9203,37%1,11
39,62% 0,16
45,68% 0,20
4296,95% 0,15
6933,62% 0,33
Yargıtay, işçinin yıllık izin ücretinin izne çıkmadan önce peşin veya avans olarak ödenmemesi durumunda, iş akdini haklı nedenle feshederek kıdem tazminatı talep edebileceğine karar verdi. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 57. maddesi, işverenin bu ücreti izne başlamadan ödemesini zorunlu tutarken, bu kurala uymayan işverenler 2025’te her işçi için 3.837 TL idari para cezasıyla karşılaşacak. İşte işçiler için büyük önem taşıyan bu kararın ayrıntıları…
4857 Sayılı İş Kanunu’nun 57. maddesine göre işveren, yıllık ücretli izne çıkan işçinin izin süresine ilişkin ücretini izne başlamadan önce peşin veya avans olarak ödemekle yükümlü. Bu ücret hesaplanırken fazla mesai, prim veya sosyal yardımlar dikkate alınmıyor; ancak izin süresine denk gelen hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ayrı ödeniyor. Kanunda uzun süredir yer alan bu hüküm, uygulamada sıklıkla ihmal ediliyor ve şikâyet halinde işverene idari para cezası kesiliyor.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 10 Mart 2025 tarihli (Esas No: 2025/2024, Karar No: 2025/2487) kararında, izin ücretinin peşin ödenmemesinin haklı fesih nedeni olduğunu netleştirdi. Karara göre, işverenin işçiye yasal hakkından fazla izin kullandırması, bu yükümlülüğü ortadan kaldırmıyor. İş Kanunu’nun 24/II-(e) maddesi uyarınca, ücretin kanuna uygun ödenmemesi veya çalışma şartlarının uygulanmaması, işçiye iş akdini feshetme hakkı veriyor. Yargıtay, bu durumda işçinin kıdem tazminatına hak kazandığını oybirliğiyle karara bağladı.
Yargıtay kararının dayanağı, İzmir’de iki işçinin karşılaştığı bir uyuşmazlık oldu. İşçiler, yıllık izin ücretlerinin izne çıkmadan önce ödenmemesi üzerine iş sözleşmelerini feshederek kıdem tazminatı talep etti. İşverenin bu talebi reddetmesiyle konu mahkemeye taşındı. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin iki ayrı dairesi, davalarda çelişkili kararlar verdi:
9. Hukuk Dairesi: İşçinin 49 gün izin kullandığını, peşin ödeme talep etmediğini ve haklı fesih koşullarının oluşmadığını belirterek işçiyi haksız buldu.
15. Hukuk Dairesi: Kanunun emredici hükmüne aykırı olarak izin ücretinin ödenmemesinin haklı fesih nedeni olduğuna hükmederek işçiyi haklı buldu.
Çelişkili kararlar, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’nun Yargıtay’a başvurmasına yol açtı. Yargıtay, 15. Hukuk Dairesi’nin kararını doğru buldu ve uyuşmazlığı bu doğrultuda çözdü.
Yargıtay kararının dikkat çekici noktası, işçinin izin ücretinin peşin ödenmesini talep etmesine gerek olmaması. İşveren, kanunen bu ödemeyi izne çıkmadan önce yapmak zorunda. Haklı nedenle iş akdini fesheden işçi, dava tarihinden itibaren faizle birlikte kıdem tazminatına hak kazanıyor. Bu karar, özellikle yaz aylarında yıllık izin süreçlerinde yaşanan sorunlara çözüm getiriyor.
Basın İş Kanunu’na tabi işyerlerinde veya ücretin ay başında peşin ödendiği işletmelerde, yıllık izin ücreti zaten ödenmiş sayılıyor. Bu durumda, İş Kanunu’nun 57. maddesi uyarınca izne çıkarken ek ödeme veya avans gerekmiyor. Ancak diğer işyerlerinde işverenin bu yükümlülüğe uymaması hem cezai yaptırımlara hem de işçinin tazminat hakkına yol açıyor.
2025’te izin ücretini yasaya aykırı ödeyen veya ödemeyen işverenlere, her işçi için 3.837 TL idari para cezası uygulanacak. Yargıtay’ın emsal kararı, işverenlerin bu yükümlülüğe dikkat etmesi gerektiğini gösteriyor. İşçiler ise haklarını ararken bu kararın sağladığı yasal zeminden faydalanabilir.
Bu karar, işçilerin yıllık izin haklarını koruma altına alırken, işverenlere kanuni yükümlülüklerini hatırlatıyor. Yargıtay’ın net duruşu, iş hayatında adil bir dengenin sağlanmasına katkı sunuyor.