Bazı çevrelerin Pençe-Kilit stratejisinde zaaf olduğu yönündeki yorumlarını eleştiren emekli Kurmay Albay Ünal Atabay, sınırlarımızda yaz-kış kalıcı hareket etmenin 40 yıllık terörle mücadele geleneğimizin bir parçası olduğunu vurguladı.

Emekli Kurmay Albay Ünal Atabay, bazı çevrelerin Pençe-Kilit Operasyonu stratejisinin zaaflar yarattığını öne sürmesini değerlendirdi. Kesin çözümün Suriye ve Irak'la işbirliğinden geçtiğinin altını çizen Atabay, "Terörle mücadele bir ihtiyaçsa bunlar yapılacak" mesajı verdi. Sınırlarımızda yaz-kış kalıcı hareket etmenin 40 yıllık terörle mücadele geleneğimizin bir parçası olduğunu aktaran Atabay, "Bunların daha önce olmadığını öne sürmek palavra. Bunun yeni bir konsept olduğunu anlatmak da palavra." dedi.

Aydınlık'a konuşan Atabay, örgütün ABD'nin verdiği silahlarla kış mevsiminde eyleme girişebildiğinin bir gerçek olduğunu da ekledi.

'VAROLUŞSAL BİR ALAN'

Ünal Atabay'ın demecinde şunlar öne çıktı: "Terör örgütü yurt içinde büyük bir kayba uğradı. Kalan unsurları Irak'ın kuzeyine, Süleymaniye havzasına yerleşti. Irak sahası onun için bir ileri karakol oldu. Burayı varoluşsal bir nokta, tutunma hattı olarak görüyor. Ayrıca Irak'ta yayılarak kendisine güçlü bir alan da açmak istiyor. Süleymaniye'den Zaho'ya, Hakurk'a kadar. Bununla Suriye'deki uzantısı ile de bağlantısını güçlendirmek istiyor. Örgüt genelde kışları eylemden uzak durur. İmkanları yeterli değildir. Bir de böyle büyük saldırılarda başına ne geleceğini bilir. Böyle bir eyleme girişmesi ilk bakışta sipariş gibi duruyor. Yani bu eylemin yapılmasını isteyen bir akıl olabilir arkada. ABD gibi. Bir diğer ihtimal de varoluşsal tehdide karşılık olarak kendisi de düşünmüş olabilir. Ama örgütün en büyük destekçisinin ABD olduğu ve oradan aldığı teçhizatlarla bu işe giriştiği bir gerçek."

GÜVENLİK HATTI İHTİYACI

"Pençe operasyonları 2018'de başladı. Sonra 'Kilit' formunu aldı ve seri halinde devam ediyor. Burada kalıcı üslerin oluşturulmasına yönelik adımlar atıldı. Bence doğruydu da. Pençe-Kilit operasyonlarına yönelik eleştirilere katılmıyorum. Öncelikle sahada değiliz. Üstelik masada da değiliz. O nedenle teknik unsurları bilmeden yorum yapmak doğru değil. Irak'a doğru siyasi sınırlarımızın korunması coğrafi koşullar nedeniyle zor. Sınırları daha ileriden kurmak gerekliliği var. Bu da siyasi sınırı güvenlik sınırına dönüştürüp ileriye aktarıyor. Bu çok doğal bir şey. Ama bu hudut da yetmez orada. Oraya gelen yolları de kontrol etmek lazım. Bir güvenlik hattı oluşturulmasına ihtiyaç var."

'SİYASET ÜSTÜ BAKILMALI'

"Bunun iki yolu var. Birincisi, komşularımızın kendi güvenliklerini sağlaması ve işbirliği. İkincisi ise bunu tümden kendi kendimize yapmamız. Maalesef komşu ülkeler kendi sınır güvenliklerini sağlayamıyor. Geriye ikinci seçenek kalıyor. Bu bir egemenlik ihlali veya işgal değildir. Gönül ister ki birincisi olsun. Yani Irak ve Suriye ile işbirliği halinde PKK'yı bitirmek. Esas olan ihtiyaçtır. Terörle mücadele de bir ihtiyaç olduğuna göre bunlar yapılacaktır. Bu bölgede sadece Pençe-Kilit ile kalıcı üsler oluşturulmadı. 40 yıllık mücadelemizde bunlar çok defa yapıldı. Yaz-kış kalındığı dönemler çok oldu. Bunların daha önce olmadığını öne sürmek palavra. Bunun yeni bir konsept olduğunu anlatmak da palavra. Siyaset üstü anlayışla terörle mücadeleye bakılmalı."