Bugün, 23 Haziran 2025 Pazartesi
  • BIST 100

    9203,37%1,11
  • DOLAR

    39,62% 0,16
  • EURO

    45,68% 0,20
  • GRAM ALTIN

    4296,95% 0,15
  • Ç. ALTIN

    6933,62% 0,33

ESKİ BAYRAMLARI ÖZLEMEYEN VAR MI?

Eski bayramlarda, belki de en çok akla gelen şey; misafirperverliktir.

Köşe Yazarları 9.06.2025 00:10:00 0
ESKİ BAYRAMLARI ÖZLEMEYEN VAR MI?

Gençliğimin o sıcak, renkli ve samimi anlarından birini hatırlıyorum; her bayram sabahı evimizin penceresinden içeri süzülen güneş ışıkları, o sabahın heyecanını beraberinde getirirken, komşuların kapılarından da yükselen misafirlerin neşesi evimizin atmosferini sarardı. Evin bahçesinde oynayan çocukların mutluluğu, büyüklerin sohbete daldığı ve masaların etrafında toplanan aile bireylerinin sıcaklığının bir araya geldiği o günler, sanki zamanın akışında kaybolup gitmek üzere bir masal gibiydi. Modern hayatın telaşı ve teknolojinin soğuk yüzü arasında kaybolmuş olsa da, eski bayramların getirdiği samimiyet ve duygusallık aklımda tazeliğini koruyor.

Eski bayramlara duyulan özlem, aslında sadece o günlerin güzelliğini anımsamakla kalmayıp, aynı zamanda bir dönem yaşamış olmanın verdiği duygusal derinliği; paylaşılan sevinçleri ve kabullenilmiş geleneklerle oluşan kültürel mirası hatırlamakta yatmaktadır. O zamanlar her bayramda, evden eve dolaşan, çevrede neşeyle koşturan çocuklar ve akrabalıklara duyulan derin sıcaklığın hâkim olduğu bir atmosferde insanlar bir araya gelir, sohbet ederdi; dertlerini paylaştıkları ve birlikte güldükleri, dünyadan bir nebze uzaklaştıkları bu anlar, sosyal bağları güçlendiren değerli zamanlardı. Bizler, geçmişin bu sıcak anılarını hatırladıkça, modern dünyanın yüzeyselliğinde kaybolan o gerçek anlamda "birliktelik" duygusunu yeniden sorgulama gereği hissederiz.

Eski bayramlarda, belki de en çok akla gelen şey; misafirperverliktir. Ev sahipleri kapılarını sonuna kadar açar, sanki her gelen misafir onların aile bireylerinden biriymiş gibi davranırlardı. Bu tür bir samimiyet, modern hayatın soğuk apartman yaşamında hayali bile zor olan insani bir dokunuştu. Bayram sofralarında, evin en güzel köşesine konulan özenle hazırlanmış yemekler ve tatlıların, o günün ruhunu yansıttığı gözlemlenirdi. İnsanlar, o günlerde karşılıklı muhabbetin ve yemeğin sağladığı sıcaklıkla birbirlerine daha yakın dururlardı.

Bir de bayramın çocuklara sunduğu benzersiz atmosfer vardır. Eskiden bayramın ilk ışıklarıyla birlikte sokaklar, parklar, hatta mahalle bahçeleri adeta birer oyun alanına dönüşür; çocuklar, geleneksel oyunların dışında sokaklarda kendi hayallerini yaratırlardı. Evin önünde veya mahallede kurulan küçük cemiyetler veya oyun grupları, o düşüncelerin yaşam bulduğu yerlerdi. Günümüzde teknoloji ve dijital platformlar oyun ve eğlencelerinin merkezine yerleşirken, o dokunaklı ve gerçek paylaşımların giderek azalması, günümüzde yaşanan toplumsal ayrışmalarla da ilişkilendirilebilir.

Eski bayramlarda, insanlar arasında kurulmuş olan o sımsıcak ilişki, sadece bayram günleriyle sınırlı kalmazdı. Aile büyüklerinin anlattığı çocukluk masalları, bayram namazı sonrası yapılan dualar, komşulara gidip gecenin ilerleyen saatlerinde paylaşılan umut ve dilekler, hayatın karmaşasına kısa bir süre de olsa mola vermek için ideal anlardı. O günlerde bayram, sadece bir dini ritüel veya tatil değil, aynı zamanda geçmişe bir yolculuk ve geleceğe dair umutların da yeşerdiği bir vaha gibiydi; bu coşku, nesiller arasında sürekliliği sağlayan temel bir değerdi.

