10121,52%-1,02
40,24% 0,11
46,86% 0,40
4339,18% 0,99
6880,30% -0,39
İran’daki rejimin olası çöküşü, İngiliz basınında geniş yankı buldu. Uzmanlar, ani bir rejim değişikliğinin ülkeyi kaosa sürükleyebileceği uyarısında bulunuyor. Sert bir çöküş, kontrollü bir geçiş süreci veya etnik temelli parçalanma gibi senaryolar tartışılıyor. İsrail ile İran arasındaki artan gerilim, rejim değişikliği olasılıklarını yeniden gündeme taşıdı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran’ın dini lideri Ali Hamaney’i hedef alarak, “Hamaney’in ölümü bu savaşı bitirir” dedi. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ise daha ileri giderek, Hamaney’i “Sonun Saddam gibi olur” sözleriyle tehdit etti. İsrail’in geçmişte İran’ın nükleer kapasitesini hedef aldığını açıklamasına rağmen, son dönemde rejim değişikliği söylemleri daha açık bir şekilde dile getiriliyor. ABD ise askeri baskıyı artırsa da rejim değişikliği hedefini resmi olarak benimsemiyor.
İngiliz Guardian gazetesinden Patrick Wintour, “İç çöküş mü, yıkım mı, yoksa geçiş mi: İran’da rejim değişikliği nasıl olur?” başlıklı makalesinde bu senaryoları ele aldı. Wintour, köklü bir otoriter rejimin devrilmesinin öngörülemeyen güçleri serbest bırakabileceğini belirtiyor. Olası bir çöküşün, rejimle zaman zaman çatışan etnik gruplar için fırsat yaratabileceği ve bazı grupların İran topraklarında hak iddia edebileceği ifade ediliyor.
Wintour, İran’da bir darbe girişimi ihtimaline de değindi. Devrim Muhafızları’nın kilit isimlerinin öldürülmesine rağmen, rejimin politikalarından rahatsız olan bazı subayların darbe girişiminde bulunabileceği öne sürülüyor. Ancak böyle bir yapının daha özgürlükçü bir rejim garantisi sunmayacağı vurgulanıyor. Kulislerde, eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, eski Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ve eski Meclis Başkanı Ali Laricani’nin yer alabileceği bir acil durum hükümeti söylentileri dolaşıyor. Ayrıca, tam bir siyasi çöküş durumunda, Evin Hapishanesi’ndeki siyasi mahkûmlardan bir ismin lider olarak ortaya çıkabileceği belirtiliyor. Wintour, 2011’den beri ev hapsinde tutulan eski başbakan Mir Hüseyin Musevi ve eşinin serbest bırakılma ihtimalini de hatırlatıyor.
Kanada’daki G7 Zirvesi’nde, İran’da rejim değişikliği konusunda Avrupa ülkeleri arasında ciddi görüş ayrılıkları yaşandığına dikkat çekiliyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “Rejimi plansız bir şekilde değiştirmek stratejik bir hata olur” diyerek Irak örneğini verdi ve rejim değişikliğinin yalnızca halkın iradesiyle gerçekleşmesi gerektiğini savundu. Almanya Başbakanı Friedrich Merz ise, “Molla rejimi dünyaya ölüm ve yıkım getirdi. İsrail, hepimiz için bu kirli işi yapıyor” diyerek İsrail’e destek verdi. Wintour, Batı’nın İran’da rejim çöküşü sonrası sürece dair bir hazırlığının bulunmadığını vurguluyor.