9311,88%-2,19
38,85% -0,32
44,87% -0,99
4344,50% 1,44
6989,75% 1,74
Günümüzde, Türk Dünyası olarak bizler, benzersiz bir kültürel mirası paylaşan geniş bir ailenin parçasıyız. Türk birliği, milletler arasında yalnızca coğrafi sınırlarla ölçülen yüzeysel bir dayanışmanın ötesinde, kalplerde yeşeren, derin ve sarsılmaz bir bağlılıktır. Bu birlik, tarih boyunca hepimizin omuzlarında taşıdığımız kültürel mirasımızı, değerlerimizi, dilimizi ve inançlarımızı simgelemektedir. Türk Birliği’nin kurulması, tıpkı birbirine kenetlenmiş halkaların birbirini tamamlayarak güçlü bir zincir oluşturması gibi, her bir bireyin ortak çabasıyla büyük bir güç ortaya koyacağımızın en somut kanıtıdır.
Türk Birliği, geçmişten günümüze taşınan, kültürel dayanışmanın en güçlü örneklerinden birisidir. Bu birlik, tıpkı kökleri derinlerde, dalları genişleyen sağlam bir ağaç gibidir; her yaprağı, her dalı ortak bir tarih ve geleceğe dair umut barındırır. Türk Birliği’nin kurulması, yalnızca ulusal sınırlarımızı aşan, evrensel değerlere dayalı bir dayanışma sistemini inşa etmek anlamına gelmez. Aynı zamanda kültürel kimliğimizi, tarihi mirasımızı koruyarak gelecek nesillere aktarmanın en güvenilir yoludur.
Kültürel dayanışma, modern dünyada hızla değişen ve küreselleşen topluluklar arasında öz kimliğimizi kaybetmememiz için hayati bir öneme sahiptir. Türk Birliği, her birimizin ruhunda saklı olan ortak duyguları ve inançları gün yüzüne çıkararak, genç akademisyen ve öğrencilerin uluslararası perspektif kazanmasına, kültürel alışverişlere ve yenilikçi düşünceye kapı aralamaktadır. Birlik içinde hareket etmek, bizlere yalnızca ortak noktalarımızı hatırlatmakla kalmaz, aynı zamanda farklılıklarımızı da zengin bir mozaik olarak görmemizi sağlar.
Tarih boyunca büyük medeniyetlerin yükselişi ve çöküşü, birliğin, ortak ruhun ve kolektif çabanın önemini hepimiz için ortaya koymuştur. Antik çağlardan günümüze kadar, kültürler arası diyalogların ve ortak aklın önemi, tıpkı tek bir nota ile başlayıp senfoniye dönüşen bir melodinin evrenselliği gibidir. İşte tam da bu noktada, Türk Birliği’nin kültürel dayanışmayı güçlendirme rolü, hepimizin ortak geleceği için atılacak en önemli adımlardan biridir.
Türk Birliği İçin Atılacak Adımlar
Türk Birliği’nin hedeflerine ulaşabilmesi için birçok yol ve fırsat mevcuttur. İlk adım, ortak değerlerimizi yeniden keşfetmek ve bu değerler etrafında minderi inşa etmektir. Üniversitelerimizde, araştırma merkezlerimizde ve gençlik platformlarımızda, kültürler arası diyalogları artırarak, ortak akıl ve vizyonla ilerlemeliyiz.
Modern iletişim araçları, sosyal medya ve dijital platformlar, geleceğe dair vizyonumuzu paylaşmanın ve geniş kesimlere ulaşmanın en etkili yollarından biridir. Bu araçlar, bizlere, ideallerimizi, fikirlerimizi ve umutlarımızı evrensele taşıma gücü vermektedir. Türk Birliği’nin yollarında ilerlerken, birbirimize olan inancımızı pekiştirmek, ortak projelerle kültürel köprüler kurmak ve uluslararası arenada sesimizi yükseltmek başlıca hedeflerimiz arasında yer almalıdır.