Geçmişe yolculuğa çıktığımızda;  zihnimize hemen eski sokaklar, tanıdık yüzler ve sıcak sohbetler gelir. Eski bayramlar, bize o eski dünya değerlerini hatırlatırken, aile bağlarının, dostluğun ve paylaşımın önemini de vurgular. Bugün hızla değişen ve teknolojik gelişmelerin getirdiği yapay ilişkiler arasında bile, eski bayramlarda yaşadığımız o sıcaklık ve içtenlik arayışımız devam etmektedir. Bu duygusal bağ, insanın ruhuna işleyen bir iyileştirici gibidir; bu bağlar yalnızca bireysel değil, toplumsal düzeyde de birlikteliği artıran ve sosyokültürel zenginliğe katkı sağlayan önemli değerlerdir.

Bayram sabahının erken saatlerinde uyanıp, pencerenin önünde çocukların koşuşturmasını izlemek, o günün enerjisini hissedebilmek ve insanlar arasındaki iletişimin ne kadar saf ve samimi olduğunu anlamak için büyük bir fırsattı. Hatta belki de bu yüzden, o günlerde insanlar birbirlerinin yavrusunu, komşusunu adeta bir aile üyesi gibi görürlerdi. Her bayram, bir nevi yeniden doğuş ve yenilenme vesilesi olur, geçmişin bütün yorgunluğunu silip yerine umut ve heyecan getirirdi. O günlerin hatırına, yaşanan her küçük anı ve gülümseme bir hazine gibi saklanır, geride kalan hatıralar geleceğe dair en değerli yol gösterici olurdu.

Bugün, karmaşık, stresli ve hızlı tempolu hayatımızda süregelen değişim ve teknolojinin getirdiği yenilikler arasında eski bayramların o derin anlamını zaman zaman yitirdiğimizi düşünüyorum. Ancak, bayramın asıl ruhunun hala yaşadığını söylemek mümkündür. İnsanların yüzündeki tebessüm, bir selamlaşma, paylaşılan kısa sohbetler ve misafirperverlik kültürü, hâlâ o günlerin sıcaklığını hatırlatmaktadır. Bu nedenle, özellikle genç nesil olarak bizler, geçmişte yaşananların kıymetini bilmek ve o değerleri korumak için daha dikkatli davranmamız gerektiğini sürekli hissederiz.

Dünyanın dört bir yanından gelen farklı bayram kutlamaları arasında, isimler değişse de, o sıcak duygular hep ortak paydamızdır. Misafirlik kültürü, komşuluk ilişkileri, aile büyüklerinin bize aktardığı bilgiler ve tecrübeler; hepsi bayramın bir parçasıdır. Bizler de bu kültürel mirası, modern yaşamın gereksinimleri arasında kaybetmeden, yeni nesillere aktarabilmek için çaba göstermeliyiz. Çünkü gerçek mutluluk, sadece maddi olanaklarla değil, paylaşılan değerlerle, birlikte yaşanan anlarla ortaya çıkar; bu, insanlık deneyiminin özüdür.

Zamanın değişmesiyle birlikte, yeni teknolojik araçların hayatımıza getirdiği yenilikler kadar, eski bayramların ruhunu yaşatmanın önemini de unutmamalıyız. Eski bayramlarda kaleme alınan mektuplar, ses kayıtları ve fotoğraflar, bir dönemin canlı birer delili gibiydi. Şimdi ise dijital ortama kaydedilen anılar, o sıcaklığı tam olarak yansıtamasa da, yine de modern çağın anlatım biçimi olarak varlıklarını sürdürmektedir. Ancak, arada kaybolan o samimi sohbetlerin, yüz yüze yapılan görüşmelerin ve paylaşılan gerçek duyguların değeri tartışılmaz; bu bağlar toplumların sağlam zeminini oluşturur.

Eski bayramlarda aile sofralarında oturur, birbirimizin gözlerine bakar, dertlerimizi ve sevinçlerimizi paylaşırdık. O anların hiçbir başka zaman ve mekânda tekrarlanmayacağını bilerek, her dakikasını değerli kılmak isterdik; çünkü o anlar, hayatın en özel köşe taşlarını oluşturuyordu. Bir bayram sabahı, belki de en ufak bir tebessümde, bir selamlaşmada veya bir komşunun kapısından duyulan sıcak bir “bayramınız kutlu olsun” sözünde, her şeyin ne kadar kıymetli olduğunu anlıyorduk; bu deneyimler, ruhumuzu besleyen temel öğelerdi.

