10358,50%0,26
40,17% 0,23
47,04% 0,04
4328,02% 1,05
6897,23% 0,94
Tarihin derinliklerinden gelen bir sevgi, kopmaz bir bağ var ki biz buna Azerbaycan-Türkiye kardeşliği diyoruz. Bu, ne sınırların, ne farklı bayrakların, ne de zamanın zorlu sınavlarının sarsamadığı bir kardeşliktir. Bu, kanla yazılmış, hayatla mühürlenmiş ve ruhla yaşanmış bir gerçekliktir.
Azerbaycan ve Türkiye – bir millet, iki devlet! Bu sadece bir ifade değil, kalplerin, kültürün, dilin, tarihin ve kaderin bağının ortak uyumudur. Bu bağ bazen Çanakkale'de aynı siperde savaşan yiğit adamlarda, bazen Karabağ'da Türkiye'nin kardeşçe desteğinde, bazen de Azerbaycan bayrağı dalgalanırken hilal ve yıldızların yan yana dalgalandığı Türk bayrağında somutlaşır.
Bu kardeşlik binlerce yıl öncesine dayanıyor. Ortak köklerimiz, ortak tarihimiz, benzer folklorumuz, dilimiz, müziğimiz ve en önemlisi ortak üzüntülerimiz ve ortak sevinçlerimiz var. Bugün Azerbaycan acı çekiyorsa, Türkiye'nin yüreği sızlıyor. Türkiye mutluysa, Azerbaycan da o sevincin bir parçasıdır.
Aynı gökyüzünde uçan, ayrı dallarda öten, bazen fısıldaşan, bazen bağıran kuşlarız; ama melodimiz aynı: Kardeşlik, sadakat, birlik!
2016'da, 2020'de, topraklarımızın özgürlüğü için verilen haklı savaşta, Türkiye'nin sağladığı manevi ve politik destek sadece diplomatik bir destek değil, aynı zamanda gerçek kardeşliğin bir örneğiydi. "Biz seninleyiz!" her kelimesinde o kadar çok yürek, o kadar çok ruh vardı ki bir kez daha anladık: Bu aşk sonsuz bir aşktır.
Bugün dünyada birbirine bu kadar yakın, bu kadar gönülden bağlı çok az insan var. Bugün, bu kardeşliği gelecek nesillere aktarmak bizim görevimizdir. Çünkü bu kardeşlik tarihtir, bu kardeşlik inançtır, bu kardeşlik kutsal bir emanettir.
Unutmayalım:
—Biz birbirimizin aynasıyız.
—Birlikte güçlüyüz.
—Aynı kökün dalları, aynı göğün yıldızlarıyız.
Sonuç olarak tek kelime:
Azerbaycan'ın sevinci Türkiye'nin sevincidir, Türkiye'nin hüznü Azerbaycan'ın hüznü.
Bu gönül bağı asla kopmayacak. Çünkü bu bağ sevgiden, kan bağı ve sadakat ruhundan doğmuştur.
Azerbaycan-Türkiye Kardeşliği Bir Aşktır... ve bu aşk hiç bitmeyecektir!
I. Tarihsel Gerçeklerle: Kanla Yazılmış Kardeşlik
Azerbaycan-Türkiye kardeşliği sadece siyasi veya diplomatik bir ilişki değil, asırların süzgecinden geçmiş kan hatırasına dayalı bir tarihtir. Bu tarih siperleri, mektupları, hasreti ve duaları içerir.
— Kafkas İslam Ordusu'nun 1918'de Bakü'ye girişi sadece bir şehrin kurtuluşu değildi, aynı siperde iki kardeşin tarih yazmasıydı. Nuru Paşa komutasında gelen Osmanlı askerleri, Bakü'deki Müslüman Türkler için bir özgürlük nefesiydi.
— Azerbaycan Türkleri de Çanakkale Muharebesi'nde gönüllü olarak Türkiye'ye destek verdiler. Aynı ruh, aynı hedef: Türk birliği, özgürlüğü ve onurlu bir yaşam mücadelesi!
— 1990'larda Azerbaycan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk devlet kardeş Türkiye'ydi. Bu siyasi bir karar değildi - kalbin kararıydı!
— 2020 Vatanseverlik Savaşı’nda Türk halkının, devlet başkanının, ordunun ve medya kuruluşlarının bize verdiği manevi destek, bize bir kez daha şunu gösterdi: Bu kardeşlik sadece iyi zamanlarda değil, en zor zamanlarda da var olan bir bağdır.
II. Şiir ve Duygularla: Yürekten Yazılmış Kardeşlik
Parvana Salmangizi'nin şiirsel dilinden
> “Acın benimdir kardeş el,
Elim senin elin, yüreğim senin dilin.”
Yollarımız ayrı olsa da ruhlarımız bir,
Yükselen bayrak düşmez, birdir!
> Gözünde bir yaş oldum, annem Türkiye,
Asrın duası, Vefa ile yanıyorum.
Azerbaycan deyince yüreğim hasret,
Seninle güçlüyüz, seninle yalnız!
> Kafkasya'dan Erziyya'ya "Ne mutlu Türküm" diyen sesin sesi, kardeşçe bir dua.
Bu sevgi hiç bitmez, tarih şahittir,
millet bir olsa da devlet ayrıdır...
III. Zafer Ruhuyla: Bu Kardeşlik Zaferler Üretiyor
Bugün, iki kardeş devletin birliği sadece kalbin değil, aynı zamanda gücün ve zaferin de sembolüdür. Zafer sadece toprağın elde edilmesi değil - hakların geri verilmesi, ruhun yükselişi, milletin yeniden canlanmasıdır.
—Azerbaycan askeri Vatanseverlik Savaşı sırasında topraklarını kurtardığında Türkiye'nin desteği hem bize ilham verdi hem de dünyaya şu mesajı verdi:
— "Bu toprakların sahipleri var, bu kardeşliğin arkasında bir yumruk var!"
—Ordularımızın birlikte yürüttüğü “Kardeş Yumruğu” tatbikatı sadece bir askeri tatbikat değil, aynı zamanda jeopolitik bir mesajdır: Biz biriz, sarsılmazız!
—Zafer ruhu birlikten doğar. Bugün, Türk dünyasının önde gelen ülkeleri - Azerbaycan ve Türkiye - gelecekte birlikte daha büyük zirvelere yükselecekler.
Sonuç olarak:
Bu kardeşlik sadece geçmişin bir hatırası değil, geleceğin bir garantisidir. Bu bağlar güçlendikçe Türk dünyası yükselecektir.
Azerbaycan-Türkiye Kardeşliği Bir Sevdadır...
Ve bu sevda demir bir köprü gibi, nesilden nesile, gönülden gönüle uzanacaktır!
Sevgi ve saygılarımla:
Parvana Salmangizi