Eğitim kurumlarımızda düzenlenecek seminerler, paneller ve kültür günleri, genç akademisyen ve öğrencilerin görüş alışverişinde bulunması için zemin hazırlayacaktır. Bu buluşmalar, tıpkı parçaları birleşen bir yapboz gibi, her birimizin katkısı ile büyük resmi oluşturacaktır. Birlikte üretilen fikirler, ortak projeler ve gönüllü faaliyetler, kültürel dayanışmanın canlı ve sürdürülebilir olmasına esas teşkil edecektir. İnsanlar arasındaki bağları güçlendiren bu tür etkinlikler, toplumsal bütünleşmenin en etkili örneklerinden olmakla, geleceğe dair umutlarımızı pekiştirecektir.
Türk Birliği yalnızca kültürel alanda değil, sosyal ve ekonomik alanlarda da birbirimize destek olmanın simgesidir. Ortak girişimler, ticaret, turizm ve eğitim alanlarında kurulacak iş birlikleri, milletimizin gücünü bir bütün olarak ortaya koyacaktır. Ekonomik ve sosyal dayanışma, milletimizin direncini artırırken, kültürel mirasımızın da daha güçlü bir şekilde yaşatılmasını sağlayacaktır.
Birlikte hareket etmenin getirdiği sinerji, tıpkı bir orkestranın uyumla çaldığı en güzel eserdeki gibi, her bireyin kendine has yeteneklerini ve katkılarını ortaya çıkarır. Bu uyum, Türk Birliği’nin ve kültürel mirasımızın geleceğe ışık tutan bir fener olmasını sağlayacaktır.
Dünya Türk Gönüllüleri Birliği(DTGB) İle Bayramlaşmak
Kurban Bayramı, sadece dini bir ritüelin ötesinde, kültürlerimizin ve geleneklerimizin en derin ifadelerinden biridir. Bu özel zaman dilimi, her sene sayısız insanı, inançları ve değerleri etrafında bir araya getirerek, tıpkı eski masallarda anlatılan efsanevi bir şölen gibi, birlik ve beraberliği pekiştirir.
Dünya Türk Gönüllüleri Birliği (DTGB) olarak Bayramın 3.günü yani 8 Haziran 2025-Pazartesi günü saat 15:30’da Online Toplantı ile bir araya gelerek Bayramlaşma Töreni düzenleyeceğiz (Bununla ilgili link ev ayrıntılar whsapp grubundan paylaşılacaktır). Türk Dünyası ile bir araya gelerek dijital çağda, mesafeler ötesindeki kardeşlerimizle karşılıklı hasbihal ederek Kurban Bayramının sevincini, millet olmanın, aile olmanın bilincini paylaşacağız, kaynaşacağız. Ülkelerimizdeki Kurban Bayramı geleneklerini paylaşmış olacağız. Bu Bayramlaşma, online Kurban Bayramını kutlaması, birlik-beraberliğimizin pekiştirilmesi ve dayanışmanın en güzel örneklerinden biri olarak hafızalara kazınacaktır (inşallah).
Bugünlerde online bir araya gelişlerimiz giderek, aynı mekanlarda, coşkulu bayramlaşmanın önünü açacaktır. Hayal ederim ki; önümüzdeki günlerde bayramın gelişiyle, uzak diyarlardan gelen Türk gönüllülerinin, özenle hazırladığı sofralar, dini ritüeller ve geleneksel eğlenceler etrafında birleşecektir. Bu buluşma, tıpkı farklı renklerin bir araya gelerek muhteşem bir tabloyu oluşturması gibi, farklı kültürlerin sentezini, uyumunu ve gücünü gözler önüne serecektir. Bayram zamanı, her bireyin içindeki birlik ve dayanışma ruhu, dualarla, paylaşımlar ile adeta yeryüzüne sevgi ve merhameti aşılayacaktır.
Dünya Türk Gönüllüleri Birliği (DTGB) ile birlikte gerçekleştireceğimiz bu kutlamalar, milletimizin ortak geçmişine bağlılığımızın yanı sıra, geleceğe olan inancımızı da simgelemektedir. Birbirimize duyduğumuz sevgi, saygı ve bağlılık, bayram süresince paylaşılan her lokma, her tebessüm ve her dua ile daha da pekişir. Bu özel gün, tıpkı bir nehrin sular gibi tüm engelleri aşar ve gönüllerimizde yeniden yeşeren umutları canlandırır.