Bizler, geleceğe dair umutlarımızı gerçekleştirirken, geçmişin bu değerli mirasını da korumalıyız. Eski bayramların bize öğrettiği en önemli derslerden biri, gerçek mutluluğun ve huzurun bir arada yaşanan, paylaşılan anılardan geldiğidir. Her bayram, yeni başlangıçların, yenilenmenin ve insan ruhunun derinliklerinde saklanan o eşsiz sevgiyi temsil eder. Bu yüzden, ne kadar modern olursak olalım, teknolojiye ne kadar sarılırsak sarılsak, bu duyguları yeniden hatırlamak ve yaşatmak için çaba göstermeliyiz; bu, hem bireysel hem de toplumsal hafızamızın korunması adına elzemdir.

Belki günün sonunda, eski bayramlara olan özlemimizi en iyi ifade eden şey; o günlerde yaşananların artık bir daha tekrarlanamayacak gibi hissedilmesi ve buna rağmen, hatıraların yüreğimizi ısıtmasıdır. O sıcak anların, samimi sohbetlerin, içten gülüşlerin eksikliği, modern yaşamın soğukluğunda kendimize bir aynadır. Bizlere, gerçekte önemli olanın ne olduğunu, hangi değerlerin ruhumuzu beslediğini ve hayatın anlamını hatırlatır; burada geçen her cümle, insani deneyimin zenginliğini sergilemektedir.

Sonuç olarak, eski bayramlara duyulan özlem, yalnızca nostalji değil; aynı zamanda yaşanmışlıklarımızın, değerlerimizin ve kültürümüzün derin bir ifadesidir. O günlerin hatırası, bize gerçek mutluluğun ve bir arada olmanın ne kadar güçlü bir bağ oluşturduğunu anlatır; her bayram, geçmişin izlerini taşırken, bizlere gelecekte de bu değerleri yaşatmanın ve korumanın önemini hatırlatmaktadır; bu da toplumları bir arada tutan kuvvetli bir inşa sürecidir ve aynı zamanda birbirimizi anlamanın ve bağlarımızı güçlendirmenin yolunu açar.

Sevgili okuyucularım, sizleri de kendi bayram anılarınızı düşünmeye, hatırlamaya ve paylaşmaya davet ediyorum. Eski bayramlarda yaşadığınız o samimiyeti, aileniz ve sevdiklerinizle kurduğunuz bağları hatırlayın. Her bir anı, hayatınızın en özel parçalarından biridir ve bu değerler, sizi geleceğe götürecek en sağlam köprülerdir; bu köprüleri inşa etmek, yarının temellerini sağlamlaştırmak için hep birlikte çalışmamız gereken bir sorumluluktur. Gelin, bu bayramda da kalplerimizi açıp, geçmişin o sıcak anılarını modern yaşamın içine taşıyalım; böylece, hem kendimize hem de sevdiklerimize gerçek mutluluğun kapılarını aralayalım.

Unutmayın, geçmişimizin güzelliği sayesinde geleceğe daha umutla bakabiliriz; modern dünyanın karmaşasında kaybolmadan, o gerçek ve samimi duyguları yeniden bulabiliriz. Bayram, her zaman yeniden başlamak ve birlikte gülmek içindir. Kendi anılarınızı, sevinçlerinizi ve özlemlerinizi paylaşarak, bu güzel mirası yaşatmaya devam edin; çünkü her paylaşım, bu değerlerin yaşamasına vesile olan yeni bir başlangıçtır. Bir eski bayram anınızı bizimle paylaşır mısınız!

Hepinize sevgi, saygı ve selamlarımı sunuyorum. 

BGSAM – Bulgaristan Stratejik Araştırma Merkezi

Başkan Vekili: Nevzat ÖZTÜRK

Haber Editörü

admin

admin@tum1haber.com
Yorum Ekle

Guterres: ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini bombalaması tehlikeli bir dönüm noktası

Susa Katliamı’nın 33'üncü yılında şehitler kabirleri başında anıldı

Muğla açıklarında 26 düzensiz göçmen ve 2 kaçakçı yakalandı

İran: ABD'ye yanıt verilecek, nükleer faaliyetler sürecek

Malatya'da 2 otomobil çarpıştı: 11 yaralı

Siyonist işgalciler Batı Şeria'da Filistinlilere ait çok sayıda evi yıktı

Güney Azerbaycan'ın Geleceği: İran'da Bir Çöküş Senaryosu Karşısında Türkiye ve Kuzey Azerbaycan'ın Ortak Sorumluluğu

