Yakın zamanda Çin'deki bir internet yazarı Uygurlarla ilgili bir makale yayınladı. Çin'in Doğu Türkistan'daki ırkçı soykırım politikalarını övmeyi amaçlayan bu makale, tersine Çin'in suçlarını açığa çıkardı.

Birkaç gün önce Çin'in ünlü internet sitesi olan Gözlemci Ağı'nda "Batı bölegesi Koruma valiliği" adlı bir Çin analisti Uygurlar hakkında bir makale yayınladı. Söz konusu makalede, Doğu Türkistan'da gördüğü bazı değişikliklerden heyecanlandığını, çeşitli politikalar sonucunda Uygurların "ideolojik olarak özgürleştiklerini", milletler birliğinin güçlendiğini söyleyerek övgüde bulundu.

Bahsi geçen Çin makalesinde iki konuyu özellikle ele aldı; bunlardan birincisi restoranlardaki tamamen Çince yazılmış yemek menüleri oldu. Eskiden Uygur restoranlarındaki yemek menülerinin Uygurca veya Uygurca-Çince yazıldığını, şimdi tamamen Çince yazılarak iletişimi kolaylaştırdığını anlattı. Bu durumu Uygurların "ideolojik olarak özgürleşmesi", sözde "Çin milleti ailesine katılması" ve milletlerin kaynaşmasını yansıttığını ilan etti ve Çin'in sözde "Kardeş aile politikası", Çin dil-yazısını yaygınlaştırma politikası sonucunda bu durumun ortaya çıktığını iddia etti.

Çinli yazarın makalede değindiği diğer nokta helal yemek meselesi oldu. Uygurların eskiden "dini ideolojinin kısıtlaması" ve geleneksel adetleri yüzünden domuz etine yaklaşmadıklarını, bu nedenle Çinliler ile Uygurlar arasındaki ilişkiye engel oluştuğunu, Çin'in çeşitli politikaları, özellikle çok sayıda Uygur öğrenciyi Çin eyaletlerine okumaya göndermesi sonucunda, Uygurların domuz etine karşı "aşağılama, tek taraflı bakışının" değiştiğini, "ideolojik olarak özgürleşip, gerici adetleri terk ettiklerini", bugün Uygurların Çin restoranlarında yemek yemesinin normal bir iş haline geldiğini söyleyerek utanmazca övgüde bulundu.

Çin'in eskiden politikalarını örnek olarak anlattı. Önceki yıllarda birçok Uygur kadrosunun, öğrencisinin helal yemek konusunda makale yayınlayarak, kendilerinin Uygur ama Müslüman olmadıkları gibi "pozisyonlarını açıkça ilan ettiklerini", birçok Uygur kadrosunun öncülük ederek Çin restoranlarına girip domuz eti yediklerini özellikle dile getirdi.

Söz konusu Çinlinin makalesi, Doğu Türkistan'da devam eden ırkçı soykırımı, özellikle Çin'in zorunlu asimilasyon, dini baskı, dil-yazıyı kısıtlama gibi suçlarını ve sonuçlarını belirli ölçüde açığa çıkardı. Bunlara rağmen işgalci Çin, Uygurların tüm hak ve özgürlüklerinin, inanç özgürlüğünün güvence altına alındığı gibi safsatalarını pazarlayarak, uluslararası toplumun, özellikle İslam dünyasının gözünü boyamaya devam etmektedir.

İrfan ÖTKÜR-Türkistan Press
Kaynak: Istiqlalhaber