada bir davet vardı, bir çağrı vardı benim için.
Ahmet Jubanov’un Qalıkaş (Kırlangıç) eserindeki Kırlangıç kuşunun kanadına takılıp Kazakistan’ını gezmeyi planlamaya başladım.
Bozkır’ın Tezenesi Neşat Ertaş’ın dediği gibi:
Dost elinden gel olmazsa varılmaz
Rızasız bahçenin gülü derilmez
Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez
Gönülden giden yol gizli gizli
Değerli Dostlar;
Kazak halkı ile aramızda kalpten kalbe bir yol var. Gidin görün, gidin tanışın. Göreceksiniz ki, biz onlardanız, onlar bizden.
Haber: Fatih Eryiğit
Hasan Eryiğit
Astana/Kazakistan
15.09.2024