Kurban Bayramı’nın bu kutlama deneyimi, milletimizin sadece geçmişi değil, geleceği için de ortak bir vizyon geliştirdiğini sembolize eder. Türk gönüllülerinin, her birinin yüreğinde taşıdığı coşku ve inanç, bu birlikteliğin doğal bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bayramda paylaşılan bu coşku, milletimizin her köşesinde hissedilen, bir araya gelmenin ve ortaklaşa inançların en temiz yansıması olarak karşımıza çıkar.
Kültürel dayanışma ve ortak mirasa sahip çıkma çabası, Kurban Bayramı’nda, farklı şehirlerden ve ülkelerden katılan gönüllüler tarafından yeniden hayat bulur. Bu kutlamalar, tıpkı bir bahar mevsimindeki ilk çiçeğin açması gibi, umutlarımızı tazeler ve geleceğe dair yenilenmiş bir enerji verir. Her biri derin anlamlar taşıyan ritüeller, geçmişimizi anarken gelecek için köprüler kurar; bu, Türk Birliği’nin en gerçek, en saf ifadesidir.
Kültürel Dayanışmayı Güçlendiren Ortak Projeler
Türk Birliği’nin yol haritasında, kültürel dayanışmayı güçlendiren ortak projeler başı çekmektedir. Bu projeler, Türk Gönüllülerinin yaratıcı potansiyelini ortaya çıkarmanın yanı sıra, geleneksel değerleri modern bir bakış açısıyla harmanlamayı da hedeflemektedir. Kültür festivalleri, sanat sergileri, edebiyat buluşmaları ve dil kursları, bu dayanışmayı yaratıcı ve üretken yöntemlerle pekiştirmenin en etkili yollarıdır.
Ortak projeler, tıpkı bir mozaik sanatında her bir küçük parçacığın, bütün resmi tamamlaması gibi, her bireyin katkısıyla büyük bir eseri ortaya koyar. Bu eserde, her birimiz renklerimiz, şekillerimiz ve desenlerimiz ile katkı sağlayarak, ortak bir kültürel zenginliği inşa ederiz. Birlikte yürüdüğümüz bu yolda, tarihimizin ışığında aydınlanan yeni projeler, geleceğin Türk Birliği’nin temellerini atacaktır.
Bu projeler, aynı zamanda çevremizdeki topluluklara da ilham kaynağı olmakta; küçük bir adımın, nasıl büyük değişikliklere önayak olduğunu gözler önüne sermektedir. Her bir girişim, milletimize olan inancımızı, ortak hedeflerimizi ve kültürel mirasımıza duyduğumuz saygıyı yansıtır. Gelecek nesillere bırakılacak en önemli miras, işte bu ortak çaba ve özveri ile inşa edilen kültürel dayanışmadır.
Türk Birliği, yalnızca bugünün değil, yarının da umudunu taşır. Her bir gönüllümüz, bu büyük ailenin parçası olarak, kültürümüzü ileriye taşıma gücüne sahiptir. Birlikte atılacak adımlar, tıpkı bir çiçeğin tohumunun toprağa atılması gibi, emek ve sabırla büyüyecek, filizlenecek ve en sonunda kocaman bir ağaca dönüşecektir.
Sadece birlik içinde yürümüyoruz, el ele vererek geleceğe dair umutları yeşertiyoruz. Her birimizin sesinin, fikirlerinin ve davranışlarının, bu ortak ruhu canlı tutmada ne denli önemli olduğunu unutmayalım. Bu süreçte, ortak mirasımızı korumak, geleneklerimizi yaşatmak ve kültürü bir köprü olarak kullanmak, aynı zamanda geleceğimizin teminatıdır.
Kültürel dayanışma, toplumdaki tüm bireylerin ortak bir bilinçle hareket etmesi anlamına gelir. Bu bilinç, hem geçmişin hatırasını hem de geleceğin vizyonunu kucaklayan; tıpkı yağmur damlalarının beraberinde getirdiği ferahlık gibi, tüm milletimize taze ve umut dolu bir soluk getirir. Her birimizin bu ortak bilinç etrafında birleşmesi, Türk Birliği’nin ortaya çıkışını ve sürdürülebilirliğini garantileyecektir.