ABD'den Lübnan'daki personeline ülkeden ayrılması talimatı

Manisa'da orman yangını

Şam'da bir kilisede patlama: 13 ölü, 53 yaralı

İstanbul'da "Susmayanlar: Filistin İçin Şiirler" programı gerçekleşti

Halk otobüsünde tesettürlü kadına hakaret eden kadın gözaltına alındı

İslam İşbirliği Teşkilatı İstanbul Deklarasyonu yayımlandı

Pezeşkiyan'ın katılımıyla ABD ve işgalin saldırıları Tahran'da protesto edildi

YKS soru ve cevap anahtarları yayımlandı

Mahmut Usta, sokak lezzetleriyle ekonomiye tat katıyor - Videolu Haber

Adıyaman İl Genel Meclisi’nden, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sami Işık’a teşekkür plaketi

YKS maratonunda güvenliği 55 bin 575 polis ve jandarma sağladı

YKS soru kitapçıkları ve cevap anahtarları ÖSYM tarafından erişime açıldı

2025 YKS sınavları tamamlandı... 2,5 milyon öğrenci ter döktü

Bakan Yardımcısı Aydın: Terörsüz Türkiye süreci stratejik zorunluluktur

Düzce'de motosiklet sürücüsü yola savruldu

Türkiye'den ABD’nin İran’a saldırısına sert tepki! Bölgesel çatışma küresel boyuta taşınabilir

Fahrettin Altun: Saldırı kaos ve karmaşaya yol açacak

Sakarya’da dev yurt projesi hayata geçiyor

Sakarya’da traktör fabrikasında yangın!

Bursa Osmangazi’de Biathle rüzgarı esti

Denizli’de tesettürlü kadına hakarete gözaltı!

Vizyon Gecesi Ödülleri Nevide Çiçek ve Burak Sarımola'yla eğlenceye dönüştü

İşgalcilerin bugünkü saldırılarında 29 Gazzeli şehit oldu

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

Umut yolcuları!

Anahtar Parti Erzurum’da Teşkilatlanma Hamlelerine Devam Ediyor

EVYAP Heyeti, İlaç Hammadde Üretim Tesisi İçin Atatürk Üniversitesinde…

Atatürk Üniversitesi, Dünya Sıralamalarında 11 Listeye Birden Giren 7 Üniversiteden Birisi Oldu ve Önemli Bir Başarıya İmza Attı

Atatürk Üniversitesi, Küresel Sürdürülebilirlik Sahnesinde…

Mobilyada Avrupa esintisine az kaldı…

TÜRK-İŞ’TEN HÜKÜMETE TEPKİ: “BU TEKLİFİ NE GÖRÜŞÜRÜZ NE DE KABUL EDERİZ”

PERDER: Bir kez daha Ömer Düzgün dedi…

İş Dünyası Kars’ta Buluştu...

Anahtar Parti Erzurum’da emin adımlarla yola devam ediyor…

İzmir'de Çiğlili kursiyerler sertifikalarını aldı

Ankara'da özel gereksinimli bireylere Ağız Ve Diş Sağlığı eğitimi

AYT sınavı sonrası adaylardan farklı görüşler: Kimi zorlandı, kimi rahat çözdü

Bursa Gemlik'te gençlere moral desteği

AYT heyecanı dışarı taştı: Veliler çocuklarından daha heyecanlı

Manisa Büyükşehir YKS günü öğrencileri yalnız bırakmadı

YKS devam ederken veliler heyecanlı: Her şey evlatlarımız için!

YKS ikinci oturum heyecanı başladı

Bursa Kayapa OSB'den eğitime destek

YKS 2025’te geri sayım: AYT ve YDT bugün yapılıyor

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 36 30 1 5 60 95
2.Fenerbahçe 36 26 4 6 51 84
3.Samsunspor 36 19 10 7 14 64
4.Beşiktaş 36 17 8 11 23 62
5.İstanbul Başakşehir 36 16 14 6 4 54
6.Eyüpspor 36 15 13 8 5 53
7.Trabzonspor 36 13 11 12 13 51
8.Göztepe 36 13 12 11 9 50
9.Rizespor 36 15 17 4 -6 49
10.Kasımpaşa 36 11 11 14 -1 47
11.Konyaspor 36 13 16 7 -5 46
12.Alanyaspor 36 12 15 9 -7 45
13.Kayserispor 36 11 13 12 -12 45
14.Gazişehir Gaziantep 36 12 15 9 -5 45
15.Antalyaspor 36 12 16 8 -25 44
16.Bodrum FK 36 9 17 10 -17 37
17.Sivasspor 36 9 19 8 -16 35
18.Hatayspor 36 6 22 8 -27 26
19.Adana Demirspor 36 3 28 5 -58 2

YAZARLAR