Türkiye, uzun yıllardır terör örgütlerinin elinde oyuncak olmuş kirli hesaplarla mücadele ediyor. Bugün gelinen noktada ise çok daha stratejik, çok daha derin bir oyun oynanıyor. Avrupa’nın, ABD’nin ve Rusya’nın elinde bir maşa gibi kullanılan terör örgütü PKK, yıllardır Türkiye’ye karşı bir vekil güç olarak kullanıldı. Silahlar verildi, eğitimler yapıldı, istihbarat sağlandı. Ama artık bu senaryo çökmek üzere…
Türkiye bugün sadece terörü değil, bu oyunu besleyen küresel aklı da hedef alıyor. Bu artık sadece bir terörle mücadele değil; bir sistem temizliği. Türkiye, herkesin elinden bu maşayı almaya çalışıyor. Sadece silahları toplamakla kalmıyor, kimsenin tekrar kullanamayacağı şekilde etkisiz hâle getirmeye kararlı. Karar net, hedef açık: Bu işi kökünden bitirmek!
Geçtiğimiz günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin cesur çıkışı tarihi bir dönüm noktasıydı. “Bu mesele artık dışarıda değil, içeride konuşulacak!” mesajı verdi. Hemen ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği güçlü destekle devletin kararlılığı bir kez daha teyit edildi. Oslo'da, Avrupa’da, Amerika’da yapılan görüşmeler dönemi kapanıyor. Artık Türkiye konuşuyor, Türkiye planlıyor, Türkiye uyguluyor.
Bu tarihi aşamada, ülkenin önünde hiçbir engelin kalmaması gerekiyor. Çünkü Türkiye büyük bir hamleye hazırlanıyor. Bu hamle sadece teröre karşı değil; Türkiye’nin kendi kaderini kendi çizen, küresel oyunun figüranı değil kurucusu olan bir ülke olarak yeniden doğmasıdır.
Dünyada artık her yerde Türkiye’nin sözü geçiyor. Türkiye sadece masada değil; masayı kuran, oyunu yöneten, kuralları koyan bir güç haline geldi. Türkiye oyun kurucudur. Bu gerçeği görmek istemeyenler, yarın büyük sürprizlerle karşılaşacak. Artık herkes bir sonraki adımı düşünmek zorunda. Çünkü Türkiye, hamle üstüne hamle yapıyor.
Zengezur Koridoru'nun açılmasıyla birlikte sadece Türk Dünyası birleşmeyecek; aynı zamanda ticaret yolları, enerji hatları, stratejik geçiş güzergâhları da Türkiye merkezli hâle gelecek. Orta Asya’dan Avrupa’ya, Kafkasya’dan Afrika’ya uzanan büyük hatlar, Türkiye üzerinden şekillenecek. Türkiye bu yolların kavşak noktasıdır, kalbidir, anahtarıdır.
Bu büyük değişim yalnızca güvenlik değil, ekonomi, enerji ve lojistik dengelerini de Türkiye lehine dönüştürüyor. Bu dönüşüm tamamlandığında Türkiye sadece bölgesel değil, küresel bir güç olarak dünya yönetiminde söz sahibi olacak. Nitekim olmaya da başladı.
Türkiye'nin attığı adımlar, sadece terörle değil, küresel güç dengeleriyle ilgilidir. Bu bir milletin ayağa kalkışı, kendi kaderini kendi tayin edişidir. İçeride saflar sıklaşmalı, siyaset değil, devlet aklı öne çıkmalıdır.
Bu milletin gerçek birliğe, güçlü bir geleceğe ihtiyacı var. Ve o gelecek artık uzakta değil.
Türkiye hazırlanıyor. Dünya sırasını bekliyor.