Birlik İçin Adım Atmanın Zamanı Geldi
Türk Birliği’nin kurulması, kültürel dayanışmanın en güzel ve en doğal ifadesidir. Tarih boyunca ortak değerlerimiz, paylaştığımız inançlar ve kültürel mirasımız sayesinde her türlü zorluğun üstesinden geldik. Bugün, Dünya Türk Dünyası Gönüllüleri (DTGB) olarak, ortak geleceğimizi inşa etmek adına daha kuvvetli, daha kapsamlı ve daha kararlı adımlar atmamız gerekmektedir.
Kültürel mirasımızı korumak, yeni nesillere aktarmak ve uluslararası arenada ortak sesimizi duyurmak için, eğitim, sanat ve sosyal girişimler yoluyla birbirimize destek olmalıyız. Ortak projeler, seminerler, kültür festivalleri ve gönüllü faaliyetler, bizi birbirine daha da yakınlaştıracaktır. Unutmayalım ki, her birimizin küçük çabası, bir bütünün büyük gücüne dönüşmektedir.
Günümüzün hızla değişen dünya düzeninde, gelenek ve milli kültürün bir milleti ayakta tutan, millet olarak yaşamasını temin eden en önemli değer olduğunu bir kez daha hatırlamalıyız. Dünya Türk Gönüllüleri Birliği(DTGB), sadece bir siyasi ya da sosyal birliktelik değil, aynı zamanda ruhumuzdaki o derin bağlılığın da bir dışavurumudur. Bu birlikteliğin, geleceğimizin teminatı olduğuna inanıyoruz.
Değerli Türk Dünyası Gönüllüleri; bu kadim mirası korumak ve geleceğe taşımak için, sizleri de gönüllü faaliyetlere katılmaya, ortak projelerde yer almaya davet ediyoruz. Birlikte, tıpkı göz kamaştıran bir yıldız kümesinin her bir parıltısının gökyüzünü aydınlatması gibi, geleceğimizi aydınlatacak, kültürel değerlerimizi yaşatacak ve dünyaya örnek bir dayanışma sergileyeceğiz.
Gelin, her birimizin sesinin, düşüncesinin ve emeğinin birleştiği bu yolda, Türk Birliği’nin gücünü hep birlikte ortaya çıkaralım. Kültürler arası diyaloğun, inancın, dostluğun ve umudun birleştiği bu yolda, geleceğe birlikte yürüyelim. Bugünün tohumları, yarının sağlam meyvelerine dönüşecek; birlikte attığımız her adım, geleceğe aydınlatan bir ışık olacaktır.
Ezcümle; kültürümüzü, tarihimizin izlerini ve ortak değerlerimizi canlı tutmanın ayakta kalabilmenin yegâne temeli olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim. Gelin, bu kutsal mirası birlikte sahip çıkalım, gönüllü faaliyetlerle Türk Birliği’nin rüzgârına ortak olalım. Her biriniz, bu büyük ailenin vazgeçilmez üyesisiniz. Unutmayın ki, ortak emeklerin, ortak hayallerin, ortak projelerin birleşiminden doğan güç, geleceğimizi inşa eden en sağlam temeldir.
Geleceğin mimarı olan siz değerli Dünya Türk Gönüllülerini, gönülleri fethedecek faaliyetlere, kültürel projelere ve birlik içerisinde yürümeye davet ediyorum. Gelin, bu kutsal mirası koruyalım, çeşitliliği zenginliğe dönüştürelim ve Türk Birliği’nin sarsılmaz gücünü tüm dünyaya duyuralım. Birlikte yola cıkmaya ne dersiniz?...
Hepinize sevgi, saygı ve selamlarımı sunuyorum. Yolumuz aydınlık olsun
BGSAM – Bulgaristan Stratejik Araştırma Merkezi
Başkan Vekili: Nevzat ÖZTÜRK